Şair Eşref.......

[oasis]

ŞAİR EŞREF...

Asıl ismi Mehmet Eşref'tir. Usulizade Hafız Mustafa Efendi'nin oğlu. İlköğrenimini Gelenbe'de tamamladı. Manisa'da Hatuniye Medresesi'nde Arapça ve Farsça dersleri aldı. Özel öğretmenlerden matematik, tarih öğrendi. 1870'te Manisa Vilayeti Tahrirat Kalemi'nde memur olarak göreve başladı. Turgutlu, Akhisar ve Alaşehir'de mal müdürlüğü yaptı. Fatsa kaymakamlığına atandı. Arkasından Ünye, Acıpayam ve diğer birçok ilçede kaymakam olarak çalıştıktan sonra Gördes kaymakamlığı görevine getirildi. Burada gördüğü yolsuzlukları şiirleriyle hicvedince bir yıl hapse mahkûm edildi. Cezasının ardından İzmir'de gözetimde tutuldu. 1903'te Mısır'a kaçtı. Bir süre Fransa, İsviçre ve Kıbrıs'ta yaşadı. Tekrar Mısır'a döndü, Curcuna isimli mizah dergisinde yazılar yazdı. 2. Meşrutiyet ilan edildikten sonra İstanbul'a geldi. Eşref ve Musavver Eşref isimli mizah dergilerinde başyazarlık yaptı. Adana vali yardımcılığı görevindeyken emekliye ayrılıp Kırkağaç'a yerleşti. Yaşamının kalan bölümünü burada geçirdi. Türk edebiyatının hiciv ustasıdır. Tanık olduğu yolsuzlukların üzerine çekinmeden gitti. Hicviyelerini daha çok gazel, kaside, muhammes ve özellikle kıtalar biçiminde yazdı.


"bir soğan soyuluyor yaşarıyor gözler
 bir devlet soyuluyor aldırmıyor öküzler "

IŞIK ve SEVGİ ile KALIN.......

[Alşah]

         Sayın oasis, her şey bir kenara şair Eşref'in bu sözleri tarihi sözler . Bence bu sözleri bir çok yazıda gerek imalı gerekse dolaylı olarak devamlı kullanmalıyız. Ülkemizin durumunu bundan daha iyi anlatacak çok az söz  vardır.
     
    Evet, "Bir soğan soyuluyor yaşarıyor gözler"

               Bir devlet soyuluyor aldırmıyor öküzler"   
          Saygılar-sevgiler.       

[Samuray]

Şair eşref'in acıpayam kaymakamlığı sırasında yazdığı bir şiirde:

"Kazayla kaza olmuş Acıbadem kazası; öküz gütmekten gelir encümen azası" yazmıştır demek ki bu şairimiz öküz metaforunu sıklıkla kullanıyor.

[Alşah]

          Sayın Samuray, yalnız  Acıbadem'de olsa öküzüne kurban. Şehirlerimizdeki encümen azalarına da bir bakın !
         
          Yaşadığım şehirdeki bir meclis toplantısına izleyici olarak katılmıştım. Fen işleri ile ilgili bir konu vardı gündemde.  Memur konuyu anlattı, meclis üyelerinden bir çoğu "ne olacak şimdi" biz ne yapacağız onu söyleyin" dediler. Çok vahim bir tablo idi. Bu insanlar nasıl olur da beni temsil edebilirler diye düşündüm ve oturduğum yerden kalkarak kendilerinin bu tutumlarından dolayı utandığımı söyleyerek salonu terk ettim. Maalesef  manzara bu.
         
           Şair Eşref'in ruhu şad olsun.
           Saygılar-sevgiler.