Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: MUSA İLE HAKİKATE DOĞRU(18)-RÜŞD YOLU  (Okunma sayısı 2913 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kasım 09, 2010, 04:08:09 ös
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 439
  • Cinsiyet: Bay

RÜŞD YOLU


Rüşd kısaca: “Doğru yolu bulup bağlanmak, Hak yolunda teşhis ve temyizle donanmış olarak dosdoğru gitmek” demektir. Ama bunun yanında “istikamet üzere olmak, hayra isabet etmek, doğru düşünmek, aklını dirayetle kullanmak, erginlik “ anlamlarına da gelir. Bir kimseyi rüşd sahibi kılmak fiiline ise “irşad” denir ve bu fiili gerçekleştiren kimse “mürşid” adını alır. Rüşd sahibi olabilmenin yolu “Reşid” ve “Raşid” olmaktan geçer. Reşid ve Raşid aynı zamanda Allah’ın güzel isimlerinden ikisidir. Er-Reşid: “Takdir ve tasarrufunda kimsenin tavsiyesine ihtiyacı olmayan”; Er-Raşid: “Dilediğini tecellileri hakkında irşad edip Kendi’ne yaklaştıran” demektir.

İşte aradığı kulu bulan Hz. Musa, bu kuldan kendisine mürşidlik yapmasını ve kendisini “rüşd yoluna” ulaştırmasını istemektedir. Musa ona: “Neyin doğru olduğu (rüşd) konusunda sana verilen bilgiden bana da öğretmen için senin peşinden gelebilir miyim?” dedi (Kehf/ 66).

Ayetteki kelimelerin dizilişi, Hz. Musa’nın konuşmasının gayet alçak gönüllü bir şekilde ve bütün edep kurallarına uygun olarak cereyan ettiğini göstermektedir. Bu tavır ilim talibi olan insanların alimlerin yanında nasıl konuşması gerektiği konusunda önemli bir örnek oluşturmaktadır. Dikkati çeken bir başka husus da şudur. Hz. Musa “sana verilen bilgiden bana da öğretmen için senin peşinden gelebilir miyim?” ifadesiyle, Hızır’a tabi olma noktasında nezaketle ondan izin istemiştir. Bu da bize İlm-i Ledün yolunun davet değil bir “taleb yolu” olduğunu bir kez daha hatırlatmaktadır.

Rüşd’ün tanımını verirken bir anlamının da “erginlik” olduğunu söylemiştik. Bugün Türkçe’de kullandığımız “rüşdünü ispat etti” ifadesi kişinin erginliğini kazandığı ve hukuk açısından sorumlu tutulacak yaşa geldiği belirtir. Ama kişinin fizyolojik erginliğe ulaşması onun “manevî” yönden de erginliğe ulaştığı manasına gelmez. Kişinin bir fiziki yetkinlik yaşı olduğu gibi bir de manevi erginlik yaşı vardır. Ancak bu yaşını tamamlayanlar “mana eri” olmaya hak kazanırlar. Mana eri olmanın cinsiyetle ilişkisi yoktur. Bir velinin deyişiyle: “Manada er olanın kadını da erdir, erkeği de”. Bu nedenle manada rüşdünü ispat etmeyenlere İlm-i Ledün verilmez.

Rüşd sahibi olanlar artık kemale ulaşmış, vesayetten kurtulmuş ve “Vasi” konumuna geçmişlerdir. Onlar aldıkları eğitim ve bunun sonucu kazandıkları ilim aracılığı ile eşyanın artık neyi remzettiğini ve bunun Allah’ın hangi Güzel İsimleri’nin ve Sıfatlarının eseri olduğunu vasıtasız olarak idrak ederler. Onlar için realite: Allah’ın her eserde, her fiilde ve her sıfatta tecelli eden Güzel İsimleri’dir. Nereye dönerse dönsün, kemalinden ötürü, her yerde Esma-ül Hüsna’nın yansımalarını, tecellilerini keşf, müşahede ve ihata ederler. Rüşd sahibi olanlar “bütün zıtlıkları” Tevhid potasında eriterek kendi varlıklarının sırrına ermiş, bundan ötürü de bütün aleme rahmani bir merhamet ve müsamaha ile nazar kılan zatlardır.

Hızır, rüşd eğitimi almak isteyen Hz. Musa’nın talebini geri çevirmedi. Ama şu gerçeği de ona hatırlatmaktan kaçınmadı: Musa’ya dedi ki: “Sen benimle arkadaşlığa asla sabredemezsin” (Kehf/67). Böylece Hızır taşıdığı ilme uygun olarak Hz. Musa’nın psikolojik durumu hakkındaki ilk keşfini yapmış oluyordu. Gelecek ayetlerde bu keşfin doğruluğunun sonunda nasıl gerçekleştiğini daha net bir şekilde göreceğiz. Öyleyse sonu belli olan bu arkadaşlıktan Hz. Musa’nın öğreneceği şey nedir? Bu sorunun cevabını şu iki cümlede özetlemek mümkündür: “Kendi yerini tanımak” ve “Sabretmeyi bilmek”.
DEVAM EDECEK............


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
2963 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 09, 2010, 09:38:15 öö
Gönderen: lucifer
0 Yanıt
3604 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 09, 2010, 09:39:04 öö
Gönderen: lucifer
0 Yanıt
2458 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 09, 2010, 04:04:37 ös
Gönderen: lucifer
0 Yanıt
2757 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 09, 2010, 04:05:19 ös
Gönderen: lucifer
0 Yanıt
2864 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 09, 2010, 04:07:08 ös
Gönderen: lucifer
0 Yanıt
2894 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 10, 2010, 03:52:26 ös
Gönderen: lucifer
0 Yanıt
3570 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 10, 2010, 03:59:01 ös
Gönderen: lucifer
0 Yanıt
2647 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 10, 2010, 04:02:45 ös
Gönderen: lucifer
0 Yanıt
3529 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 10, 2010, 04:08:11 ös
Gönderen: lucifer
0 Yanıt
2281 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 10, 2010, 04:17:45 ös
Gönderen: lucifer