Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Charles Darwin  (Okunma sayısı 48496 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Temmuz 26, 2007, 02:38:53 öö
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 3120
  • Cinsiyet: Bay

 

Modern evrim teorisinin kurucu Charles Darwin’dir. Iki fizikçinin oglu ve torunu olarak Edinburgh Üniversitesinde tip alaninda egitim gördü. Iki yillik bir egitimden sonra Cambridge Üniversitesine geçti ve kendini bir din adami olmak için hazirlamaya basladi. O aslinda sadece bilimle ugrasan bir ögrenci degil ayni zamanda dogayla ve doganin tarihi ile çok ilgilenen biriydi. 27 Aralik 1831 günü, Cambridge Üniversitesinden ayrildiktan bir kaç ay sonra, 1836 ekim ayina kadar sürecek olan bir dünya turuna çikmaya karar verdi. Darwin denizyoluyla yaptigi bu gezisinde sik sik gemiden ayrilip issiz adalara çikar ve dogayi gözlemleyip, ilgisini çeken çesitli parçalar toplardi. Arjantin’de çikarilan yok olmus dev memeli fosilleri ve Galapagos adasindaki gözlemledigi çesitli kus türleri Darwin’in türlerin nasil olustugu hakkinda düsünmesine yolaçti. 1859′ da yayinladigi “Türlerin Kökeni”- origin of species by means of natural selection- adli kitabinda evrim teorisini öne sürerken dogal seçilimin bu konuda ne kadar önemli bir faktör oldugunu ileri sürmüstür. Bu kitabin yaninda “The descent of Man and Selection in relation to Sex” adli kitabiyla da dogal seçilim teorisini insan evrimine kadar dayandirmistir.

Darwin insanin kültürel tarihinde açilan yeni bir dönemin büyük entellektüel insanlarindan biridir, bu açtigi yeni dönem Copernic, Galileo ve Newton gibi bilimadamlarinin 16. ve 17. yüzyilda açtiklari Copernic devrimi adiyla anilan devrimin ikinci ve son perdesi olarak adlandirilmaktadir. Copernic devrimi modern bilimin ilk izlerini ortaya çikarmistir. Astronomi ve fizikteki buluslarla evren hakkindaki geleneksel düsünceler yikilmistir. Dünya evrenin merkezini olusturan bir gezegen olarak degil artik evrendeki milyonlarca yildizdan ve gezegenden küçük biri olarak kabul edilmeye baslanmistir. Mevsimler, tarim ürünlerini gelistiren yagmurlarin, yikici büyük firtinalarin, her türlü hava olayinin çok dogal olaylar oldugu anlasilmistir. Gezegenlerin belirli bir yörüngeleri oldugu ve dünyanin da belirli bir yörünge etrafinda belirli bir açiyla döndügü çesitli basit kanunlarla açiklanmistir. Darwin de iste açtigi bu yeni dönem ile canliligin kökenini devamli süregelen degisimler sayesinde olusan farklilasmalar ve tür olusumlari ile bagdastirmis ve kendinden önce tarih öncesi devirlerden OrtaÇaga kadar süregelen her türün ayri ayri bir yaratici tarafindan yaratildigi gerçegini yok saymis ve bu teorisyle de hem biyoloji alaninda hem de sosyo-politik alanlarda büyük yanki uyandirmistir. Darwin’in iste ses getiren düsünceleri evrim teorisinde temel olmustur. Bu iddialar çok çesitli kaynaklarda detaylica anlatilmaktadir. Charles Darwin’in öne sürdügü bu iddialari birinci kaynaktan yani Darwin’in “Türlerin Kökeni” adli kitabindan alarak madde madde yazarak özetlemek gerekirse;

1. Organizmalar zaman boyunca degisirler, su anda yasayan bir canli daha önce zamanlarda yasamis olan bir canlidan farklidir. Daha önce yasamis olan birçok canli su anda çoktan yokolmustur.Dünya sabit degildir sürekli degimektedir. Fosil kayitlari bunlari çok güzel desteklemektedir. 2. Bütün canlilar ortak atalardan belirli bir dallara ayrilmis sema dogrultusunda meydana gelmistir. Zaman dogrultusunda populasyonlar farkli türlere ayrilmislardir. Ayni atalardan gelen canlilar benzer özellik gösterirler, ve bu canlilarda genelde ayni cografik bölgede yasamaya egimlidir.

3. Degisimler yavas ve devamlidir, ve çok uzun süre alirlar. Bunu ancak fosil kayitlarinda görebilirsiniz, hiç bir dogabilimci hiç bir türde hiç bir ani degisimi fosil kayitlarindan bagimsiz olarak gözlemleyemez.

4. Evrimsel degisim mekanizmasinin merkezinde dogal seçilim vardir. Bu Darwin’in teorisinin en önemli kismidir, ve çok detayli olarak incelenmelidir.



Haziran 04, 2011, 10:23:24 ös
Yanıtla #1
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

Muhtaçlığımız, bizi tüm canlılı yaşamlarından ayırmaktadır.  İnsan herşeye muhtaçtır. Bana insanın muhtaç olmadığı tek bir şey söyleyemezsiniz?. En basidi, yürüyebilmemiz için dümdüz yola ihtiyacımız var. Bu dünyada rahat gezine bilmemiz için yolları düzeltmeye muhtacız. Aklınıza ne geliyor ve ne yapılmışsa, tüm bunlar muhtaç olduğumuz için yapılmıştır. Sokak tabelaları bile bizim için yapılmıştır. Siz hiç göçmen kuşların tabelaları takip ederek yönlerini bulduklarını gördünüz mü?
Dünyanın, sıcağını soğutmaya,soğunu ıstmaya muhtacız. Yaşadığımız bu dünyanın, hiç bir yerinde doğal yaşayamaz insan. Ayakkabı giymeye muhtaçtır, oysa hiç bir canlı dünyada ayakkabıya gereksinim duymaz.  Bize yolu düzlememiz bile yetmiyor. Bakın bir de ayakkabıya gereksinim duyuyoruz, hastanelik olmadan yürüyebilmemiz için.İnsanın gerek fizik yapısı, gerekse ruh yapısı bu dünya için tasarlı değil. Sokakda insan en fazla 2 yıl yaşar, 3. yıl Belediyenin kamyonu arkasına atılıp , kimsesizler mezarlığına konur.
Konuya dönersek, meşhur Darwin teorisi ''insanın maymundan evrim geçirdiği'' iddası bu bakış açısıyla da çürütülmüş olmaz mı? Evrim, eko sisteme uyum sağlayarak olur, tersi evrim, tüm fizik kurallarına aykırıdır. Giysiye muhtaç olmayan maymun, giysi giymeye neden muhtaç olacak şekilde evrim geçirsin?. Barınmak için doğal ortamı seçen maymun, neden cam kavonozların içine girerek ( EV ) dünyanın tüm koşulları onu rahatsız etsin?
Ayı kutuplara gittiğinde kutup ortamına uyum sağlamış, beyaz kürkü olmuş vs. Bir insanı milyonlarca yıl kutup da tutun bakalım beyaz kürkü çıkacak mı? :) Sonuç olarak evrim Ayıda eko sisteme uyum sağlıyacak şekilde olmuşken, peki maymunda neden tersi bir kural işlenmiş olsun. Biz hatta öyle bir evrim geçirmişiz ki ,dünyanın binlerce yılda  yerin dibine soktuğu karbonu, yerin dibinden çıkarıp,  tüm dünyanın da eko sistemini bozacak şekilde evrim geçirmişiz. Kısaca insanın evrimi ne dünya sitemine uyar nede fizik kurallarına uyar.  Hiç bir mantığı,hiç bir bilimselliği olmayan ucuz bir idda.
Saygılarımla


Haziran 04, 2011, 11:18:00 ös
Yanıtla #2
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1795
  • Cinsiyet: Bay

       Sayın Hacamat, konuya çok değişik bir açıdan bakmışsınız.  Siz insanlık tarihini 10-15 bin yılla sınırlı mı sandınız ? bu  süre insanlık tarihi içinde  zaman  cedvelinde gösterilemiyecek kadar kısadır. Ayakkabı olmadan da yollar yapılmadan da üstünü başını giydirmeden de insanlar milyonlarca  yıl yaşayabilmişlerdir. Hatta o kadar ki;  insan, kendisinden çok çok daha fazla fizik gücüne sahip olan dinazorlar gibi canlılar bile sahneden silinirken, kendi varlığını geliştirerek koruyabilmiştir.  Çok daha fazla örneklemeler verebilirim ,  ama siz iyisi mi bakaış açınızı biraz genişletin.
         Saygılar-sevgiler.
"Vur ama dinle beni"


Haziran 04, 2011, 11:33:07 ös
Yanıtla #3
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Alşah, insanlığın geldiği noktaya bakarak değerlendirmemi yaptım. Sanırım dikkatinizden kaçtı. İnsanlığın geldiği nokta itibariyle  ''evrim teorisi'' boşa çıkıyor.
Saygılarımla


Haziran 05, 2011, 12:42:20 öö
Yanıtla #4
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

Pekala, şu soruyu soralım o zaman.
Ağacın kalın sert dalında uyuyan bir maymun, nasıl olurda ortapetik yatak arayacak şekilde evrim geçirir?. Doğada ortabetik yatak mı var? Tüm canlılarda Evrim, yukarda bahsettiğim gibi dünyaya uyum sağlayacak şekliyle  olmuşken, maymunda neden tam tersi olmuş? cevabınızı hayretle bekliyorum...
Saygılarımla


Haziran 05, 2011, 12:57:02 öö
Yanıtla #5
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1795
  • Cinsiyet: Bay

        Sayın Hacamat, gerçekten çok hoş fikirler ileri sürüyosunuz. Ömrünüze bereket. Ama şuna inanın. İnsan denilen canlıyı bu gün olarak ele almayın. Yine de hiç arzu etmem ama öyle bir şey olsa , yani insanlığın başına çok büyük bir felaket gelmiş olsa , eldeki teknoloji tamamen yok olsa, insan yine ağaçların kalın dallarında uyuyup,  bitki köklerini yiyebilir hatta ateş yoksa yakaladığı /avladığı hayvanı çiğ çiğ yiyebilir. Ha hatırlatma  bakımından söylüyorum. Bundan bir müddet önce Himalayalarda mahsur kalan bir dağcı gurubu, soğuktan donarak ölen arkadaşlarının cesetlerini çiğ çiğ yiyerek hayatta kalmayı başarmışlardı. Şimdi bu nasıl olur diye sorma. İnsan varsa  her şey olur dostum. Çünkü insan o şekilde dizayn edilmiştir.
         Bu arada ,  ön yargılı olmadan Darwini incelemenizi tavsiye ederim.
         Saygılar-sevgiler.
"Vur ama dinle beni"


Haziran 05, 2011, 01:39:22 öö
Yanıtla #6
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

Darwin'in benimle tanışma şansı olmamış, aynı zamana denk düşmedik  ben o nu ikna ederdim :)
Sayın Alşah, size doğduğunuz da aşı yapıyorlar di mi?, kolunuza bakın aşı göreceksiniz. Evrimin temelinde dünyaya uyum sağlama yatar. Maymunken aşı oluyormuyduk? Dünyanın sisteminden  uzaklaşıp başka bir canlıya dönüşme o nasıl bir evrimmiş. Doğal gazı yakıp kışın evinizde ısındığınızda ''biz nekadar güzel evrim geçirmişiz'' diyorsunuz heralde. Bakın maymun doğada, doğal ortamda yaşıyan bir canlı. Verdiğiniz örneği düşünmenizi isterim. Bir hayvanı doğal ortama bırakın, ( gerçi saçma bir cümle, hayvan zaten doğal ortamında) bir de farklı bir yerde insanı doğal ortama bırakın .sizce hangisi daha kolay hayatını sürdürür. Bahisi kime yatırırsınız. Farklı bir canlı, bakın öyle bir evrim geçirmişki doğada her türlü yaşamasını biliyor. Peki biz de evrim geçirdik sözde biz neden bu haldeyiz?
Saygılarımla


Haziran 05, 2011, 02:08:52 öö
Yanıtla #7
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1795
  • Cinsiyet: Bay

       Sayın Hacamat , dediğim gibi çok hoş fikirleriniz var. Bu sefer hiç bir şey yazmayacağım. Size daha önce konuları birden çok kere okumanızı  ve anlatılmak istanenein ne demek olduğunu anladıktan sonra yazmanızı önermiştim. Yine aynı şeyi söylüyorum "siz normal hayatınızda ölü bir insanı çiğ çiğ yiyebilir misiniz ?" yazıyı birkaç kez okuyun.
      Saygılar-sevgiler.
"Vur ama dinle beni"


Haziran 05, 2011, 03:26:08 öö
Yanıtla #8
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 667
  • Cinsiyet: Bay

sayın Alşah, dediğinizin anlaşılmayacak bir tarafı yok, elbetde anladım. Siz diyorsunuz ki bir insan mecbur kaldığında dünya koşullarına uyum sağlar. bende diyorum ki sağlayamaz. Bir örnekdaha mı vereyim? Kargalar çıplak ayak karın üstünde gezinirken o na sormak lazım aslında ''sen nasıl bu şekilde minnacık ayaklarınla, çıplak ayak kara basabiliyosun'' diye. Yemekden örnek veriyorsunuz. Doğru insan doğal ortamda neyi yemesi gerektiğini, neyi yememesi gerektiğini de bilemiyecek şekilde evrim geçirmiş ''ne hikmetse''. Evrim geçirirken onu da unutmuş. İnsanı doğal ortama bırak, zehirli mantarı yer ölür. Hiç bir hayvan evrim sürecinde neyi yemesi gerektiğini unutmamıştır. Doğal ortamda sanıyoruz ki hamburger ağaçları var onlardan yeriz. Öyle bir şey yok,tamamen doğal .Size tavsiyem doğal ortamda kalırsanız bazı kaşıntı yapan bitkiler var sakın onlardan yemeyin, ciğerler su topluyormuş :). Şaka bir yana insanın süreç içinde maymundan evrimleşip, eğilip ayakkabı bağcığını  bağlama sürecine girmesi ,evrenin yasalarına ters...

Bu konuda her türlü fikre açığım ama malesef yanlış bilgiye sahipsiniz sanki. Tüm hayvanlar aşağ yukarı leş yer, amma insan yiyemez. hele pişirmeden hiç yiyemez. Zorda kalırsanız bir parça belki ama 1 hafta leş yiyin, bakalım sizi hangi morga kaldırıyorlar. Dolayısıyla olsa olsa evrim dünyaya uyum sağlıyarak olur süreç içinde ''kutup ayısı'' örneğinde olduğu gibi.

Buğdaydan ekmek yapmaya çalışıyorsun, bu mudur evrim?
Yoksa muzu dalından koparıp yemekmidir evrim?
Darwin'in yaptığı sözde devrim
İşte buradayım, bende geldim çevirdim.

:) Cyrano de Bergerac olucam sayenizde...
« Son Düzenleme: Haziran 05, 2011, 03:28:33 öö Gönderen: Hacamat »
Saygılarımla


Haziran 05, 2011, 09:46:43 ös
Yanıtla #9
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 647
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Hacamat,
Biz insanlık değiliz, son bir kaç bin yılda hızla üreyen bu kültür insanlığın sadece on bin türünden birisidir. Bu birincisi.
Bu gün Afrika'da mubutiler de 15 yaşındaki bir çocuk dişleriyle çiviyi kırabilmektedir. Buz gibi havada çıplak dolaşabilmekte ve gündüz gözüyle gezegenlerin yerlerini gösterebilmektedir. Bu ikincisi
Darwin'nin teorisi mutasyona karşı değildir, zaman içinde değişen şartlarla canlılar ya gelişirler/değişirler yada yok olup giderler. Buda üçüncüsü.
Tarımı keşfeden insan, sağladığı konforla mutasyona uğramış ve bir çok özelliğini yitirmiştir. Düşünün yüz binlerce yıl önce sadece güçlü erkekler hayatta kalma şansına sahipken, on bin yıldır paralı ve/veya mevki sahibi erkekler hayatta kalabilme şansına daha çok sahip olmuşlardır. Örneğin deliler padişah bile olmuştur. Aynı şeyler kadın içinde geçerlidir. Bu da dördüncüsü.
Darwin'in sizi tanısaydı fikirlerinin değişeceğine bende katılıyorum:) Buda beşincisi.

Sonuncusu ise araştırın lütfen, doğru sandıklarınızın hepsi uydurma olabilir.

Saygılar...
Bir yere ait olmayı hiç istemedim. Ya kendim olurum yada başkalarının arkamdan övgüleri ile ölmüş olurum.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
3524 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 08, 2010, 12:20:58 öö
Gönderen: Isis
0 Yanıt
2996 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 30, 2011, 12:03:14 ös
Gönderen: ozkann
53 Yanıt
15664 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 07, 2012, 09:04:41 ös
Gönderen: Masor1976
27 Yanıt
11115 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 14, 2018, 11:00:12 öö
Gönderen: Novayst
0 Yanıt
2314 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 22, 2013, 10:05:42 ös
Gönderen: asimov
0 Yanıt
3751 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 22, 2013, 11:04:23 ös
Gönderen: asimov
1 Yanıt
2638 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 22, 2013, 11:33:15 ös
Gönderen: NOSAM33
0 Yanıt
3818 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 23, 2013, 08:52:49 ös
Gönderen: asimov
1 Yanıt
2768 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 24, 2013, 07:23:29 öö
Gönderen: ceycet
0 Yanıt
1522 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 19, 2015, 12:11:30 öö
Gönderen: Risus