Masonlar.org - Harici Forumu

 

Anket

Sağlıkta tam gün yasa tasarısında,son yaşanan eczane krizinde kim haklı?

Yalnız Doktorlar haklı
Yalnız eczacılar haklı
Hem doktorlar hem eczacılar haklı
Hükümet haklı
Kararsızım

Gönderen Konu: Sağlıkta tam gün yasa tasarısında,son yaşanan eczane krizinde kim haklı?  (Okunma sayısı 13017 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 22, 2010, 07:27:19 ös
Yanıtla #10
  • Ziyaretçi

San amurdad'ın vurguladığı gibi ben de tarafsız gözlemimi belirtip biraz derinleştirmek, başka ifade ile kuyuya bir taş atmak istiyorum.

Az sayıdaki bir kaç yazıma *siyasi* ya da başka türlü tepki gelmişti, buna rağmen, belirli bir taraf ithamı olursa da -gerekçesi ile- açıkca belirten olursa sevinirim...

Şu ana kadar ki eczanelerin eylemi ve sağlık-sosyal güvenlik sisteminin temelden değişmeye başladığı aşikar olarak herkes görebilir. Sn erdal, ana başlıklarını yazmış zaten, ilaç fiyatları birden yarı yarıya düşüyorsa, ve şu andaki fiyatlarda avrupa ortalaması dikkate alınarak hazırlanmışsa, benim anladığım, senelerdir hastaların parası *çalınmış*. Dahası, sosyal güvenlik sistemi de dahil edilirse, devletin/milletin parası çalınmış.

Geçen aylarda bir ameliyat geçirdim şahsen yaşadığım, kendi sigortamı yaptırdığım halde, muayene katkı payı adı altında cüzi bir bedel ödedim. Az veya çok önemli değil, sosyal güvenlik sisteminin maddi olarak artık tıkandığının göstergesi olarak, sigortasını ödeyen bir insandan ek bedel tahsil etmek zorunda sistem.... -Daha önceki İlaç firmalarının ve sistemin çatlaklarının artık kırılma noktasına geldiğinin işareti olarak algılıyorum bunu.... Düşündüm ki, herhangibir asgari ücretli çalışan insan da bunu ödemek zorunda kalıyorsa, hukuken, sistemin acziyetini gözler önine sermeye yetiyor bile.... Artı ameliyat sonrasi aldığım ilaçlar için ödemem gereken para da cabası onu da yazmadan geçemiycem.

Şimdi, eczacıların eyleminde, benim gördüğüm, gerekçe olarak hükümetin zincir marketler ve zincir eczaneler adı altında sisteme yabancı sermayeyi dahil etmeye çalışması en temel dayanak idi. Hatta, bunu öne sürerek SGK'nın uygulamasını , ana hattıyla - ilaç fiyatlarının düşürülmesini engellemeye çalıştılar. Sonrasında, eczacılar birliği en başta yapması gereken hukuki yolu kullanarak sistemin neredeyse tıkanması noktasına getirmeyi göze aldı. Bu durum şahsen beni aşırı derece rahatsız etmişti ayrı konu...

İlaç sektörünün birilerine peşkeş çekilmesi gerekçesi, kesinlikle dikkate alınması gerken birnokta olsa da, mevcut durumda çoğu eczanenin, *kardan zarar* ettiğini yakından tanıdığım eczacıların kendisi söyledi, diğer konulardaki ihtilafların da, özellikle ellerinde kalan eski fiyatlı ürünlerin, idari hukuk yolu ile çözülebileceğini kıt hukuk bilgimle ben bile söyleyebilirim....

Bunu mütakip, tam gün yasasında, eczacılar birliği ile tabipler birliğinin tepkileri oldukça benzerdi. Ancak doktorların katılımı ve desteği meslek odasının aksine, oldukça tasarının destekleyicisi bir durum sergiledi. Ki benim gördüğüm, tabip odalarının medyaya yansıyan eylemlerinde, tasarının içeriğinde, düzeltilmesi gereken yerlerini hiçbir şekilde vurgulamıyorlar. Hatta, gene aynı tabiri kullanıcam, benim bildiğim ve anladığım kadarı ile,  bu kanun, daha sonra yapılacak çeşitli düzenlemelerin altyapısı olma niteliğinde.

Eğer kimse çalıştığının karşılığını alamıyorsa, doktorlar bari alsınlar ki diğer sahalara da örnek olsun temennisi ile....

Ayrıca, Türkiye'deki çalışma şartları ve sağlık gibi hassas olan bir alanın çalışma şartları aşikar. Sistemi istismar eden çalışanlar zaten herşeyden müstesna.... Ben bir hasta olarak, halen biliyorum, birçok hastanede hatta küçük kasabalarda bile, istismarcı doktorlar mevcut. Benim verdiğim primden ve vergiden yapılan yatırımlarla açılan bir hastaneden faydalanma hakkımı kullanmama engel teşkil eden her uygulamayı ve yaklaşımı tepki ile karşılamak hakkımdır

Bu kanunda, doktorların maaşlarına, özellikle klinik şefi olmuş, kariyerinin doruğunda olanlara, özel sektörde bile kimsenin alamayacağı kadar bir maaş verilecek. Bu göze batar batmaz ayrı konu, bu maaşı hakedip etmedikleri de ayrı bir tartışma konusu. Ancak, ben hastaneye gittiğimde, doktorun beni başka bir özel kuruma yönlendirmesini, yahut bende ek bir özel muayene parası almasını engelleyecekse, ve ben muayene olurken, benden daha cahilane yaklaşımlarda bulunmayacaksa, bu kanun iyidir diye düşünüyorum....

Ayrıca geçenlerde bir haber vardı, mayıs ayında yangın çıkan bir hastanenin idarecileri, sorumlulukları gereği yandından dolayı hayatını kaybedenlere dair, taksirli adam öldürmeye sebebiyet ile yargılanıyormuş. Neden bunu da yazdım, insanların sağlığını ve hayatını emanet alanların yüklendikleri sorumluluğun gereğini yapmalarını sağlayacak her girişim, *bence* olumludur.

saygılarımla


Ocak 22, 2010, 08:40:18 ös
Yanıtla #11

Bu düzenlemelerden yararlanacak kesim halk. Yani doğrudan halka yönelik, halkın sorunlarını iyileştirmeye yönelik yasalar bunlar. Dolayısıyla halkçıdır.

Bundan zarar görenler ise doktorlar. Eczacıların durumunu tam olarak bilmiyorum, ancak doktorların durumunu biraz açabilirim.

Devlet hastahanelerinde tam verimle hizmet alınamaması söz konusu. Vatandaş gidiyor, ve çalışan doktorların çoğu gelen hastaya özel muayenehanesinin kartını veriyor. Bu belki normal görünebilir, ancak kanser hastaları gibi, umut için yapmayacağı bir şey olmayan hastalar ve yakınları, bazı hastanelerin bazı bölümlerinde sömürülüyor. Ameliyat için de bu böyle.

Şimdi burada bir malpractise durumu var. Bizim ülkemizde malpraktis bilinci gelişmemiş. Malpraktis, hatalı, eksik, gereksiz tetkik ve tedavilere deniyor. Yani doktorun işini iyi yapamaması, usulsüz davranması, dolandırıcılık yapması gibi konular.

Bu gibi vakalarda halk bilinçli olup doktoru dava etme cesaretini gösterseydi, devlet hastahanelerindeki bu tür olaylara da gerek kalmayacaktı. Devlet, doktorunu özel olaraş teftiş edemediği ve onunla başaçıkamadığı için, tüm doktorları sadece tek bir yerde çalışmakla cezalandırıyor.

Bence mesai saatleri dışında, kimse kimseye karışmamalı. Devlet hastahanelerinde 5 den sonra ayrılan doktor, istediği yerde işini devam ettirebilmeli. Ama devlet hastahanelerindeki muayenehanelerini bir reklam ve yönlendirme ayağı olarak kullanan doktorlar, kamudaki görevini kötüye kullanmış oluyorlar. Paralı hastaya özel ilgi gösterirken, parasıza azar çekiyorlar. Bugüne kadar ne Sağlık odaları da bunları çözecek bir öneri getiremedi. Devlet de en kolay yoldan bu çözümü buldu.

İki ayrı yerde çalışınca böyle durumlar olabiliyor. Bu açıdan sistem bu yasayla daha da düzelir gibime geliyor. Ama çözüm ille de bu yolda aranmamalıydı. Böyle bir sistem yerine, teftişlik sistemi, veya halkın bilinçlendirilmesi, daha iyi bir çözüm olabilirdi.

Karanlıklar prensi bir beyefendidir. W.Shakespeare


Ocak 22, 2010, 08:59:19 ös
Yanıtla #12
  • Ziyaretçi

Sn popperist,

Dediğiniz gibi mesai konusunda bazı karmaşalar yahut hatalı görünen düzenlemeler ilgili kanunda olabilir. Ancak, şu hali ile bile tanıdığım doktorlar ciddi şekilde destekliyor. Zira, ek gelir isteyen doktorlar yani özel muayenehane hastane poliklinik tarzı yerlere giden doktorlara aynı şekilde bu performansı, hastane bünyesinde gösterebilecek. Bu, vurgulanan çalışma saatlerinin yükselmesi anladığım kadarı ile isteğe bağlı bir durum olucak.

Dediğiniz şekilde mesai sonrası serbesti, bakış açınıza göre doğru. Ancak benim fikrim sağlık sektörünün kendine has özellikleri de düşünüldüğünde, daha sonra farklı düzenlemeler ile çözülebilir diye düşünüyorum...

İstismar konusunda, acı bir gerçek, mesai saatini beklemeyen ve hatta kimi hastanede, hiç hasta muayhenesine bile çıkmayan doktorların olduğu gerçektir *azınlıkta olsa da*

Denetim mekanizmasının sağlıklı işleyebilmesi için öncelikle sistemin temellerinin sağlam olması gerekir diye düşünüyorum... Bu konu daha da derinleştirilebilir, fırsatım olursa denetim konusuna bileare atıfta bulunabilirim o konuyu da enine boyuna tartışabiliriz....




Ocak 23, 2010, 01:21:45 ös
Yanıtla #13
  • Ziyaretçi

Geçmiş olsun Sn.cardiffmonster ,umarım şimdi daha iyisinizdir.

Birde ben şunu anlamıyorum her köşebaşı eczane hastane önlerini geçtim,adım başı varlar iki üçtane yanyana ve iki yılda bir iç dekorasyonlarını yeniliyorlar ne karlı bir iş diye düşünüyorum,eczacılık fakültesi bitirmek varmış.Bir ülkede üretim olmaz tüketim olursa böyle olur bu eczacıların ilaç sanayiinde çalışmaları gerekmiyor mu?Serbest piyasa koşullarının rantıbıl dağılmaması bu olsa gerek.Sağlığı ticaretden çıkaralım diyoruz bunu söyleyen hemde sağlık çalışanları ama işleyişe gelince muhatabınız eczanelerde ecza kalfaları,diploma kiralamalar bunlarıda duyuyoruz..

Saat 09.30 da iş başı yapıp saat 14.30 'da özel muyahanesine kaçan klinik şeflerini ben gözlerimle gördüm..

Saygılarımla...
 


Ocak 23, 2010, 04:48:17 ös
Yanıtla #14
  • Ziyaretçi

Ne sağlık hizmeti , ne de ameliyatlar , ne de ilaçlar çok ucuz değildirler ...Bunun sadece bir taktik olduğunu düşünüyorum...Amaç da özel hastaneleri ve ilaç şirketlerini iflas ettirip ,bu müesseseleri ucuza almaktır ...Gerisi kolay ki yeniden ilaçlar pahalandırılır , sağlık hizmeti pahalanır, sağlık güvenceleri herşeyi öder...Yani işler dışardan sizlerin gördüğü gibi değildir ...Eğer guatr ameliyatını uzman doktora olacaksan fiyatı farklı doçent doktora olacaksan farklı , asistana olacaksan farklı olmalıdır...Hem profesöre ameliyat olayım , hem de cebimden para çıkmasın diye birşey olamaz...Sağlık hizmeti de , ilaç da paralıdır...Herşeyin bir bedeli vardır...Ayrıca Sağlık Bakalığı 'nın kasasını sarsan şey leblebi gibi yeşil kart dağıtılması   ve  özel hastanelerinin  Sağlık Güvenlik Kurumu ile annaşma yapmasıdır...Eğer  özel hastanede ameliyat olmak istiyorsa kişi , devletin kasasından tek kuruş alınmamalıdır...



Saygılarımla


Ocak 23, 2010, 09:21:14 ös
Yanıtla #15

Sayın Ozak1977, öte türlü olsa halkın sırtına biniyorlar diyeceksiniz. Yük özel hastahanelere ve ilaç şirketlerine kaydırılınca, halkın sırtındaki yükün hafifletildiğini görmüyor, fakat bunun altında da "ucuza kapatıp almak" diye bir buzağı arıyorsunuz. Size göre ne yapılmalıydı? Sizin çözümünüz nedir? Eski sistemle devam mı edilseydi?
Karanlıklar prensi bir beyefendidir. W.Shakespeare


Ocak 24, 2010, 10:42:15 ös
Yanıtla #16
  • Ziyaretçi

Sayın Popperist ,


Herhangi bir uzmana bu tarih itibariyle poliklinikte muayene olmak isteyen hastanın  karşılığında ödemesi gerektiği ücret  15 T.L.'dir. Kist dermaid absesini drene etmek için devletin SGK vasıtasıyla hastaneye ödediği para 36 T.L. 'dir. Toplamda böyle bir hastanın küçük bir cerrahi müdahale ile absesini drene edersem   hastaneye ödenecek  para  36 T.L.'dir. Eğer anahtarınızı unutup evden çıkarsanız çilingir çağırmak zorunda kalabilirsiniz değil mi ? Bunu karşılığında  40 T.L. alınacaktır. Yani lokal anesteziyle yaptığınız bu işlemin veyahut hasta muayene etmenin devletin gözündeki değeri   çilingirin kapıyı açmasından daha değersizdir. Doktorları suçlu bulan kesim genellikle konuya hakim  olmayan veya  kötü hatırası olan kişilerdir :)

http://www.tod-net.org/v3/home/haber_detay.asp?id=523&usr=100000000

Yukarıdaki adreste (  Türk Oftolmoloji Derneği 'nin web sitesinde)  niçin hekimlerin bu yeni  yasayı istemedikleri  maddeler halinde  ayrıntılı olarak anlatılmıştır. Merakınızı gidereceğinden  şüphem yoktur:)

Bir de emek tarif edilirken sadece  işçi veya hamal  düşünülmemelidir. 5 saat süren bir ameliyatın yorgunluğu  , attırdığı ter  en az  inşaatta 5 saat çalışmış işçinin ki kadardır , tek fark işçinin stresi yoktur yani zihni yorulmaz :) Ayrıca    çoğu hastanede  doktorların nöbet ertesi izin kullanmasına izin verilmez , zihni ve bedeni yorgun şekilde yine hasta muayene etmek zorundadır ve bunun karşılığında da komik bir üçret verilir...Neyse ; ''Hekimden sorma, çekenden sor demişler '' :):):)


Saygılarımla


Ocak 25, 2010, 11:21:02 öö
Yanıtla #17
  • Ziyaretçi

 Sn.Ozak1977 iki açıklamanızıda okudum ama sizin modern,ulusçu kimliğinizle çünkü şimdiye kadar bize hep ordan seslendiniz ki bu ses aslında iyiydi olmalıydı,son yazdıklarınızı bağdaştıramadım.Efendim halkçı yanınız nerde acaba,hekimlik sıfatınızın size verdiği,kazandırdığı önderlik rolünüz nerde.
Bana dokununca işin ucu ben halkçı olamam bu her sosyal demokratın hastalığıdır, size nerden bulaştı.
Ben muyahane fiyatlarını az çok biliyorum 15,10 TL.Yani fakir için çok para zengin için az para devlet hastanesinde durum bu ama bakıyoruz doktor içinde az para.En azından siz öyle yazmışsınız.Bunun neresi kötü 15 TL az para mı?Asgari ücret ne kadar acaba?...Şunuda anlayamadım çilingir fiyatıyla doktorun emeğini karşılaştırmışsınız 36 TL hastaneye ödenen para size değil.Siz zaten maaş alıyorsunuz ama.Yani devlet özel hastaneye az para ödüyor diye sevineceğimize bir de ağlıyalım mı?Buyazdığınız Sgk için iyi bir şey mantık olarak bakıldığında.

Ondan sonra şunuda belirtmeliyim ki iyi bir şarapta 40 TL bütün serbest piyasa dağılımlarını sizin için değiştirelim mi?Değiştirsem önce işçiler için değiştirirdik zaten bunuda herkez ister bu da devrim olur ama olmuyor maalesef.Hem çilingir fiyatlaması her yerde aynı olmamakla acil durum taşır,gelme maliyeti taşır ve içinde fazladan fiyatlama vardır.Elbetdeki doktor daha çok maaş almalı bizde bunu istiyoruz,keşke bu olsa..

Nöbet durumuna da değinirsem işte bu kanun geçerse doktor hastahanede kalacak,nöbetden sonrası izinli olacak burada eksikliği zaten birinci ağızdan yazan yine sizsiniz ,doktor çok çalışıyor evet bende bunu diyorum o yüzden sgk lı doktor özel muyahanesine kaçmasın.İşinin başında olsun ki diğer arkadaşları rahat etsin.

Sonra vermiş olduğunuz sayfayıda açtım ordaki isyanıda gördüm ne diyor Üniversite Öğretim elemanı hasta bakacak.Yani halk gerektiğinde Profesöre muyahane olucak bu da güzel.Bir Profesöre muyahane özel hastanede ne kadar?Hem ders veren insana fazla yüklenilmiyor yasada bunun saatleri var.Adam ders veriyor ,hasta bakmıyor...Pratikte yok...Neyse...

Gataya görevlendirme konusunuda okudum eğer bir insan savaş karşıtı değilse orduda görev almak ister,kaldı ki bu rıza ile olur.Orda yazıldığı gibi zorla değil.Yoksa bunca zamandır savunduğunuz Tsk'nın askerin doktor talebine sizde mi kızıyorsunuz?

Son söz olarak sabah 05:00 da hastanede kuyruk bekleyen birine veya eczane anlaşması olmadan önce hastaneden ilaç almak için 2 saat bekleyen birine o günleride hatırlatırım.Herkez şanslı doğmuyor maalesef.......

Saygılarımla......


Ocak 25, 2010, 06:01:20 ös
Yanıtla #18

Sayın Ozak1977

Avatarınızda kullandığınız resime ve konunun doktorlar yönündeki sorunlarına hakim olduğunuza göre bir sağlık çalışanı, doktor olduğunuzu düşünüyorum.

Ben de diş hekimi adayıyım.

Bana kalsa, ben en ideal sistemin kapitalizm olduğunu söylüyorum. Hani diyorsunuz ya çilingir 40 tl, abse 36 tl diye, ben tüm bu fiyatların serbest piyasada belirlenmesi taraftarıyım, bana göre sosyal devlet diye bir şey de olmamalı. Dediğiniz gibi, birileri hakkını alamaz oluyor, bu bazı dönem doktorlar, bazı dönemler de halk alehine oluyor, ve böyle olmak zorunda zaten.

Siz hem sosyal devleti savunup, hem de sosyal devletin kökündeki o metafizik "fedakarlık" doktrinine dudak bükemezsiniz. Devlette çalışan doktorlar hallerinden memnun değilseler, özele açılabilirler.

Ama son dönemde özel sağlık sektörü bile devlet kontrolüne giriyordu. Özel diş hastahanelerinden ve muayenehanelerinden sgk lı hastaya hizmet verilmesi kararlaştırılmıştı yanılmıyorsam. Daha sonra sgk hasta katılım payını %10 dan %70'e çıkarmak zorunda kalmıştı. Neden? Çünkü devlet bunu tamponlayamaz. Zarar devlete gelince, hastanın katılımını arttırma yolunu seçtiler, çünkü herkes kendi hesabına çalışmalıdır ilkesi her zaman geçerlidir.

Normalde bir dolgu ücreti 60 tldir. Eğer o yasa iptal olmasaydı, hasta 6 tl'sini ödeyecek, devlet de 21 lirasını 12 ay vadede ödeyecekti.

Bunu duyduğumda  hocalarımızla kantinde konuşmuştuk. Hocam aynen şöyle dedi "artık yöntem basit çocuklar; kaliteli maldan kaçacaksınız, kanalları güta ile doldurmak yerine, 20 yıl öncesinin usullerine dönüp likid patlarla dolduracaksınız, dolgulara şekil vermek için uğraşmayacaksınız. Kompozit (beyaz) dolgular yerine, Amalgam (siyah) dolgulara döneceksiniz. Eğer dönmezseniz siz cebinizden verirsiniz"

Aynen öyle. Devlet kontrolü gelirse, sistem bu yöne kayacak. Siz abse açarken daha az dikkat göstereceksiniz, parayı hastadan almayacağınız için ona güler yüzle davranmayı keseceksinz, nazını çekmeyeceksiniz, nasıl olsa ben sisteme tedavi kaydını girdikten sonra bana parayı devlet veriyor. O halde tek bir kaygım kalıyor: kısa zamanda en çok tedavi girişini yapmak için, özensiz hızlı ve maliyeti çok düşük tedavi usullerine dönmek zorundaym.

Ama halkçıysanız, sizin bunlardan şikayet etme lüksünüz yoktur. Sosyalistseniz bunlardan şikayet etme lüksünüz yoktur.

Saygılar.
Karanlıklar prensi bir beyefendidir. W.Shakespeare


Ocak 26, 2010, 01:17:08 öö
Yanıtla #19
  • Ziyaretçi

Sayın Popperist ,

Devlet Hastanesi 'nde çalışan Genel Cerrahi uzmanıyım. Muayenehanem hiç olmadı , açmayı hiç düşünmedim ; ancak muayenehane çalıştırmak isteyen hekimleri kınayamıyorum...Devletin verdiği kuş kadar parayla iki çocuğunuzu kolejde okutamaz ve İstanbul gibi bir şehirde yaşayamazsınız...
 Emeğe saygı konusunda hassas iseniz , doktorların emeğine de saygı duymak zorundasınız.

Siz daha yolun çok başındasınız , öğrenciyken konuşması kolaydır ,kuranızı çekin önce , çalışmaya başlayın ,ondan sonra tartışalım :)


Saygılarımla


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
58 Yanıt
49108 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 24, 2015, 09:38:15 ös
Gönderen: ARARAT
0 Yanıt
2197 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 10, 2009, 12:28:31 öö
Gönderen: Mozart
0 Yanıt
1972 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 04, 2013, 07:35:36 ös
Gönderen: Etimolog
0 Yanıt
1771 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 28, 2014, 07:29:28 ös
Gönderen: MEDUSA