Masonlar.org - Harici Forumu

Masonluk Bilgidir. Bilimdir. Ilimdir. => Felsefe => Dini Felsefe => Konuyu başlatan: ceycet - Mart 08, 2011, 12:53:00 ös

Başlık: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: ceycet - Mart 08, 2011, 12:53:00 ös

"Hepsi Bir,hepsi Hak'tan"

Sayın ADAM'ın ısrarla sorguladığı deyimin içeriği,zannımca "Hak"sıfatı ile bağlantılı olsa gerek.

İnsan aklının üreterek bilincinin onadığı,ancak onadığı kabulün içerisinde barındırdığı agnostik seçeneklerin zaman zaman baskın hale geldiği,duygularının ihtiyaç olarak benimsediği otoriteyi tanımlarken yaptığı seçeneklere "Tek"isim vermesi paradoks gibi görünse de,aslında tek rasyonel seçim olarak kabul görmelidir;zira,bunun başka çaresi de yoktur.


Saygılarımla
Başlık: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: ADAM - Mart 08, 2011, 01:30:25 ös
Forumun sürekli üye ve izleyicileri ben bu bölüm altındaki yazılar üzerine bir şey yazmadığımı bilir.

Ancak Masonluk ile İlgili Sorular ve Cevaplar bölümüde doğmuş olan bu deyişin anlamı üzerinde bir irdeleme yapmanın, o bölüm ile bağdaşmayacağını orada belirtmiş ve bunun için ayrı bir başlık açılmasının doğru olacağı görüşümü de dile getirmiştim.

İşte başlığı açmış bulunuyorum.

Soru: Bununla ne demek istiyorsunuz?

Lütfen açıklamanızı benim bu konuda hiçbir şey bilmediğimi öngörerek yapınız.


İlgili moderatörlere: Şayet bu soru yanlış bir bölümde açılmaşısa, lütfen yerini değiştiriniz.



Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: ceycet - Mart 08, 2011, 01:57:33 ös

Madetörler,konuyla ilgili yapılan yorumları bu başlığa taşırsa daha verimli olur sanırım.


Saygılarımla
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: ADAM - Mart 09, 2011, 10:47:58 öö
Forum kullanıcılarından kimileri olarak, bu konuda yapılacak açıklamayı (özellikle Sayın SkullG tarafından yapılması öngörülen)  beklemekteyiz.

Bu açıklama yapılmalı ki, muğlak kalan bu deyişin ne anlamda kullanıldığını anlayalım, öğrenelim ve bir diyeceğimiz varsa (olmayabilir) ona göre diyelim.

Sevgiler.

Anımsatma: Bu deyiş, bir mason mabedinde yemin kürsüsü üzerine konulan tikitaplarla bağlantılı olmaük üzere söylenmiştir.
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: Genius Loci - Mart 09, 2011, 04:19:43 ös
Hepsi bir hepsi haktan
Bu kelimeyle ne demek istedim. Galiba merakla bekleniyor bunun cevabı. Bunu ben elbetteki kendi bakışımla söyledim, onu da not edelim.

Öncelikle bana göre, nedir hepsi bir hepsi haktan? Bireysel dini görüşüm gereğince insan yeryüzünde var olalı beri onlara yol gösterici kitaplar, sayfalar göndermiştir. Gönderildikleri dönemler açısından belki içeriksel farklılıklar olmakla birlikte temel ilkelerde ben bir değişiklik olmadığını düşünüyorum. Nuhun Yasalarından Eski Ahite, Yeni Ahitten –benim inancıma göre son kitap olan- Kurana kadar Tanrı insanlara gönderdiği kitaplarda temel bazı ilkleri söylemiştir. Bu temel ilkede yine bana göre Tanrıya ortak koşmama ve kendisi, ailesi, içinde bulunduğu toplum, ve nihayet insanlar ve insanlık için iyi işler yapmasıdır. Bu aslında Kuranda da pek açık bir ifadeyle söylenmiştir. “insanların pek çoğu hüsrandadır. İman edip, salih amel (iyi iş) işleyenler birbirlerine doğruyu (hakkı) ve sabrı tavsiye edenler müstesna”. İnsan için iyi iş yapma, bir bakıma ahlaklı olmak anlamına da gelir (bir not: iyiyi, doğruyu ve güzeli önermek sadece dille değil aynı zamanda yapılan işle de gösterilmesi gerekir). Benim pek sıklıkla söylediğim bir söz vardır. Kant’ın “içimizde ahlak yasası üzerimizde yıldızlı gök”.

Dahası ben yine kendi inanışımca dünyada ve daha genişleteyim evrende göze gözüken ya da gözükmeyen her şeyin Tanrının bir işareti (ayeti) olduğuna da inanıyorum. Bu bağlamda, herşey O olmamakla birlikte O’ndandır, herşey ondan bir parçadır. Vahdet-i vucüd mu dersiniz panenteist mi dersiniz bilemem. Bu bağlamda da ondan oluştuğumuz için ona dönücüyüzdür de. Çünkü her kopan özüne dönmek ister. O yüzden ben bu alemde gördüğüm ya da göremediğim her şeyin membaının O olduğuna inandığım için Hepsi bir Hepsi Haktan dedim.

Bu bencileyin bir bakış. İtiraz eden de olur. Mümkündür.

Ama oradaki suale verdiğim cevap kendi inancımın yanı sıra Masonik bir anlamı da içerir mi? Kutsal Kitaplar, Nur’un merkezi ve hakikatin ışığıdır. Masonluktaki Yüce Dirlik/Varlık inancıyla Masonları bağlamak için locaları aydınlatan Nurlardan birisi de Kutsal Kitaplardır. Bu yönüyle, çalışmalarda din kitabı olarak değil sembolik bir anlamla orada bulunurlar. Masonluğa ne zaman girmiştir vs. ayrı bir tartışma konusu olur herhalde. Ama bu sembolik anlamıyla da hangi kitaba el basıldığının bir önemi olmaz çünkü hepsi Birdir hepsi Haktandır. Vicdanımızla onu var eden arasındaki bir bağdır. Ona her kim ne isim verir ya da neye nasıl inanırsa inansın.


Sevgi ve Saygılarımla
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: ADAM - Mart 09, 2011, 06:04:23 ös

Sayın SkullG'nin içtenlikli inanışlarına hiçbir diyesim olamaz. Bu içtenlikli inanışları böyle ya da bir başka tarzda benimseyen masonlara da bir diyesim olamaz. Mason localarının çalışmaları sırasında kürsüye "kutsal kitaplar" olarak nitelenen kitapları yerleştirişlerine de bir diyesim olamaz. Bunun ötesinde bu kitapların birer dogma olarak değil, topluca bir simge olarak benimsenmesini ise bireysel beğeniyle karşılarım.

Dolayısıyla bu kitsal kitapların "hepsi bir" olarak nitelenişine de bir diyeceğim yoktur.

Ancak hepsi Hak'tan deyişine diyesim var.

İslâm inancıra göre, -doğru ya da yanlış- Kuran'ı Kerim hak sözüdür; Hak'tandır. Bir diyeceğim yok.

Diyeceğim ötekilere...

Eski Ahit de denilen Tevrat... Hak'tan mı gelmiş? Yoksa birileri mi yazmış? İsterseniz Musa'nın beş kitabını ayrı tutalım. Ahdin geri kalanını kim düzenlemiş?

İncil... Hak'tan mı gelmiş? O birikimi yazanları biliyoruz. Yakılıp yok edilmiş benzerleri olduğunu, durup dururken ortaya onlardan birinin çıktığını da... Hadi orada da "Vahiy" bölümünü ayıralım. Gerisi...

Gerektiğinde öteki kitaplar da konulabiliyor ya kürsü üzerine... Mormonların Kitabı, Vedalar, Tao-Teh-King vb. ... Bunlar hak'tan mı gelme yoksa sizin benim giebi insanların yazıları mı?

Kutsal sayılmışlıklarına, sayılmalarına bir diyeceğim yok. Dediğim Hak'tan gelme olarak nitelenişlerine.

Sanırım ben ne demek istediğimi anlatabildim. Eleştirilebilirim böyle düşündüğüm için. Dayanırım o eleştiriye.

Sevgiler.

(Sevgi Hak'tandır diyene hiç diyesim yok.)
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: Mustafa Kemal - Mart 09, 2011, 06:24:37 ös
Sn. Adam'ın "Hak'tan" çözümlemesine katılmadığımı söylemek zorundayım.

Aslında tanımlamasında yanlış hiçbir bilgi yok. Ancak burada bahsettiğimiz bir sembolizma. Sembolleri düz mantıkla ve somut bilgilerle yorumlamaya çalışırsak, anlatılmak istenilenin çok uzağına düşebiliriz...

Benimki de şahsi görüşümdür, ve Sn. skullG'nin yazdıklarına gönülden katılıyorum. "Hak'tan" kelimesini Kitaplar için kullandığımız zaman, benim aklıma gelen kağıt ve mürekkepten oluşan cisimler değil ki... Sonradan bozulmuş, değişmiş, eklemeler çıkarımlar yapılmış... Ne farkeder? Dinlere "Ulu Yaradanın" dünya nizamı diye bakacaksak, aslolan cismani kitaplar değildir. Onların Tanrı kelamını temsil ediyor olmasıdır.

Sn. Adam Kuran'ı Hak sözü olarak kabul etmeye itirazım yok demiş. Diyelim matbaada basılırken yanlış yazıldı 1-2 yeri. Bu Kuran'ın niteliğini etkiler mi? Saygımız azalır mı? Artık Tanrı kelamı değil, bu kitap Hak'tan değil diyebilir miyiz?

"Bence" olduğunu tekrar ederek, fikrim şudur: O Kitaplar Ulu Yaradan inancımızı simgelemektedir. Onun için de hepsi Hak'tandır.

Saygılarımla.
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: Alşah - Mart 12, 2011, 02:07:52 öö
       Sayın skullG , öncelikle  geç te olsa nezaketinize teşekkür ederim. Yanlız "hepsi  bir hepsi haktan" yazınızın büyük bölümüne katılmakla birlikte, "insan var olduğundan beri Allah tarafından kitaplar gönderilmesi ibarenize katılamıyorum. Zira ; insan varlığı milyonlarca sene evvele varmasına karşın, semavi dinler diyebildiğimiz kitap kaynaklı dinler ilk defa Hz. Musa ile başlayıp, Hz. İsa ile devam etmiş ve Hz. Muhammed ile de son bulmuştur. Oysa Hz. Musa'dan önce kitaba dayalı bir semavi din yok idi.
          Saygılar-sevgiler.   
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: Genius Loci - Mart 12, 2011, 10:01:36 öö
Sn Alsah

 Dedigim gibi benim bireysel inancim... Sadece kitap demedim aynı zamanda sayfalar da dedim. Ademe, Şit'e, İdrise (Hermes), Nuh'a, İbrahime de sayfalar gönderilmiştir. Daha da otesi yaşayan hersey bir ayet/ondan bir işaret olduguna gore biz de vicdan da onun bir ayetidir, ve Tanrı biz var olalı beri her daim biz de tecelli ve zuhur etmektedir, o yuzden ben de bir kitabım Adem de kendi basına bir kitapti.

Saygılarımla.

Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: ADAM - Mart 12, 2011, 10:30:28 öö


Ben bu başlık altındaki tartışmayı kendimce yeterli bulmuş ve bundan sonrasına katılmamayı öngörmüştüm. Çünkü bu bir inanç sorunudur ve hiç kimseye inanç saldırısında bulunmak da istemem.

İsteyen öyle inanmayı sürdürsün ama ben de bilimsel görüşümü belirteyim izninizle...

Sayın SkullG'nin adlarını belirtmiş olduğu tarihsel kişilere, ben dahasını da ekleyeyim, Yahya'ya, İsa'ya, Pavlus'a ve daha nicesine sayfalar falan gör-nderilmiş değildir. Bunlar başkalarının yazdıklarıdır. Hepsi insan ürünüdür. Nitekim insan ürünü oldukları içindir ki, gönderildikleri söylenen tarihte ve yerde o dönemin ve o çevrenin kültürü ile sınırlıdırlar. Sonraki zaman dilimlerinde ve başka kültürlerde (coğrafyalarda) geçersiz ya da uyumsuz olmuşlardır.

Dediği gibi, isteyen o sayfaları "kutsal metinler" olarak benimseyip, o doğrultudaki inancını sürdürsün. Buna bireysel açıdan hiçbir diyeceğim olamaz. Ancak dikkatli olmasını, kendisini dogmalara ve boş inançlara kaptırmamasını, bilim-akıl-bilgelik ilkeleriyle düünmesini, keni özgür düşüncesini oluşturmasnı öneririm.   

Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: semsin - Mart 12, 2011, 10:40:18 öö
Zannetmiyorum Allahın Amerika Kıtasını unutmuş olacağını Kristof Kolomb ile 1492'de hatırlamış olacağını  yok oraya hiçbir şekilde elçi veya kitap gönderilmedi dersek Kitap kaynaklı dinlerle ters düşeriz tüm semavi dinlerin dediği gibi yüce yaradan kullarını korur ve gözetir.
Câsiye  28 
 (Mekkî 65)
   O gün tüm ümmetleri, toplanıp diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına davet edilir. Bugün, yapıp-ettiklerinizin karşılığıyla yüzyüze getireleceksiniz.
En’âm  42 
 (Mekkî 55)
    And olsun ki, senden önce de ümmetlere elçiler göndermiştik. O ümmetleri, bize yaklaşıp sığınsınlar diye zorluklar ve darlıklarla yakalamıştık.

Yûnus  47 
 (Mekkî 51)
   Her ümmet için bir resul (peygamber) öngörülmüştür. Resulleri gelince, aralarında adaletle hüküm verilir. Hiçbir zulme uğratılmazlar.

İnsanlar bildikleri ile sınırlı oldugundan bildiklerini her zaman kabul eder bilmediklerini de  inkar eder veya kabul etmezler. Ben SkullG nin yazmış olduğu her kelimeye katılıyorum.

Hepsi Bir , hepsi Hak’tan
Hepsi bir Hakikatten Hepsi Hak 

Bilinen semavi dinlerin kitapları haricinde okuya bilene yüce yaradanın   eliyle şekil verip ilahi nefesiyle yazmış oldugu bir kitaptır   insan oğlu.

 Hakikate giden yol veya kelimedir  Hak. Hacı Bektaş Velinin dediği gibi " Her ne arar isen kendinde ara " çünkü yüce yaradanın Kudreti (eli vede ilahi nefesi) ile şekle gelmiştir Adem.

Kutsal Kitaplar dediğimiz kitaplar vede diğer kitaplar da Hak'tır bence çünkü aradıkları yolda götürmek istedikleri yolda yüce yaradandır Allahtır.

Hz Ali'ye karşı savaşan Muaviye  yenileceğini anladığında Kuran sayfalarını mızrağa geçirirdiği zaman Hz Ali nin ordusu  Kurana Kılıç çekmek istememiş
Hz Ali savaşmalarını emretmişti düşmanın oynuna gelmeyin " Kuran Allahın Duran Kitabıdır Ben Konuşan Kitabıyım " savaşın desede fayda etmemiştir.
( Hakkın karşısında Haklı olanın hükmü geçer )
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: Genius Loci - Mart 12, 2011, 11:38:03 öö
Sn. ADAM, güzel şeyler söylüyor. Katılırım. Gönderilmiştir veya gönderilmemiştir.

Benim göndermeden kastettiğim de Tanrı yaz evladım demesi değildir ki. Hermes'in bilgilerinin özüyle semavi denilen dinlerin özleri arasında ne fark vardır? Nuhun Yasaları olarak adlandırılanlarla Musanın 10 Emri arasında? Vicdan denilen şey evrenseldir. Her insanın bir biçimde Yüce Yaratıcıyla bağıdır. Bu yüzden insanlar ölümlü tanrılardır ve tanrılar ölümsüz insanlar. Bu sebeple ne kadar dar kapsamlı olursa olsun ne kadar sadece yazıldıkları devirlere ait olurlarsa olsunlar, gördüğüm bir şey var ki özleri aynı.

Ki Kuranda da kitabın iki yönünden bahsedilir, bunlardan biri müteşabih ayetlerdir diğeri ise kıtabın özünü oluşturanlardır. Kuran bile yazıldığı/indirildiği zamana göre kurallar söylemiştir. Ama bunun ötesinde -yine benim inancım- tüm zamanlara hitap eder, onun iki yönünden ilki üzerinde tartışmaya gerek yoktur, kimi ifadeleri geçmiştir, ama ikinci yönü bize aklımızı kullandığımızda her zaman yeni şeyler, güzel şeyler söylemeye devam eder. Bu nedenle belki de kuranda da "akledenler için hikmetler vardır" denmektedir.

Yoksa durup üretilmiş dogmalara bağlı kalarak yoz bir din anlayışıyla yaşanması değildir kastım, inancım. Çünkü, Tanrı'nın insana verdiği en büyük nimet/armağan akıldır. Elbette tüm bu anlatılanlardan akıl ve hikmet üzerinden bir şeyler iyi şeyler çıkarabiliriz. Yazılmış ya da yazdırılmış olsun.

Sonuçta onların yazılmasına insanı iten bir neden olsa gerektir. O da bence vicdandır ki o yüzden Hepsi hakikatin birer görünümüdür, hepsi haktandır.

Sn. semsin güzel ifadelerle anlatmış bunu, ben o kadar güzel söyleyemedim belki ama muradım anlaşılmıştır diye düşünüyorum.

Söyleyeceklerimi şöyle bir alıntıyla noktalayayım: "Ben bir Allah'a bir meçhule, benim için meçhul olan Allah'a, bütün tariflerin gerisinde bulunan bir şeye inanırım. Kiliseler, mezhepler ve bütün dinler inhisarcıdırlar. Allah, dağlardan inen bir su gibi nehirleri ve ırmakları doldurur. Bazı insanlar bu suyu hemen şişelere doldururlar. Bu şişelerden bazıları güzel, bazıları çirkindir. Bunlar, doldurdukları şişeleri derhal pazara çıkarırlar ve derler ki; 'Susuzluğunuzu yalnız bu su giderir.' Ben derim ki, tazeliğini ve lezzetini kaybetmiş bulunan bu sular artık susuzluğu gidermez. En iyisi şişelerle uğraşmaktan vazgeçerek ırmakların kenarına gitmek ve eğilip taze suları avuç avuç içmektir."


Saygılarımla.
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: alcyone - Mart 12, 2011, 02:13:57 ös
Tanrı tarafından kitap gönderilmesi nedir sizce?

Eğer her"şey" "O"'nun parçası ise, varolan herşey aslında "O" ise, zaten her yazılan kitap, her sayfa ve her "söz" de "O"nun tarafından yazılıp "O"nun kitabı, kelamı olmaz mı?

Doğruyu ve iyiyi sadece içimizde bulabiliriz;
evren, yaratan ve yaratılandan oluşmuşsa ve bunu ayırmanın imkanı yoksa, ki böyle olduğuna inanırım;
tek yol budur ve bunun adı da "aşk"tır.

"Yükseklerde ve enginlerde bütün dünyayı araştır. Yalnız iki şey bulacaksın: Yaratan ve yaratılan. Bu yolda ilim kuvvetin, iman kılıcın, sukut da delinmez zırhın olsun. Hakikati herkesin anlayış derecesine göre açıkla. Ruh, üstü örtülü bir ışıktır ki ancak aşk ile ebedi olarak parlar; aşksız ise sönüp gider."   - Hermes
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: popperist - Mart 12, 2011, 04:48:34 ös
Bence localara konmuş bu üç kitabın temsili anlamı, tek tanrıcılıkta birleşmedir. Tevhidde birleşmedir.

Bundan daha ayrıntılı bir ortaklık da olamaz, çünkü bu kitapların her biri diğerlerini dışlayan ifadeler içerir. Hristiyanlık, Tevrat'ı yine kabul eder. Fakat Kuran çok açık ifadelerle hem İncil'e, hem de Tevrat'a, tam da onların "haktan" olmadığına yönelik, inananlarına ikazda bulunur. Hatta biraz daha derine indiğimizde, İncil'deki Teslis kavramı, bu üç kitabın "tevhidde bile ortaklığı olmadığı"nı düşündürür.

Ciddi bir durum tabii ki. Eğer tek tek bu din kitaplarının içinde yazılanlara bakacak olursak, bu kitapların yanyana gelmesinin imkansız olduğunu anlarız. Fakat insanların algı ve yorumlarının farklı oluşu, masonluğa da bu kitapları kendine özgü bir yolda yorumlama hakkını veriyor. Burada, masonluğun kendine özgü bir yorumundan bahsedemezsek, yukarıda dediğim gibi, bu kitapların sayfalarını açıp yazılanlara baktığımızda, bunların yanyana gelmesi mümkün olamaz. Bu yüzden bu yanyana getiriliş, "özel bir yorum"a muhtaçtır. Ve belki de tam da bu yüzden, yani masonluğun, ibrahimi dinler hakkında "özel bir yoruma" sahip olduğunu imâ etmek için o kitaplar locada yanyana dururlar.

Özel bir yorum yoksa şayet, o kitaplar orada yanyana duramazlar.

Kanımca bu yorum da sayın Ceycet'in ifade ettiği Gnostisizm'den başkası değildir.

Bu üç kitabın bir arada durması çelişkisini, ancak gnostik bir yorum geçerli çıkarabilir çünkü.

Saygılar.
Başlık: Ynt: "Hepsi Bir, hepsi Hak'tan"
Gönderen: Alşah - Mart 12, 2011, 11:52:19 ös
        Sn skullG, siz öyle düşünüp inanıyorsanız tabiiki saygı duyarım. Saygılar-sevgiler.