Masonlar.org - Harici Forumu
Masonluk Bilgidir. Bilimdir. Ilimdir. => Milletler Tarihi => Tarih => Osmanlilar => Konuyu başlatan: Ittihatci - Mayıs 10, 2007, 03:20:50 öö
-
ATATÜRK İLE ARKADAŞLARI HAKKINDA VAHDETTİN TARAFINDAN VERİLEN ÖLÜM FERMANININ TÜRKÇESİ
Dosya Tasnifi
Harbiye-Divan-ı Harp
DOSYA No : 70
Harbiye Nezareti
Adliye-i Askeriye Dairesi Şubesi
Nüsha : 705
PADİŞAH BUYRUĞU
Mehmet Vahidüddin
“Kuva-yı Milliye adı altında çıkardıkları fitne ve fesatla, anayasaya aykırı olarak halktan zorla para toplamak, asker almak, bunun aksine hareket edenlere işkence ve eziyet ederek şehirleri yakıp yıkmaya kalkışmak suretiyle iç güvenliği bozanların tertipçisi oldukları iddiasıyla haklarında dava açılan, Üçüncü Ordu Müfettişliğinden alınarak askerlik mesleğinden çıkartılmış bulunan Selanikli Mustafa Kemal Efendi, Eski yirmi yedinci fırka kumandanı miralaylıktan emekli İstanbullu Kara Vasıf Bey, Eski yirminci kolordu kumandanı Mirliva Salacaklı Fuat Paşa ile Eski Vaşingtın (Washington) elçisi ve Ankara milletvekili Midillili Alfred Rüstem ve sıhhiye eski müdürü İstanbullu Doktor Adnan Bey ile Üniversite Batı Edebiyatı eski öğretmeni Halide Edip Hanımın, ayrıntıları 11 Mayıs 1336 (1920) tarihli ve 20 numaralı karar tutanağında yazılı olduğu üzere, Mülkiye Ceza Yasası’nın kırk beşinci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle elli beşinci maddesinin dördüncü fıkrası ve elli altıncı maddesi uyarınca, sahip oldukları askeri ve mülki rütbe ve nişanlarla, her türlü resmi unvanlarının kaldırılmasına ve idamlarına, halen firarda bulunmaları dolayısıyla yasa hükümleri gereğince mallarının haczedilerek, usulüne göre yönetilmesine ilişkin İstanbul bir numaralı sıkıyönetim mahkemesi tarafından gıyaben verilen hüküm ve karar, ele geçirildiklerinde tekrar yargılanmak üzere onaylanmıştır.
Bu Padişah Buyruğu’nu yürütmeye Harbiye Nazırı görevlidir.
24 Mayıs 1336 (1920)
Sadrazam ve Harbiye Nazırı Vekili
DAMAT FERİT
-
Ne dıyebılırım kı kımıne gore hain,kımıne gore ısgal altında bır ulkenın kukla padısahı ve kımıne gore surgunde bır osmanlı asilzadesi........Yorum yok.....
-
Açıkçası bana göre yukarıdaki ferman Vahdettin'in ne olduğunu zaten açıklamaktadır. Önemli olan hangi çevreye göre hain ve kukla olduğu, hangi şahıslara göre Osmanlı asilzadesi olduğudur. Bence bu açıdan değerlendirirseniz gerçekleri görmeniz daha kolay olur.
Saygılarımla.
-
Vahdettin, zayıf bir insandı ve askerler önünde bile nasıl durulacağını bilmeyen, Padişahlık konusunda eğitimsiz birisiydi; Padişahlığı kaldıramayacak birisi.
Askerler önünden geçerken bile sadece tek elini başına götüreceğine, iki elini birden başına götürüp yürüyen birisidir. Atatürk bile, Vahdettin'in bu komik tavırlarını görünce sinirlenmiş ve yanındaki askerlere söylenmiştir. Atatürk sert bir askerdi, haliyle böyle durumlarda sinirlenirdi.
Vahdettin hem zayıf birisiydi, hemde Saray'dandı yani Padişahlık, Osmanlı geleneği, Saray daha önemliydi onun için; aslında onun yerinde kim olsa öyle düşünürdü. Yüz yılların geleneğini korumaya çalıştı, o yüzden de İstanbul'u kaybetmemek için uğraştı.
Vatan haini mi, değil mi sorusuna gelince. Yorum yok...
Saygılarımla.
-
Syn: Kaan isterseniz Atatürk'e sert biri demeyelim de, görevini en iyi şekilde yerine getiren biriydi diyelim, sert biri deyince karşıt anlamlısı yumuşak biri kelimesi geliyor benim aklıma, Şimdi sizin söylediğiniz gibi biri olunca, diğer, yanında yer alanlar biraz yumuşak birileri oluyor, çünkü Atatürk'ün fikirlerinin çoğuna zamanla alışabilmişler. Tabii buradaki yumuşak olma huy anlamında bile olsa pek hoş olmaz yanılıyor muyum?
Saygılarımla.
-
vahdettin,isteyerek ya da istemeyerek "hain" durumuna düşmüş son Osmanlı Padişahı'dır.tartışılacak şey bu hainliği bilerek mi,bilmeyerek mi yaptığıdır.
-
Vahdettin'in tarihimize çok kesin ve net olarak "hain" tanımlamasıyla girmiş olmasında esas neden yönetsel yetersizlikleri değil . Dikkat edin işyerlerinde de bu genelde böyledir , performansı düşük arkadaşlarınıza hemen çıkışını vermez yönetim , ama "etik" noksanlığı olan personeli anında geri almamak ve refere etmemek üzere gönderirler .
Kamuoyu yönetsel beceri eksikliklerini , tecrübesizlikleri , basiretsizlikleri çoğu kez affeder ; "en azından elinden geleni yaptı , çapı o kadardı" diye düşünülür. Vahdettin sadece bu çerçevede kalsaydı tarihe "zayıf , basiretsiz bir kişilik" olarak iz bırakmadan geçip gidecekti ancak halk "karakter ve haysiyet noksanlığını" unutmaz ve affetmez . "Onurlu bir kaybeden" olarak kalmayıp "haysiyetsiz bir kaçak " olmayı seçmesi , onu tarih önünde hep suçlu ve lanetlenen bir konumda tutacak diye düşünüyorum .
Saygılarımla
-
Syn: Kaan isterseniz Atatürk'e sert biri demeyelim de, görevini en iyi şekilde yerine getiren biriydi diyelim, sert biri deyince karşıt anlamlısı yumuşak biri kelimesi geliyor benim aklıma, Şimdi sizin söylediğiniz gibi biri olunca, diğer, yanında yer alanlar biraz yumuşak birileri oluyor, çünkü Atatürk'ün fikirlerinin çoğuna zamanla alışabilmişler. Tabii buradaki yumuşak olma huy anlamında bile olsa pek hoş olmaz yanılıyor muyum?
Saygılarımla.
Öneriniz için teşekkür ederim ama bunda yanlış bir şey yok sayın Akasya; Atatürk sert biriydi demedim; Atatürk asker alt yapısından ötürü sert bir askerdi dedim ve genelde askerler bu konularda titiz olur. İki elle değil tek elle selam verilir; bir de bu hatayı Padişah yapınca iş iyice çığrından çıkıyor.
Vahdettin, dediğim gibi, zayıf birisiydi, saray konusunda eğitimsizdi ve ne yapacağını şaşırmıştı; aklına ilk gelende sarayı, geleneği korumak oldu; zaten başkada bir şey yapamazdı o cüssede bir adam.
Artık hain mi, değil mi orası sizin yorumlarınıza kalmıştır.
Saygılarımla.
-
Osmanlı Türk kültürünü öldürmeye çalışmıştır,Türkleri öldürmüştür.Bundan dolayı osmanlı çoğu haindir.
Atatürk'ün sayesinde Türklük tekrardan doğmuştur.
-
Hulki Cevizoğlu'nun İşgal ve Direniş -1919 ve Bugün- adlı kitabını okumanızı öneririm.
Vahideddin den tutunda o dönemde olan biten her 'şeyi' belgeleriyle ve günümüz benzetmeleriyle(son derece trajik) durumu yansıtan eşsiz kitaplardan birisi.
-
vahdettin,isteyerek ya da istemeyerek "hain" durumuna düşmüş son Osmanlı Padişahı'dır.tartışılacak şey bu hainliği bilerek mi,bilmeyerek mi yaptığıdır.
Sayin Dogudanesen; acikcasi Vahdettin'in hain olup olmamasi uzerine herhangi bir soylemde bulunamayacagim ama Tarihe iki yonden damgasini vuran Kisilikleri baz aldigimizda kendi secimleri sonucu oldugu acik ve bariz bir sekilde gorulmektedir / gozlenmektedir.
Yalniz olaya genel bir bakis acisiyla bakarak yaklastigimi ifade etmeliyim. Insanligin gelisimine yardimci olan ve bunun karsiti olarak da olumsuzluklarini sergileyen digerleri bulunmaktadir. Aradaki fark buyuk olcude hemen farkediliyor:)
Yaptigimiz Secimlerle bu Dunyaya geldigimiz dusunulurse ki, bu baglamda herhangi birini bu cok olumsuz bir vaziyette tarihsel acidan sergilemis olan kisilikler de dahil kimseyi yadirgamamak gereklidir cunku hangi birimizin onun yerinde olamayacagimiz nasil ki garantide degilse ayni ve benzeri bir kisiligi de hicbirzaman sergilemeyecemiz garantisini de vermemektedir. Yaratilan ya da soyle soyleyeyim olusturulan kosullar her Insani rahatlikla bu gibi durumlara getirebilir.
=> Kosullar ( !) bunu unutmamak lazim..