Masonlar.org - Harici Forumu
Mason ve Masonluk Nedir? => Masonluk ile ilgili Sorular ve Cevaplar => Konuyu başlatan: Hacamat - Mayıs 03, 2011, 05:03:07 öö
-
Ne deniyor?
1- Bir Masonun mutlaka yüce yaradana inanması
2-Toplantı esnasında muhakkak tüm dinleri temsil eden kitaplar bulundurulması.
3- Bir Mason görevi üstlendiğin de yaradana hizmet ettiğini düşünmesi
4- Toplantı dualarla açılması , dualarla kapatılması
vs.vs
Dinlerin ortak özelliği olan '' erdemli insan ol'' çağrısına Masonluğun bu nu zaten görev bilmesi. Tüm bunlar çok olumlu.Yüce Yaradana bukadar övgülerle söz edilmesi ki her insanın yapması gereken muazzam bir iltifat. Tüm bu fikir çatısını bilim ve fenlede harmanladıklarını idda ediyorlar. Ne denilebilir ki? .İnsanın zerafetle buluştuğu yer.
Tarih bizi yanıltmıyorsa, bu dünya da her ne yapılmış ise gün gelmiş çökmüştür.
Bazıları çökmüştür ama çoğu insan, henüz bu çöküşü farkedemiyodur.
Bazıları da çökmek üzeredir.
Bazıları çökmüş, unutulup gitmiştir.
Bazıları da çökmüş ama hala hafızalarımızdadır.
Pek azıda yenilenmek zorunda kalmış, çökmeme adına.
Neticede herşey yitip gidiyor. Dünya dönüyor, zaman gelicek Masonluk da bir viraja girecek. Zamanı dolduğunda ya çökecek ya da kendisini yenileyecek.
Şimdi soru şu... Sizce masonluk çöker mi? Yoksa kendisini yeniler mi?
Çökerse ne olur? Yenilenirse bu nasıl olur ?
-
Sn Hacamat,
Ne guze soylemissiniz "Yaradana edilen iltifat". Bence cavap soruda gizli. Masonluk cokermi guzel bir soru. Buna cokmek degilde "Son bulurmu?" diyelim. Bizim yaratilisimizdan beri bilinc altimiza yerlesmis (iyi yada kotu) herseyin bir baslangici ve bir sonu vardir. Sonsuzlugu zaten bizim kavramamiz imkansiz, ne yazikki o donanim ve kapasiteye sahip degiliz. Dolayisiyla hersey gibi Masonlugun yanan isigida birgun sonecektir.
Bunun sebepleri bariz cok acik gunumuzdede parmakla gosterebilecegimiz unsurlar. Biz Masonlarin gorevi o yanan isigi bizden sonraki Masonlara vermektir. Ne yazikki gunumuzde bagnazlik hatsafada oldugu icin insanlarin iyi seylerden sogumasi cokta zor olmuyor. Masonlukta birgun unutulup sadece tarihin bir parcasi olacak. Dilerim oyle olmaz. Dilerim isigi tutan eller daim ve isikta sonsuz olur.
Saygilar
-
Sayın Hacamat soruyu genele yönlendirdiği için ben de cevap verebilme hakkını kendimde görüyorum. Hem de sağlama yapmış olacağım bakalım doğru anlamışmıyım.
İlk olarak şunu söylemek isterim. Umarım çöker. Nasıl yani!
Masonluk, Sayın ADAM'ın bahsettiği hedeflerine ulaşır ve dünya üzerinde Masonluğa ihtiyaç kalmaz. Bu işin ütopik kısmı.
Diğer kısmı ise Masonluk eklektik bir yapıya sahip. Proaktif bir sistem. Sahip olduğu proaktivite onu ana düşünceye sıkı sıkıya bağlı fakat aynı sıkılıkta dinamik ve değişken tutuyor ve bu da çökmeyecek olmasının diğer bir işareti. Yani sayın Hacamat'ın sorduğu yenilenme her an devam ediyor.
Eh, biraz da bu noktada değişmeyen masonlar, değişenler, değiştirilmemesi gerekenler, gelenekçi, yenilikçi tartışmaları devreye giriyor. Sitede de uzun uzadıya yapılmıştı.
Yitip gitmemek için asla vazgeçmeyeceğimiz, sıkı sıkıya bağlı olacaklarımız neler, diğer yandan kaybolmamak ve dinamizmi ayakta tutmak için bu sıkı sıkıya bağlı olmalıyızdan değiştirmeliyize dönüştüreceklerimiz neler, tartışması bir kuyumcu hassasiyeti ile devam ettiriliyor.
(Bu açıdan değiştirmeyelim değiştirelim düşüncelerinin her iki tarafında, fanatizm yerine akil düşünce ile tavır sergileyen herkes, bu hassasiyet hesaplamalarına yardımcı olmuş oluyor ama konu dışı...)
Masonluk haricinde masonlara dönecek olursak -ki bu haddimi aşmak olacak çünkü çok kişi tanıma fırsatı bulamadım- Masonluğa alınan üyelerden dolayı böyle bir çeşit yozlaşmanın olduğu iddia edilmiştir. Hakkını veremeyecek, canla başla bu işe girişmeyecek kişilerin alındığı, -nerede eski masonluk- aşamasına gelindiğini de iddia etmiştir. İddia eden de yaşlı birkaç masondur.
Mason olmaya çalışmayacak, bunu başaramayacak, ticari ilişkiler, mali mülk, heves ile gelen kişiler zaten sonraları kendiliğinden ayrılıyor. Bu da önemsiz bir 'doğal seleksiyon'.
İnsan ayağa kalkma çabası içinde oldukça masonluk var olacaktır.
İnsanla vardır, insanın çabası ile masonluğun çabası ortaktır.
İnsanlık çöktüğü gün masonluk çöker veya hedefine ulaştığı gün masonluğa gerek kalmaz.
İkisi arasında olacak herşey, arayan soran bulmaya ve kendini düzeltmeye çalışan insan ile paralel devam eder.
Sayın Hacamat,
Bir harici olarak benim okuduklarımdan anladıklarım bunlar. Yanlışım eksiğim varsa, gerekli görülürse cevap gelecektir.
Saygılarımla
-
Sayın ozkann; ''Diğer kısmı ise Masonluk eklektik bir yapıya sahip. Proaktif bir sistem. Sahip olduğu proaktivite onu ana düşünceye sıkı sıkıya bağlı fakat aynı sıkılıkta dinamik ve değişken tutuyor ve bu da çökmeyecek olmasının diğer bir işareti. Yani sayın Hacamat'ın sorduğu yenilenme her an devam ediyor.''
Yenilenme her an devam ediyorsa bu da bir sorun. Sürekli değişkenlikler düzeni bozmaz mı? O zaman şöyle mi demeliyiz ''Ana fikri sabit kalarak,sürekli değişkenlikler gösteren ve güne göre haraket eden bir çatı ''
''Masonluğu masonlar çökertir'' Sayın ozkann;Yazınızın genelini okuduğumda sorulara verdiğiniz cevap aslında bu.Yanılıyormuyum?
-
Sembollerin yorumlanması dahi bir Mason'un kendisine bırakılmış bir yorum. Size bir dogma verilmez, dolayısı ile kendi içinde bireysel,değişkendir ama birtakım sarsılmaz ayaklar üzerindedir.
Öğrenmek, yorumlamak son bulmadığı sürece her an yenilenmektedir. Dogmatik değildir, proaktifdir. Akıln en büyük hediye olduğunu bilir ve kullanmayı öğüt eder.
Masonluk size hangi konu hakkında ne düşüneceğinizi söylemez.Kendi eğitiminden mesul olan bireyin kendisinden bir eser çıkartmak üzere çıktığı zorlu ama güzel bir mücadeledir. Eksiğiniz neyse orada onu tamamlarsınız. Bu mücadelenin düşmanı da, kahramanı da sizsinizdir. Güçlü ve zayıf yanlarınızı görebileceğiniz bir aynadır Masonluk.
Tamamen aktiftir, kişiye ve kişiden topluma dönüktür, pasif ve sönüklükten uzaktır.
Işık olmak, aydınlatmak için aydınlanmaya çalışan kişilerdir Masonlar.
Taassub ve dogma düşmanlarıdır.Unutmayalım ki hepimizin düşmanı yine aynadadır.
Temel biyolojik, psikolojik döngülerin dışına çıkmış, bir diğeri, hatta kendisinden çok sonraları yaşayacaklar için ailesi, milleti, devleti ve bütün insanların iyiliği için hayatlarını teslim etmiş olmalıdır Masonlar.
'Gerekirse' toplum için topluma karşı ilerleyebilecek, alkış beklemeden iş yapabilecek kişiler olmalıdır.
Ahilik te, Yunus Emre'de bunun içindedir ama Masonluk Ahilik değildir, Ahilik masonluk değildir.
Masonlukta Mevlanayı da görürsünüz ama Masonluk Mevlevilik te değildir.
İçinde dinlerden de alınmış parçalar görürsünüz ama Masonluk din de değildir.
Gidebileceğiniz kadar yol vardır, görebileceğinizin ardında da bir ufuk olduğunu bilirsiniz.
Her türlü beklentinin uzağında olup 'doğru olan', 'gerçek olan', her ne ise onun için çalışmak, zamanı geldiğinde bu yolda bulunduğuna inandığınız kişilere el vermektir.
Bütün bu azimle bir anda sandalyeden ayağa kaldıracakmış yapısına rağmen tamamen insancıldır, yardımseverdir, bunların insanların gözüne sokulmasının dahi utanılacak bir durum olduğunu değerlendirir, kardeşleri ile yemek yer, sohbet ederler, çocukları neşelendirmek için palyaço bile olurlar.
Samimiyet, sevecenlik çok önemlidir.İnsanı sevmeden hedeflerin hiçbirine ulaşılmaz.
Kişinin kendi ile ilgilidir ama bencillikten uzaktır.
Amaç adam olmaktır, insan olabilmektir.
Masonluğun tek iddiası iyi adamı daha iyi yapmaktır.
Ben Masonluğu böyle değerlendirdiğim için 'çökmez' olduğunu düşünüyorum. Pek sevinmeyin Sayın Hacamat :) Masonluğun mücadelesi ile insanlığın mücadelesi paraleldir. Malzemesi insandır.
İşte bu el verme aşamasında arada hatalar da olsa eminim ki, çoğunluk bu yönde insanlardan oluşmaktadır.
Hatta Masonluk öyle olmalıdır (belki de öyledir) ki bir mason hata yaptı diye diğeri sırtını dönüp gitmez, hakikat aşkı bunun için bile terk edilmez.
Proaktif düşünceye dair bir anektod. Çok beğeniyorum, bir fikir verir umarım.
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=11784.0#msg73909 (http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=11784.0#msg73909)
Saygılarımla
-
Sayın ozkann; İnsanlığın mücadelesi ne ?
-
'İnsan' sıfatını hak etmek.
Sayın ozkann; İnsanlığın mücadelesi ne ?
-
Ben insanlığın böyle bir mücadele içersinde olduğunu düşünmüyorum Sayın ozkann;
İnsanlık bir kurum değil ki bir mücadelesi olsun. İnsanı birey olarak düşündüğümüzde yaşadığı bölgeye göre uyum sağlamaya çalışan aciz bir canlı. Dolayısıyla bir kurum la bir insanı karşılaştırmak doğru olmaz kanısındayım. Sizin de belki es geçerek söylediğiniz bu sözü soru yapma sebebim sizi çıkmaza sokmak değil ve düşüncem de değil . Doğruları bulma adına ilerlerleme isteği diyelim.
Masonlukla ilgili tüm dediklerinize ben de katılıyorum, ama masonlarla ilgili sizin de belirttiğiniz tereddütleri ( yaşlı Masonların dediği ) ben de düşünmeye başladım.
Saygılar
-
Bence de soruda ki "çöker mi" ibaresi biraz keskin. Anladığım kadarı ile bu süreç devamedecek, ilk gününden bu güne nasıl ki kısmi değişimlere uğramışsa , bundan sonra da değişimlere uğrayarak devam edecektir. İnsan var olduğu sürece Masonluk ta bir şekilde hep var olacaktır.
Saygılar-sevgiler.
-
Masonluk çökmez. Hatta daha ileri giderek şunu söyleyebilirim '' çökmez, daha da güçlenerek gelişir'' bunu size şu an da kanıtlayabilirim :).
Bu konuyu açmış sayın Hacamat'ın değişimine bakmak bile bunu tek başına kanıtlar. Bir hafta önce ruyam da görsem, görmezden geleceğim :D ( bozulmayın sevgili Hacamat vallahi espiri :D) , sayın Hacamat'ın şu iletilerini yazışındaki ve fikirlerini paylaşırken ki uslubunun nasıl olumlu yön de değiştiğini görmüyor musunuz? Ben kendisini , değişime ve bağcı dövmektense üzüm yemeye yöneldiği için tebrik ediyorum. Bütün bu gelişme de Masonluğun bir katkısının olmadığını söylemeyin sakın :). Bu Masonluğun sosyal hayatta ki bir tezahürüdür bana göre. Bu değişime bakarak Masonluk görülebilir ve daha iyi anlanabilir.
Sadece bu sebepten bile Masonluk çökmez güçlenir.
Saygılarımla.
-
İlk söylemek istediğim, elbette herkes düşüncesinde hürdür. Ben kendimi ifade ettim sanıyorum, sizide anladım. Aynı fikirde değiliz ama olsun, insanı aciz görmeyen, kendisinden sonrasını düşünen mason olsun.
Ben insanlığın böyle bir mücadele içersinde olduğunu düşünmüyorum Sayın ozkann;
İnsanlık bir kurum değil ki bir mücadelesi olsun. İnsanı birey olarak düşündüğümüzde yaşadığı bölgeye göre uyum sağlamaya çalışan aciz bir canlı. Dolayısıyla bir kurum la bir insanı karşılaştırmak doğru olmaz kanısındayım. Sizin de belki es geçerek söylediğiniz bu sözü soru yapma sebebim sizi çıkmaza sokmak değil ve düşüncem de değil . Doğruları bulma adına ilerlerleme isteği diyelim.
Diğer söylemek istediğim (ki bu son olacak) yaşlı bir iki mason şöyle demiş şeklinde aktardığım kısım ile ilgili.
Kanuni Pargalı İbrahim'in gelirini, onurunu okşamak için 3 milyon akçe yapar. İbrahim sahip olduğu mevki ve gücün etkisi ile 3 milyonu beğenmeyip 'Fatih Sultan, Mehmet Sadrazam Mahmut Paşa'ya 4 milyonluk haslar vermişti' der.
Kanuni 'Onlar İstanbul'u fethettiler, onlar ile kendimizi bir tutmak haddimize değil' şeklinde cevaplar.
Bırakalım eski masonlar eleştirirken hırslandırsın yeni masonları, onları eski masonlar gibi eleştirmek te bizim haddimize değil. Nerede duracağımızı bilelim.
Masonlukla ilgili tüm dediklerinize ben de katılıyorum, ama masonlarla ilgili sizin de belirttiğiniz tereddütleri ( yaşlı Masonların dediği ) ben de düşünmeye başladım.
Saygılar
-
Laus Deo
-
sayın enelsır;görüyorsun di mi? :) yaşadığım bölgeye uyum sağlamaya çalışan aciz bir insan olduğu mu ? :)
-
Sevgili Hacamat, hepimiz aciziz, fakat birbirimizin karşısında değil tanrının karşısında. Yazdıklarım da samimiydim sayın Hacamat. Hepimiz aynı gemideyiz :).
Saygılarımla.
-
Yokluk görmeyen bir Mason, hayatın bazı acılarını tadamamış ( parasızlıktan evine su alamamış diyelim ) ''Baba bugün ne yiyeceğiz'' dediğin de oğlu ''dur bakalım oğlum'' dememiş bir Mason baba bize hayata dair neyi öğretebilir?
-
Olmadigini neren biliyorsunuz ki Sn Hacamat. Herkes zenginmi doguyor (Buda her Masonun zengin oldugunu varsayarsak)? Hep hosgoru cercevesi icinde cevap vermeye calistim size ama anliyorum ki siz soru sorup cevap almaya degil, kendi cevaplarinizi insanlara kabul ettirmeye calisiyorsunuz. Siz birseyleri kendi icerinizde kaliplastirmissiniz ki bu ne yazikki ilaci olmayan bir hastaliktir. Takintilariniz var kendiniz bunu zaten tescillediniz. Bilmem farkindamisiniz hep ayni yuvarlak icerisinde donup duruyorsunuz.
Ne yazikki artik icimden size cevap yazmak bile gelmiyor.
Gercek isigi birgun farketmeniz umidiyle,
Saygilar
Yokluk görmeyen bir Mason, hayatın bazı acılarını tadamamış ( parasızlıktan evine su alamamış diyelim ) ''Baba bugün ne yiyeceğiz'' dediğin de oğlu ''dur bakalım oğlum'' dememiş bir Mason baba bize hayata dair neyi öğretebilir?
-
Sayın enelsır, Sayın Sirius, tarihte çöken ne var ki? Dinozorlar çöktü mü? İştar'a olan inanç çöktü mü? Gramofon çöktü mü? Kale duvarları çöktü mü? Yoksa işlevselliği mi kalmadı? Aynı şartlar oluştuğunda aynı şeylerin işlevselliğini koruyacağını söyleyemezmiyiz??
Bir şeyi değerlendirirken, tarihteki yerine ve gelişime sağladığı katkıyı görmeden, o şeyin çöktüğünü söyleyebilir miyiz?(Sayın Mustafa Kemal'in imzasını hatırlayalım) tabiat güçlerine ve Putlara tapma inancı olmasaydı, semavi dinler olabilirmiydi?
İnsan önce petrolü keşfetmeden bu günkü araba teknolojisini veya yol hesaplarını yapabilirmiydi? Yarın petrolün yerini başka şeyler alacak ama arabalar veya ulaşım araçları değişse de aynen kalacak.
Bir yol düşünün bir kısmı çamur diğer kısmı kayalık, yolun bir kısmında çizme giyip kayalık kısıma gelince esnek spor ayakkabısı giyiyorsunuz, çizme çökmüş mü olacak?
Masonluğun misyonunu tamamlamadan yada yerini daha iyi bir şeye bırakmadan yeryüzünden kalkacağını söyleyebilirmiyiz? yada dinlerin?
Yarın komunizm geldiğinde, Fransız ihtilali çökmüş mü olacak?
Sizce Yunus Emre çöktü mü?
Hayır, sanmıyorum.
Nasıl ki yokluğu yaşamış birisi size yokluğu zaten anlatamayacağına göre, masonluğun çöküp çökmeyeceğini sormakta -bunca yıllık ömrüne bakılınca- aynı şekilde yanlıştır.
Soru iyi olmazsa, cevaplar zaman kaybıdır.
Not: İnsanın aciz olduğunun söylenmesi de bana en çok zamanı kaybettiriyor..
Saygılarımla...
-
Yobaz : geri kafalı kendi doğruları olan ve bunların dışına çıkamayan, kendi doğrularını da insanlara zorla kabul ettirtmeye çalışan kişiye denir. . Sayın Sirius; kibarlık ederek bana direk ''yabazsın'' dememişsiniz, öncelikle bu inceliğiniz için size teşekkür ederim. Yobaz olduğumu düşünmüyorum. Bana cevap vermemeniz sizin tercihinizdir.
Kişilik analizinize de katılmıyorum sayın Sirius. Hacamat takıntılı değil, gerçek ışığı arama gayretin de diyelim. Sizde taktir edersiniz ki ''ışık bizim elimizde'' diyen çok farklı fikir ve haraketler var. Dolayısıyla hangisi odun alevi hangisi ışık ayırt etmemiz gerekiyor. Bu arayışın şeklini şemalini sorgularsam sabaha kadar yazmam gerekecek. Özetin özeti şu :Yazıları mı mümkün mertebe kısa tutuyorum. net yanıt alma isteği de beraberinde keskin soruları getiriyor.
Rahatsızlık vermem biraz da rahatsız edilmemle paraler galba. Forma bir şey paylaştığımda kişilik analizi yapılıyor. Soruya bir cevap vermek istiyorsanız verin, ama soruya cevap verin bana değil. Ben MUTLAK tesbit yaptığım da bana ne derseniz diyin.
Ne güzel cevap vermişsiniz sayın Sirius : Olmadigini nerden biliyorsunuz ki Sn Hacamat. Herkes zenginmi doguyor.
Bence yeterli bir cevap ayrıca güzelde bir cevap. Daha ne ileri gidip ''yok sen şusun, yok sen aslında busun'' demenin size ne faydası olacak?
Ben sizin yaptığınız gibi yapmadan ''kaçamak yanıt veriyorsun'' ''net bilgi vermiyorsun'' demeden,cevabınıza şu yanıtı versem. peki sayın Sirius; Sonradan ekonomisini düzeltmiş ve düzeltdikten sonra ''ben Mason olayım'' diyen kaç üye var ?
Tüm bu dediklerim ışığında sorsam. Beni anladığınızı varsayarak
Masonların fakiri içlerine almama sebebi ona ''kardeşim'' sıfatını layık görmediğinden mi?
Bu yanıtlar ışığın da henüzz Mutlak bir yanıtım yok başlığa. Henüz bir kalıba dökülmüş bir şey yok.
Saygılar
-
Masonların fakiri içlerine almama sebebi ona ''kardeşim'' sıfatını layık görmediğinden mi?
Asla! Asla boyle bir sebep soz konusu olamaz. Fakir-zengin ikircikliginden sıyrılalım. Ekonomik güç yeterliliği diyelim. Bu nedir? Hayatını ve bakmakla yükümlü olduklarının hayatını insan onuruna yakışır seviyede sürdürebilmelerini sağlamak, aradığımız ekonomik şarttır. Ve Mason olduktan sonra kisinin gelirinde hem bu düzeyi hem de ekonomik yükümlülüklerini sıkıntıya düşmeden yerine getirebileceği bir gelir sahibi olmak kriteri vardır. Bu da zengin-fakir ikircikliginden daha farklıdır. Daha once de soyledim. Bizler insanlari zengin-fakir diye ayırmadan erdem sahibi olanlarının hepsini severiz. Ama yalnızca Kardeslerimize Kardesim deriz. Bu diger erdemli insanlari beğenmediğimiz sevmediğimiz anlamına da gelmez.
Ayrıca bir zamanlar bu güce sahip iken sonradan bunu kaybeden Masonlar da olabilir. Ozellikle ticaretle uğrasan ya da ozel sektörde çalışan kisiler icin bu gayet mumkun bir durumdur. Ya da onceden ekonomim gücü yetersiz olup sonradan duzelen ve Mason olan Kardeslerimiz de var. Tutup bunun sayısını vermemize de gerek yok zannimca.
-
Sayın Hacamat , "fakir" kelimesini kullanan sizsiniz. Statü belirlemeyi siz yapıyorsunuz. Size şunu söyleyeyim , kültür ve entellektüel birikim çok daha değerlidir. Belki sizin ekonomik gücünüze oranla sizin tabirinizle ben "fakir" sayılabilirim..
-
Çok olumlu... Sayın skullG
Erdem sahibi bir insan pek mümkün, sonra bu özelliklerini yitire bilir. Görüyoruz örneğin: Dünya değerlerine sahip, çevresinde erdemli olarak tanınan birisi sonra değişip hariciden beter oluyorlar. Tabi doğal olarak sizlerde bu yapıdaki bir insana kardeşim diyorsunuz.
Bir Mason için kardeşlik mi önce gelir yoksa değerler mi ?
Değerler önce geliyorsa bu ''yoldan çıkmış'' Masonları ne yapıyorsunuz ?
Doğrudur ''fakir'' kelimesini ben kullandım olayı vurgulama adına. sizde bu sayede entelletüel olduğunuzu vurguladınız işte ne güzel.
-
Hariciler beter, hariciden de beter olunabiliyor. Sizin yaşınız kaç sayın hacamat?
-
Doğru bir de o var tabi harici olma ...hariciden de beter olma dediğiniz gibi .Bu sınf ayrımına da bi ara değiniriz. Rahatsızlık veriyor mu, vermiyor mu? ki veriyor kanımca Sn.Prometheus 'unda bu konuda şikayetleri oluşmuş. Gerçi moderatörler harici derken Mason olmayanları kastetse de sınıf ayrı mı oluyor mu ? oluyorsa bu gerekli mi?
Ben de bu site de farkettim, kendimin harici olduğunu. Demekki 40 yaşına gelirken kendinin aslında bir hariç olduğunu anlıyorsun. Üzülme Sn.Prometheus biz de hariç kalalım, dahil olanlara bakarız.
-
Sn. Hacamat,
güzel soru. Elbette Masonluğun amacı iyi insanları daha iyi insanlar yapmaktır. O kadar ince eleme sık dokumadan sonra kabul edilenler arasında arada sırada da olsa ayrık otları olmaz mı? Olabilir. Kimisi Masonluğu yanlış anlamış veya tahayyül etmiş olabilir. Bakar ki, biz dünyayı falan yönetmiyoruz, kendi gelişimimiz için çaba sarf ediyoruz, "aradığımı bulamadım" der aramızdan ayrılabilir. Mümkün. Ya da ekonomik yükümlülüklerini yerine getiremez veya harici hayattaki işleri sebebiyle toplantılara katılabilecek Masonik faaliyetlere zaman ayırabilecek bir vakit bulamaz, ayrılmak ister, ayrılır. Bu da mümkün.
Ama ondan daha da az mümkün olan bir şey varsa Masonluğun etiketini anlamamış olmaktır. Ama olmaz olmaz dememeli. Olabilir. O zaman ne olur? Kardeşlik de sonuçta Masonluğun bir değeri. Öyle bir şey olursa yani Masonluğun ilkelerine aykırı hareket eden birisine ne yapılır? HARİCİ ALEME İADE EDİLİR.
Ayrıca şu Hariciden beter ifadenizde hiç şık olmamış. Demek istediğiniz o değildi belki ama hani daha iyi bir şekilde söylenebilirdi. Sonuçta Harici hayatta pek çok arkadaşımız, dostumuz var. Ve o dostlarım da istisnasız bana göre iyi birer insan.
Saygılarımla.
-
Hiç bir itirazım yok sayın skullG;
peki
Dediğiniz Masonlukdan ayrılma söz konusu olduğun da sırlarınız dışarı çıkmıyor mu?
-
Tarif edilen Masonluk muazzam olduğu idda ediliyor. Bu site de imrendirildiği ni bile söyleyebilirim. Hiç bir kusurunun olmadığı, tüm noksanlıklardan münezzeh.hiç bir insanın hayır demiceği düşünce ve haraket bütünü. İnsani hiç bir hataya yer verilmeyen köklü bir çatı. İdda edilenler bukadar göz kamaştırıcı olunca insan konuyu bütünüyle değerlendirmek istiyor haliyle. Kapalı kapılar ardında duruşu da, ister istemez odak haline getiriyor.Bu site de aslında soruların tüm yanıtını bulabiliyorsunuz. Fakat sorduğunuz da yanıt veren pek yok ''soruş şekli'' daha ön pilana çıkıyor.Genellikle satır aralarında bulabileceğim yanıtları satır dışına çıkartmak zorunda kalıyorum. Akla takılanları bunca iletiler arasında çekip çıkartmak mümkün gözükmüyor. Bir yandan soruyor bir yandan ben de bakıyorum sağa sola nedir ne değildir diye. Sonuç itibariyle ''banane''de derim, ''hele dur bakayım'' da derim.
Bakıyor,görüyor,anlıyor,düşünüyor,şaşırıyor,tartıyor,kızdırıyor :) , kıyaslıyor, değerlendiriyor. Bunlar olacak, bunlar olacak ki var olmanın mutluluğunu yaşıyalım azda olsa. Ben gidersem ararsınız sonra, Hacamat olsada bir şey dese diye. Bak diyen ne güzel demiş.
Benden ayrı gezme gülüm amandır
Sensiz benim gönül evim talandır
Bu dünyada bir muhabbet kalandır
Ağlama sevdam ağlama sevdam ağlama
-
Bu Forum'da cevap almak için soru soran hiçkimsenin cevap almadığı olmamıştır...
-
Çoğu zaman Cevap almak için soru sormam, bir yere varmak için soru sorarım.
denilen şu mu? ''bu sitede kimse bir yere varmak için soru soramaz''
.
Ben bir yere vardım ama bu ışığın altında olmadı olmasıda mümkün gözükmüyor.
Yarı doğru
Başlangıç noktasını içine almayan bir ışını
oluşturan noktalar kümesidir.
geonetride ismi yarı doğru olma sebebi ışığın bir başlangıcı olup sonsuza kadar gitmesindendir.
Kısa kesecek olursam; bu ışık sonsuza kadar gider....................
-
Erdemli bir kişi aklı ile yaşamı yönetendir. Bütün kararlarına ve haraketlerine aklı ile yön verendir. Kısaca Erdem aklı devreye sokmakla başlar. Bir filozof ismi aklım da değil şöyle demiş : ''Bilgi sahibi olan erdem sahibi olur''.
Akılda tek başına bir işe yaramıyor, bilgiyle donatılmadığında
erdemi bu şekilde yorumlarsak... soru şu :
Kötü bir insan erdemli olur mu?
-
Sn Hacamat,
Herhalde Berk Yüksel'den bir alıntıyla başlamışsınız yazınıza. Doğrudur Erdem denilince akıl devreye girer. Kant'a göre "erdem bir akıl işidir asla bir içgüdü işi değildir'.
Keşke o yazının sonuna dek okumuş olsaydınız. Belki de hiç okumadınız o yazıyı, mümkündür. Ama başlangıç kelimesi aynı olunca insan da öyle bir izlenim bırakıyor.
Bilgiden ne anladığınız bilemiyorum. Ama bilgi güçtür. ve bilgi, tek iyi şeydir. şöyle der sokrates; "sadece bir iyi var BİLGİ ve sadece bir kötü var CEHALET"
Erdem, felsefede aklı kullanmak olarak tanımlanmaz. Erdem "İstencin ahlaksal iyiye yönelmesi"dir, erdem ahlakın övdüğü şeylerdir. Kötüyü ahlak över mi?
Kötü bir insan nasıl erdem sahibi olabilir?
-
Erdemi böyle tanımlamanıza mutlu oldum. Bir an ben de teretdüt ettim ''erdem derken sitedeki moderatörler sadece aklı mı öne çıkarıyor'' diye. Mesele yok o halde.
Güzel ahlak bize paylaşmayı da öğretir. Soru şu :
Seçilmiş Masonlar Masonlukta öğrendiği bilgileri neden harici diye ayırdıkları insanlarla paylaşmaz ?
-
Tam tersine paylaşırız. Bakın www.Masonlar.org (http://www.Masonlar.org) forumuna biz burada ne yapıyoruz? Bilgilerimizi paylaşmıyor muyuz?
-
Benim bahsettiğim sıkça bahsedilen ''Masonluk tarihi ve Masonların nasıl seçildiği ve kim önce çıkar ve kim sonra girer ve dul kesesi ve dönbaşa Masonluk tarihi ve bir Masonun yapısı ve Masonluğun amacı ve dön başa Masonluk tarihi ve ve ve değil.
Bakın ben masonluk çatısında öğrenilen bilgileri kast ediyorum. Bir kişiyi mason yapacak olan bilgiyi de beraberin de kastediyorum. Sizin işaret ettiğiniz bilgiler doğrultusun da olaya bakarsak ''herangi bir tarikat mensubu da Mason dur''yargısı çıkar. Dolayısıyla soru hala geçerliliğini sürdürüyor.
Seçilmiş Masonlar Masonlukta öğrendiği bilgileri neden harici diye ayırdıkları insanlarla paylaşmaz ?
-
O sorunun da cevabı dön başa Masonluk Tarihi, Masonlugun Yapısı, Masonlugun amacı konularında anlatilanlardir.
-
Gerçi tek konu başlığında yüzlerce soru sormasını hiç onaylamasam da, sayın Hacamat'ın buradaki haklılık payını görmek gerekiyor. Ancak yaklaşımı yanlış olabilir o zaten ayrı bi konu:)
Soru şöyle olabilirdi mesela; İçimizdeki güzellikler adına, yaşamın kalitesinin yükseltilmesi ve paylaşımın hazzı adına, güzel ve doğru bulunan şeyleri paylaşmak bir mutluluk kaynağıdır, hatta belkide en önce gelenidir. Almadan vermek de buna artı getirecek bir meziyet ve belkide mutluluk gözyaşları gibi güzeldir. Hedefinin insanların ve bütün kainatın iyiliği olduğunu söyleyen kişilere elbette kendi kendine görevler düşmektedir. Bu kendine saygı için şarttır. Elinize bulaşmış bir kanı paylaşmaktan bahsetmiyoruz elbette, yada hak edilmeden kazanılmış tek bir lokmadan..
Daha önce bir yazımda bahsetmiştim, "bilen insanın sorumluluğu" diye ve bilim dünyasında hiçbir keşifin, buluşun belli bir zümreye yada kişilere ait veya özel olamayacağı, elde edilen her bilginin insanlık adına paylaşılması gerektiğini anlatmıştım.
İşte burada, masonlar iyi ve güzel şeylerden bahsediyorlar sa, belki doğru veya yanlış belli bir yöntemleri varsa bunu neden paylaşmazlar?
Kendileri öne çıksınlar demiyorum, hatta başka isimler başka kurumlar adı altında bu bilgiyi veya yöntemleri yayınlasınlar. Böylece bir zümreye ait olmak yerine bütün insanlığı da kapsasınlar. Yanılıyormuyum?
Saygılarımla...
İlave: Ben okul açmaktan, kimsesizlere yardım etmekten bahsetmiyorum. O yardımlar da elbette hem kişisel haz hem insanlar için çok iyidir.
-
Sayın Hacamat,
"En başından beri tüm yazılanları, size verilen cevapları okuyorum. Tek kelime yazmadım, söylemedim. Ama gerek bu forumun bir üyesi olarak, gerek yönetici olarak size bir uyarı da bulunmak istiyorum.Konu açmadan önce forumu biraz okuyun, araştırın daha önce açılmış başlıklara bir göz gezdirin.Böylece forum tekrardan bir kısır döngüye girmek durumunda kalmayacaktır."
Saygılarımla.
p.s: Konunun bütünlüğünü bozduğu için tüm üyelerimizden özür dilerim.
-
Seçilmiş Masonlar Masonlukta öğrendiği bilgileri neden harici diye ayırdıkları insanlarla paylaşmaz ?
Şimdi bu cümlenin içerisinde yer alan onlarca önyargılı ithamı bir tarafa bırakarak cevap vermeye çalışmak beyhude bir çabadır. Belli ki başa dönülmesi konusunda sitayişte bulunurken, baştan başlayıp 2 cümle bile okunmamış.
Zaten cevap beklemediğini söyleyen birisine cevap yazmak da kuyudan taş temizleme gayretidir. Bir yere varmak mümkün değil, varan zaten gideceği yere gitmiş oturmuş. Sırlar konusuna takmış ki, yok öyle birşey dememize de inanmıyor. Peki inanmasın, bu kadar boş konuşma için haddinden fazla vakit harcadım zaten.
Sonra “kadim” bilgi hikayesi. YOK öyle bir şey. Dünyanın hiçbir yerinde Masonlar bakırı altına çeviremez, ölümsüzlüğü bulmadılar, uzaylılarla ilişkide değiller, Atlantis vizeleri yok, toplantılara UFOlarla gitmezler. Masonik sırlar nedir bu forumda onlarca kere anlatıldı, öğrenmeye niyeti olanlar zaten okur anlar…
-
Kaynak vikipedi
Ön yargı genel ve özel kullanınımlarında bir taraf tutma biçimidir. Bir idealojik fikri veya bakış açısını koşulsuz desteklemek anlamında kullanılır.Einstein'ın ön yargıya ilişkin bir sözü bulunmaktadır: "İnsanların ön yargılarını parçalamak, bir atomu parçalamaktan daha zordur."
bana ait sizin önyargınız devam ediyor. benim böyle bir duruşum yok.
Ben tam tersi ön yargılı olmadığımı defalarca gösterdim. Konuyu anladıktan sonra ''doğru tamam, geri adım attım'' dedim. bir çok kez bunu yaptım. O konuyu bir daha gündeme getirmedim. hala ısrarla bana önyargılı diyorsunuz. Umurumda mı? değil.
sorunun neresinde benim ön yargım var. Bu nasıl bir tesbit.
Seçilmiş Masonlar Masonlukta öğrendiği bilgileri neden harici diye ayırdıkları insanlarla paylaşmaz ?
Masonlar seçilerek alınmıyor mu?
Masonlar Masonluk çatısında öğrendiği bilgiler yok mu?
Mason olmayanlara harici denmiyor mu?
Bunlar benim önyargım mı? hiç değil. Ben ne yapıyorum ? Kuyuya ışık sıkıyorum, dibi gözükmüyor. Umurumda mı? değil.
Sayın Nomen est omen; Çok haklısınız, iki anlamılı PES
-
Sayın Hacamat ;
Bizler harîcilerle ''bilgiler''imizi değil sırlarımızı paylaşmayız, bu öğretinin bir parçasıdır.
Ayrıca sırlarımızı aramıza katılacak ve bize aktarıldıkları zaman yaşadıklarımızı yaşaması için Kardeşlerimiz için saklarız.
Saygılarımla
-
Sayın Hacamat,
Yani neresinden başlasam bilemiyorum. Konu başlığı olarak kullandığınız soruya bakıyorum, sonra yine konunun sizin elinizle nerelere geldiğine bakıyorum, ne bir bağlantı kurabiliyorum, ne de amacınızı anlayabiliyorum. Konuyu, soruyu bir kenara bırakın nerede olduğumu unutturuyorsunuz bana. Sizin açtığınız bir konuyu takip ederken başım dönüyor.
Sevgili Hacamat, samimiyetime inanmanızı isterim. Müsade ederseniz sizinle paylaşmak istediğim bir kaç şey var.
Burada bulunuş amacınızın ne olduğunu bilemem. Fakat şunu çok iyi biliyorum, ben bura da Masonluğu anlamak için bulunuyorum. Öğrenmek şöyle dursun, bir parça anlayabilsem kendimi kar da sayarım. Ben hayatını ticaret yaparak kazanan biriyim sayın Hacamat ve '' kar '' benim için çok önemlidir.
Bizim mesleğimiz de bir sır vardır sayın Hacamat, anlatmama izin verin... Bir satıcının başarısını neyle ölçersiniz biliyor musunuz? Söyleyeyim. Satış rakamının çokluğuyla değil. Sattığı malın çeşitliliğiyle. Bir satıcı rakam olarak çok satmıştır fakat hep aynı ( ve muhtemelen en çok talep göreni) satmıştır. Öte yandan diğer bir satıcı rakam olarak onun seviyesine çıkamamıştır fakat o kadar farklı mallardan satmıştır ki işte o satıcı değerli bir satıcıdır. Ben bu mesleği bana öğreten ustalarımdan hep ikinci satıcının elde tutulması gerektiğini , birinci örnekte ki satıcının çok geçmeden bir yerde tıkanacağını ( hani o çok talep gören mal bittiğin de mesela) ve artık işe yaramayacağını öğrendim.
Sevgili Hacamat, kafanız karışmış olabilir ( ee olsun o kadar :) ), bunları şunun için anlatıyorum. Belli ki bir mal yakaladınız, bu mal da şu an da piyasa da talep görüyor ( ya da siz öyle sanıyorsunuz). Elinizde ki mal sayın Hacamat, polemik, sivri bir dil, sivri çıkışlar, ve malesef, Masonluğu anlatmayı amaç edinmiş bir forum da ona karşı ön yargılarla dolu bir beyin. Her malın bir furyası olur sevgili Hacamat, gelir ve geçer. Kusura bakmayın elinizdeki malın furyası bitti, müşteri kalmadı. Size başından beri büyük bir iyi niyet ve hoş görüyle yaklaşdığıma inanarak büyük bir gönül rahatlığı ile söylüyorum ,şunu bilmelisiniz ki ben bile bu durumdan sıkıldım sayın Hacamat. Tabi ki düşündüklerinizi ve görüşlerinizi özgürce paylaşın. Bu sizin hakkınız. Fakat şu uslubunuzu ve tarzınızı lütfen bir gözden geçirin. Belki insanların tepkisi , kızmaları , ilgi çekmeniz, hoşunuza gidiyordur. Bilin ki bu mal artık eskidi ve alıcısı kalmadı. Size düşen ya bu mal için yeni pazarlar bulmaktır. Ya da bize satacak yeni mallar bulmak. Tüccar jargonuyla yazdığım şu iletimi yine aynı jargona uygun olarak ve daha iyi anlayacağınızı umarak şöyle bitireyim: Müslüman mahallesindesiniz sayın Hacamat , artık salyangoz satmayın...Lütfen.
Saygılarımla.
-
Sayın Enelsır, 20.Nisan.2011 tarihli yazımda hemen hemen ben de sizin yazdıklarınıza benzer ibareler kullanmıştım. Gerçekten insanın başı dönüyor. Ne yapalım o da kendine münhasır kişi. Yanlız ilk günlerdeki kadar değil. O na da söylediğim gibi yavaş yavaş bir birimizin dilini kullanmaya başlayacağız. Siz de acele etmeyin.
Saygılar-sevgiler.
-
Masonluğun çökmesi demek, Dünya da insan türünün sonu demek , kaldı ki insan yaşadıkça insana insanı insanla insanca anlatan, muhterem insanlık topluluğu Masonluğun çökmesi mümkün değildir.
Aksine aydınlanma ve insanlığın gelişim evresi her geçen gün ilerleyerek devam edecektir
iyiye...hep daha iyiye...
sevgiler... saygılar...
-
''Daha önce yazdım, aç bak'' demeden, üşenmeden tüm iyi niyetinizle yazdığınız için size yanıt veriyim sevgili enelsır.
Çok haklısınız. ben bu başlığı noktalamıştım. Tüm olumlu düşüncelerimle. ki inanın bana hiç derdim de değil.
sonra bir döndüm Sayın Mustafa Kemal: ''Bu Forum'da cevap almak için soru soran hiçkimsenin cevap almadığı olmamıştır''... demiş
:) ''töbe töbe'' dedim negatiflik sezdim. Bir soru daha sorma gereği duydum
soru şuydu: ''Kötü bir insan erdemli olur mu?'' işte dediğiniz mevzudan çıkma anı bu oldu.
Ticarete değinmişsiniz ticaretin ana kuralı ''alış veriş''tir. Sizin stilden gidelim. Nekadar size ödenir ise okadar mal verirsiniz; yanılıyormuyum.
Piyasaya bakarsınız ''arz talebi'' değerlendirirsiniz sonra hedef alıcı belirlersiniz.Dolayısıyla Kim neyi talep ediyorsa onu satarsınız. Bazıları fazla talepkarsa benim suçum yok sevgili enelsır.
Bu da tarz dır ya da bir tavırdır, adını koymuyorum. Doğru ben borçlu başladım site de ama faiziyle ödedim ''özür diledim'' da ne yapıyım. Karışan bir kafa var doğru ben de ''ee olsun okadar'' diyorum.
Sayın Nomen est omen in haklı çıkışına katılıyor ve konuyu kendi görüşümü tekrar söyleyerek kendi adıma bitiriyorum.
Yarı doğru
Başlangıç noktasını içine almayan bir ışını
oluşturan noktalar kümesidir.
geonetride ismi yarı doğru olma sebebi ışığın bir başlangıcı olup sonsuza kadar gitmesindendir.
Bu ışık sonsuza kadar gider....................
-
"Işık, Daha Çok Işık"
sevgiler...saygılar...
-
Konu başlığı: Masonluk çöker mi?
Yorum: Soru tam olarak anlaşılır gibi değil. Daha açık ortaya konmalı.
Durum: Yanıt verenler olmuş. Soru yetersiz olduğundan yanıtlar da yetersiz.
Yan ürün: Konunun kişiselleştirilmesi sonra da bağlıktaki konunun unutulması.
Alt ürün: Bir başka soru masonların bilgilerini aktarmaları ya da aktarmamalarıyla bağlantılı.
Yorum: Bu başlık altında bir soru olarak ottaya konmamalı, başka bir başlık açılmalıydı.
Durum: Yanıt verenler olmuş. Bu soruda da belirsizlik olduğu için yanıtlar dağınık ve iyi anlaşılmıyor.
Sonrası: Üyeler arasında atışma. Konuyla ilgisiz, başlığı ilk açana ilişkin bireysel eleştiriler; itiş kakış.
Yorum: Bireysel eleştiriler başka bir alanda yapılabilir. Ne konu başlığı ne de "alt ürün" denilen ile bağlantılı.
Sonuç: Bence tüm bunlar silinmeli, bu foruma yakışmadığı gerekçesiyle; sonra belki yeniden başlanabilir.
-
Silinmesi fikrine katılıyorum.