Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: M. Kemal'in Batı'ya bakışı  (Okunma sayısı 3084 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ağustos 10, 2011, 02:53:48 öö
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 199
  • Cinsiyet: Bay

   Hani hep tartışıtırız ya "M. Kemal Batıcı mıydı?" diye. Belki M. Kemal'in bu sözleri bize bir fikir verir.

   "...Hepiniz bilirsiniz ki Avrupa'nın en önemli devletleri, Türkiye'nin zararıyla, Türkiye'nin gerilemesiyle ortaya çıkmışlardır. Bugün bütün dünyayı etkileyen, milletimizin hayatını ve ülkemizi tehdit altında bulunduran, en güçlü gelişmeler, Türkiye'nin zararıyla gerçekleşmiştir. Eğer güçlü bir Türkiye varlığını sürdürseydi, denilebilir ki İngiltere'nin bugünkü siyaseti var olmayacaktı. Türkiye, Viyana'dan sonra Peşte ve Belgrat'ta yenilmeseydi, Avusturya/Macaristan siyasetinin sözü edilmeyecekti. Fransa, İtalya, Amanya da aynı kaynaktan esinlenerek, hayat ve siyasetlerini geliştirmişler ve güçlendirmişlerdir."

   "...Bir şeyin zararıyla, bir şeyin yok olmasıyla yükselen şeyler, elbette, o şeylerden zarar görmüş olanı alçaltır. Gerçekte de Avrupa'nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve uygarlaşmasına karşılık, Türkiye gerilemiş, düştükçe düşmüştür. Türkiye'yi yok etmeye girişenler, Türkiye'nin ortadan kaldırılmasında çıkar ve hayat görenler, zararlı olmaktan çıkmıştır. Aralarında çıkarlarını paylaşarak birleşmiş ve ittifak etmişlerdir. Ve bunun sonucu olarak, birçok zekalar, duygular, fikirler Türkiye'nin yok edilmesi noktasında yoğunlaştırılmıştır. Ve bu yoğunlaşma, yüzyıllar geçtikçe oluşan kuşaklarda, adeta tahrip edici bir gelenek haline dönüşmüştür. Ve bu geleneğin, Türkiye'nin hayatına ve geleneğine aralıksız uygulanması sonucunda, nihayet Türkiye'yi ıslah etmek, Türkiye'yi uygarlaştırmak gibi birtakım bahanelerle, Türkiye'nin iç hayatına, iç yönetimine işlemiş ve sızmışlardır. Böyle elverişli bir zemin hazırlamak güç ve kuvvetini elde etmişlerdir."

   "...Oysa güç ve kuvvet, Türkiye'de ve Türkiye halkında olan gelişme cevherine, zehirli ve yakıcı bir sıvı katmıştır. Bunun etkisi altında kalarak, milletin, en çok da yöneticilerin zihinleri tamamen bozulmuştur. Artık durumu düzeltmek, hayat bulmak, insan olmak için, mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine uygun yürütmek, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi birtakım zihniyetler ortaya çıktı. Oysa hangi istiklal vardır ki, yabancıların nasihatlarıyla, yabancıların planlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle bir olay kaydetmemiştir. Tarihte, böyle olaylar yaramaya kalkışanlar, zehirli sonuçlarla kaşılaşmışlardır. İşte Türkiye'de, bun yanlış zihniyetle sakat olan bazı yöneticiler yüzünden, her saat, her gün, her yüzyıl, biraz daha çok gerilemiş, daha çok düşmüştür."

   "...Bu düşüş, bu alçalış, yalnız maddi şeylerde olsaydı hiç bir önemi yoktu. Ne yazık ki Türkiye ve Türk halkı, ahlak bakımından da düşüyor. Durum incelenirse görülür ki, Türkiye Doğu maneviyatıyla sona eren bir yol üzerinde bulunuyordu. Doğuyla, Batının birleştiği yerde bulunduğumuz, Batıya yaklaştığımızı zannettiğimiz takdirde, asıl mayamız olan Doğu maneviyatından tamamyla soyutlanıyoruz. Hiç şüphesizdir ki bundan, bu büyük memleketi, bu milleti, çöküntü ve yok olma çıkmazına itmekten başka bir sonuç beklenemez."

   "...Bu düşüşün çıkış noktası korkuyla, aczle başlamıştır. Türkiye'nin Türk halkının nasılsa başına geçmiş olan birtakım insanlar, galip düşmanlar karşısında, susmaya mahkummuş gibi, Türkiye'yi atıl ve çekingen bir halde tutuyorlardı. Memleketin ve milletin çıkarlarının gerektiğini yapmakta korkak ve mütereddit idiler. Türkiye'nin fikir adamları, adeta kendi kendilerine hareket ediyorlardı. Diyorlardı ki: 'Biz adam değiliz ve olamayız. Kendi kendimize adam olmamıza ihtimal yoktur.' Bizim canımızı, tarihimizi, varlığımızı, bize düşman olan, düşman olduğundan hiç şüphe edilmeyen Avrupalılara, kayıtsız, şartsız bırakmak istiyorlardı. 'Onlar bizi idare etsin' diyorlardı..."

    İşte M. Kemal'in Avrupa'ya bakışı böyleydi.

   Unutmayınız M. Kemal, vals ve zeybeği aynı salonda, aynı zaman diliminde gerçekleştirmiş bir kişi. Ve tabi aynı zaman dilimden güreş.
   
   Yukarıdaki konuşma 6 Mart 1922 tarihli bir meclis konuşmasından alıntıdır.

   "...Efendiler! Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılapların amacı, Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağdaş, bütün anlamı ve görünüşüyle medeni bir sosyal topluluk haline getirmektir. İnkılaplarımızın asıl hedefi budur. Bu gerçeği kabul etmeyen zihniyetleri perişan etmek zaruridir."

   Ve son olarak neden batı medeniyetlerinden yararlanıldığını da şöyle ifade etmiştir Mustafa Kemal Atatürk:
 
   "...Gözlerimizi kapayıp yalnız yaşadığımızı farz edemeyiz. Memleketimizi bir çember içine alıp cihan ile alakasız yaşayamayız. Bilakis sürekli ilerleyen bir miller olarak medeniyet sahasının üzerinde yaşayacağız. Bu hayat, ancak ilim ve fen ile olur. İlim ve fen nerede ise oradan alacağız ve her ferdi milletin kafasına koyacağız ilim ve fen için, kayıt ve şart yoktur."
 
 
                                                                                                                                               MMT

                                                                                                                                                           
Size ne yapacağınızı söyleyebilirler ama ne düşüneceğinizi asla!


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
2 Yanıt
3642 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 16, 2007, 02:23:20 öö
Gönderen: LuckyEye2
0 Yanıt
6060 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 14, 2007, 09:02:58 ös
Gönderen: shemuel
3 Yanıt
4146 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 28, 2008, 07:17:00 ös
Gönderen: Santander
3 Yanıt
5552 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 20, 2009, 08:58:48 öö
Gönderen: lucifer
4 Yanıt
8522 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 09, 2019, 11:31:28 ös
Gönderen: smyrnali
0 Yanıt
2723 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 15, 2011, 04:49:29 ös
Gönderen: MMT
19 Yanıt
11296 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 28, 2012, 03:50:32 ös
Gönderen: karahan
11 Yanıt
5831 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 08, 2013, 11:18:42 ös
Gönderen: Melina
0 Yanıt
3055 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 12, 2013, 12:27:19 öö
Gönderen: asimov
2 Yanıt
3253 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 08, 2014, 09:31:23 öö
Gönderen: ADAM