Masonlar.org - Harici Forumu
Diger => Diger Konular => Konuyu başlatan: irukanji - Ocak 25, 2014, 12:25:20 ös
-
Peki Sayın Hariciler,
Farz edelim ki Masonluk için tahkikata girdiniz. Süreçiniz başladı.
Sevgili eşiniz ile bu durumu paylaştınız.
Eşiniz duruma aşırı tepki verdi.
Ve kesin olarak bu durumu istemediğini size söyledi.
Bu durumda Masonluktan mı vaz geçersiniz yoksa sevgili eşinizden mi?
Saygılar.
-
Diğer konu başlığındaki paylaşımımı buraya aktarıyorum:
----------------------------------------------------------------------
Sn. İrukanji'nin sorusu ilginç ve üzerinde durulması gereken bir soru... Belki de kimler mason olabilir sorusuna verilebilecek "yazılı olmayan teamüllerden" birisi de budur.
Yazılı olan kurallar bellidir. Ama bir de yazılı olmayanlar vardır.
- Fevri olmamak, tepkilerinde ölçülü olmak.
- Laik olmak.
- Belli bir kültür/yaşam tarzı seviyesinde olmak.
- Sosyal aktivitelerinde uygunsuz ve abartılı durumlara düşmemek (sarhoşluk, vb.)
- Okumayı seviyor olmak.
- vb... başkaları da eklenebilir.
Benim tamamen kişisel düşüncem, bir mason adayının eşinin yukarıda saydığım maddelerden "Belli bir kültür/yaşam tarzı seviyesinde olmak" kriterinin bir göstergesi olduğu şeklindedir. Bir kadın eğer bu durumu sağlıyorsa zaten eşinin masonluğa girmesini memnuniyetle karşılayacaktır. Eğer buna itiraz ediyorsa bir yaşam tarzı/kültür farklılığı söz konusudur. Bu durumda zaten o mason adayı, yazılı olmayan teamüllerden birisini tutturamamış demektir. Tamamen bireysel düşüncem. Eğer kırıcı olduğumu düşünüyorsanız özür dilerim.
Gelelim Sn. İrukanji'nin sorusuna... Bu durumda Masonluktan mı vaz geçersiniz yoksa sevgili eşinizden mi? Bu soruya ben cevap veremem çünkü benim eşim böyle bir durumda mutlu olur ve beni destekler. Desteklememesi için benden ayrı frekansta ve farklı bir kültür seviyesinde bir kadın olması gerekir. Benden ayrı bir frekansta bir kadınla evlenmişsem, o evlilik ne kadar mantıklı ve mutludur, o da tartışılır.
Bir mason olmadığım için bu tür durumlarla ne kadar sıklıkla karşılaşıldığını bilmiyorum. Tahkikatlar sırasında her şey olumlu olarak sonuçlandıktan sonra eşin onay vermemesine dönük bir istatistik verilebilir mi? Örneğin %10-15 gibi??
-
Masonluk bir yaşam şeklidir yaşamın kendisi değil. Bu nedenle eşi ikna etme çabası önemlidir. Eğer eşiniz ile farklı bir anlaşmazlığınız yok ve size güveni tam ise zaten zamanla ikna olacaktır ve bu süreçte sizde loca ile görüşüp bir süre toplantılara katılmamayı deneyebilirsiniz. Belki bu süreçte locaya üye olan kardeşlerinizle ailecek görüşüp aslında tepki gösterdiği gibi kişiler olmadığını farketmesini sağlamak faydalı olabilir. Yok eğer eşiniz hiç bir şekilde bu durumu istemiyor, ne deseniz de size inanmıyorsa locadaki büyüklerinizle konuşmak faydalı olacaktır. Kanaatime göre hiç bir büyüğünüz bu durumda locayı tercih etmenizi ve eşinizi boşanmanızı söylemeyecektir.
-
....... ve bu süreçte sizde loca ile görüşüp bir süre toplantılara katılmamayı deneyebilirsiniz.
Eşin onayı tahkikat sırasında alınır. Tahkikat sırasında mason adayı zaten loca toplantılarına katılamaz. Eş onay vermezse tahkikat olumsuz sonuçlanmış olur ve mason adayı masonluğa giremez.
-
Kendi öğrenmek istemediği sürece ikna etmeye çalışmazdım
Çünkü kadınlar ikna olsa dahi sinsi şüpheciliklerini kafalarının bir köşesinde yaşatırlar
Sürekli diken üzerinde olmaktansa Masonluga devam etmeyi tercih ederim
-
Sorunun cevabı çok basit gibi görünse de bir o kadar zor. Gerek eş olmak, gerek masonluk ikisi de ömür boyu bitmeyen bir süreç ve her iki süreçte de ne kadar kendinizden çok bir şeyler katarsanız, karşılıklı bağlılık o derece artıyor. Her iki süreçte zamanın ve yaşın getirdiği ağırlıkla karşılıklı saygının ağır bastığı bir kurum oluyor.
Bu konu en başta bireyin eş seçimine dayanıyor. İster kız olsun ister erkek olsun bu mason adayı hayatını birleştirmek istediği kişiyle tam olarak bir uyum sergilemesi gerekir. Davranışlar, düşünceler, yaşama bakış açısı, bire bir aynı olmasa da çok yakın olması gerekir. Eğer gerçekten böyle bir eş seçti ise kişi, kafa yapıları aynı olacağı için bu konuda eş itiraz etmeyecektir.
Ancak masonluk, insanlardan oluşan bir kurumdur. Eh insanlarda hatalarla doludur. Şimdi bir masonun yaptığı hata özellikle ülkemizde bütün kuruma mal edilebiliyor. Komplo teorileri deseniz sürüsüne bereket olduğu da bariz ortadadır. Eş bunları görerek doğal olarak ön yargı ve korku ile yaklaşabilir. İşte burada önemli olan mason adayı olan bireyin eşine izah etmesidir. Eğer gerçekten eşler birbirlerine güvenip inanıyorlarsa elbet saygı gösterecektir.
Oldu ya! Eş inat ediyor. Olmaz diyor, kabul etmiyorum diyor. Madem öyle birey öncelikle üyesi olduğu evlilik kurumuna bağlılığını göstermek adına eşinin kararına razı gelmelidir. Tabi şu tartışılır, karar hatalı veya değil. Kendinize bir bireyi eş seçtiyseniz, yaşadığınız hayat ortaktır. Karşılıklı anlaşma çok önemlidir. Bu işinize gelmiyorsa, evlenmeyeceksiniz... Masonluğa alınma esnasına eş rızası ve gerçekten eşinin kendi isteğiyle herhangi bir baskı altında kalmadan bunu belirtmesinin önemi ne kadar güzel. Çünkü birey eşine saygı göstermeyip kendi bağlı olduğu evlilik kuruma saygı göstermeyip masonluğa dahil olursa. İleride başka bir kurumdan gelen teklif karşılığında aynı saygısızlığı masonluk kurumuna yapmamasına ne engel olabilir ki ? Böyle bir birey tehlikeli bir bireydir. Ona dikkatli yaklaşılmalıdır.
Evlilik kurumunda hayat müşterektir. Öyle gizli saklı olmaz. Karşılıklı sevgi, saygı, riayet ve dürüstlük önemlidir. Aslında yaşam biçimi olarak da böyle olması gerekir.
BENCE TABİ…
-
Dünya düzeninde bulunan en şarlatan ve en aldatıcı kurumun evlilik oldugunu düşünüyorum .
2 insanın bir ömür boyu birbirlerinin herşeylerine katlanmasını anlayamıyorum
Eğer bu bir sınav ve insanı değerlendirme biçimi ise iğrenç bir yaptırım olarak görüyorum
Sevgi - aşk ve bağlılık 2 kişi arasında paylaşılamayacak derecede önemli olgulardır .
Bizi mahfeden ve bitiren geleneklerimiz , bu gereksiz alışkanlıklarımız ve doğru olduguna mutlak derece inandığımız bu küçük yaptırımlardır .
Konuyu saptırdıgım için kusuruma bakabilirsiniz .
Saygılarımla
-
Sayın Dor evlilik kurumu bakımından dünyanın mutsuzlarından sayılabilir; 50 yılını kutlayan mutlu evliler bulunduğunu da bilelim.
Evlilik kurumu salt aşk ile falan yürümez. Bu işin içinde daha birçok etken vardır. Bunların en önemlileri de paylaşma, anlayış ve özveridir.
İşin ilginç yanı, paylaşma, anlayış ve özveri, başarılı ve sürekli bir masonik yaşamda da kaçınılmazdır.
Böyle olunca, önce Sayın Spock, sonra Sayın proxima'nın bu konuda söyledikleri hiç de yabana atılır sözler değildir.
Masonluk ya da bir başka kurum ya da bir başka uğraşı, hatta doğrudan meslek ya da zanaat, zevkler, karşısında beğenmezlikler, yaşam görüşü ya da felsefesi gerek evlilikte gerek Masonlukta çok önemli etkenlerdir.
Bir kişi yaşamıyla Masonluğu özdeşleştirmeye hazırlanıyor fakat eş bunu şu ya da bu nedenle paylaşamıyorsa, o aile kuruluşunda bir noksanlık, bir yanlışlık var demektir. Bir mason adayı bundan ötürü Masonluktan cayıp, eşi lehine özveride bulunabilir. Kutlanasıdır. Fakat masonlukta baş göstermiş olan bu uyuşmalık bir başka alanda mutlaka çıkacaktır; kim bilir belki çıkmıştır bile. Her keresinde kutlanası özverilerle yürümez evlilik kurumu; bunlar karşılıklı olsa bile...
Masonluktaki çalışmalarına eşlerini hiç bulaştırmayanlar, evde Masonluğun M harfinden bile söz etmeyenler, mason kardeşleriyle olan ilişkilerinde onları eşleriyle tanıştırmaktan bile sakınanlar, özetle yaşamlarındaki bu iki kurumu birbirinden apayrı tutanlar da vardır. Onların durumu ise daha acınası aslında. Aynı apayrı tutuşu başka kurumlar için de yapabilirler. Onları Masonluğa ve o diğer kurumlara kabul etmiş olanların, hele onlarla evlenenlerin durumu ise daha da acınası.
-
Aile kurmayı yahut evliliği en küçük birim olarak kabul edeceksek
Yaşadığımız binayı
sokağı
mahalleyi
şehri
ülkeyi
ve dünyamızı evliliğin üst birimleri olarak adlandırmamız yanlış olmaz diye düşünyorum .
insanların bunlardan sadece en küçüğüne odaklanıp ve sadece o birimin mükemmelliği için uğraş vermesini kabullenemiyorum
Sizin ve diğer üyelerin yorumlarında ki gerçeği görebiliyorum ama bunun şartlı ve mecburi bir kabulleniş olduguda kimse yalanlayamaz .
-
Fakat Sn. Dor, Masonluk felsefesine göre, ülkü mabedinin kurulması küçükten büyüğe doğru gider.
Önce kişinin kendisi --- sonra yakın ailesi --- uzak ailesi --- dostu/arkadaşı --- binası --- sokağı --- mahallesi --- şehri --- ülkesi --- gezegeni
Dolayısıyla en küçüğe odaklanmak şarttır. Biri olmadan diğerleri de olmaz.
-
Sayın Spock biz en küçük birime odaklanırken diğer tüm birimler yozlaşıp yok etme derecesinde tehlike arz ederse en alt biriminde önemi kalmayacaktır .
Kaldı ki evlilik boyunca tüm insanların uyması mecburi bir kurallar kıstası da mevcut değildir .
Siz en iyi karı koca modeli şudur diye örnek verebilir misiniz ?
Dünyaya büyük bir imza bırakmak için piramidin çoğu basamağını es geçmek mecburi bir hal aldı .
Aksi takdirde bu prangalar yaşamımızda her zaman engel teşkil edecek ve bizi frenleyecektir .
-
Değerli üyeler,
Konumuz "evlilik gerekli mi olur mu veya olmaz mı ?" değildir.
Konumuz "Masonluk mu eşiniz mi?"
Dilerseniz Sn. Dor siz konu açın ilgili bölüme bununla alakalı ordan kişiler düşüncelerini yazarlar.
Konu karışıyor, konu yozlaşıyor. Şu anda üyeler hariç sitede 92 ziyaretçi var ve onlar da masonluğu merak ettikleri için buradalar. Site de bilginin rahat ulaşılabilir olması gerekmez mi ? Onlarda zorlanıyor böyle...
Diğer yönden bildiğim kadarıyla, masonlukta evli olmak veya bekar olmak gibi bir zorunluluk yok. Bir birey evliliği "katlanmak" olarak görüyorsa evlenmemeyi seçebilir. Birey özgürdür. Kimse ona bu konuda zorlama yapamaz. Nasıl isterse öyle yaşar... Tabiki yaşadığı ülkenin kanunlarının sınırları dahilinde...
Siz konuyu açın hatta yöneticilerden rica edelim ilgili başlıkları oraya taşıyalım. Son yazıma cevap vermek istersenizde "evlilik" konusunda yeni açtığınız yere yazın.
Bu bölümdeki konumuz sadece başlıktaki "Masonluk mu, eşiniz mi?" olsun.
-
Sayın Dor şu piramidi Türkçeleştirerek aktarsaydı bize ne güzel olurdu. Herkes İngilizce bilmez.
Bu arada Sayın Dor'un tutumunu sakın yadırgamayalım. Onun adı üstünde: Dor. (Bir mason mabedindeki sütunları anımsayalım.)
Sonra da Sayın proxima'nın dediğini yapalım elbette.
-
Sayın Proksima konu dışına çokta çıktıgım söylenemez
Bir tarafta piramidin en alt basamağı sayılabilecek olan evlilik
diğer tarafta piramidin en üst basamağı olarak gördüğüm Masonluğa giden yolda karşılaştığımız engelleri konuşuyoruz .
Maslow teorisini sanırım bilmeyeniniz yoktur .
-
Bu durumla karşılaşmayan kişi nasıl davranacağını bana göre kestiremez.
Bekara karı boşamak kolaydır ya...
Öyle ben mason olacağım diye eş, aile kolay kolay vazgeçilecek şeyler değildir.
Ancak sitemizde bu olay ve benzerini yaşamış, duymuş olan mason olan, olmayan yaşamtecrübesi olan üyeler vardır. Teoriden ziyade pratikte neler yaşanmış acaba? Ben onu merak ederim.
Ben şu an bu benim başıma gelse eş mi? Masonluk mu? diye düşünmem. Çünkü iki kızım var. Olay sadece eş olayı da değil
Çocuklar varsa ne olacak?
-
ilk basamaklar olmadan da
Kendini gerçekleştirme gereksinimi (erdem, yaratıcılık, doğallık, problem çözme, önyargısız olma, gerçeklerin kabulü) olan son basamağa geçilebileceğine olan inancımı koruyorum . Bunların Masonluğun özünü barındırdığını düşünüyorum
Evet belki evli olsaydım bu kadar serbesti düşünemiyor olabilirdim .
Sorumluluk almaktan korktuğum için değil , engellerle uğraşmaktansa bunu bir fırsat olarak görüyorum
-
Sayın ADAM'ın düşüncelerine katılıyorum. Böyle bir konuya her açıdan bakılmalı, en doğru karar verilmeli ve o yönde hareket edilmeli düşüncesindeyim. Kadınlarla erkekler arasındaki karşılıklı ilişkilerde kesin yargılarda bulunmak doğru değildir. Var olan durum izlenilecek yolu seçer.
Saygılar.
-
Hiç kimse ideallerinizden önemli olmamalı hayatta. Hiç kimse için hayatı zindan etmeye değmez. Temelden böyle düşüncesi olan insanların, eşlerini seçerken de dikkatli olacaklarını düşünüyorum.
-
Kafam biraz karıştı. Sayın Spock "Eşin onayı tahkikat sırasında alınır. ...Eş onay vermezse Masonluk onaylanmaz "diyor. Diğer taraftan sayın ADAM ise, "Masonluktaki çalışmalarına eşlerini hiç bulaştırmayanlar, evde Masonluğun M harfinden bile söz etmeyenler, Mason kardeşleriyle olan ilişkilerinde onları eşleriyle tanıştırmaktan bile sakınanlar... vardır" diyor.
Bence bu iki ifade arasında çok büyük çelişki var. Mason olabilmek için şayet eşin onayı gerekiyorsa ve eş rıza göstermiyorsa zaten Masonluğu onaylanamayacağı için, aday Mason olamayacak ve dolayısı ile Masonluğun bırakın M harfini hiç bir şeyinden bahsetmesini gerektirecek bir durumla da karşılaşmayacaktır.
Diğer taraftan, eşin rızası olmaksızın bir şekilde Locaya girmiş birisi, Locanın geleneksel ailelerle birlikte yapılan, yemek, ziyaret, kokteyl gibi toplantılarına yalnız mı katılacaktır?
Doğrusu sayın ADAM'ın yazısındaki o son paragrafı anlayamadım.
Şahsen, kabul edilmiş olsa idim Mason olduğumu ne eşimden ve ne de oğlumdan saklamazdım.
Saygılar-sevgiler.
-
*Eş onay vermez ise Masonluk onaylanmaz diye bir durum yoktur.
*Masonluğa eşini karıştırmamak - karışmamak veya aktivite seçmek iki kişinin alacağı bir kararıdır.
Saygılar
-
ben de eşler karışmaz biliyorum. Bence mason olmak isteyen kişi belli şeyleri aşmiş kişidir, eşini de geliştirebilir, ve derin bakabilen bir eşte sorun çıkarmaz.
-
Şimdi kafam daha da karıştı, Sayın Spock eşlerin muvafakatı sorulur diyor, sayın ruzber ve sayın irukanji eşlerin muvafakatı sorulmaz diyor. Sayın ADAM'ın ifadesinden de eşlerin karışamayacağı gibi bir anlam çıkıyor.
Bakıyorum, bu üç saygıdeğer şahsiyetin hiç birinin nickinde Mason olduklarına dair bir açıklık yok.
Anlaşılan bu muhteremler de her halde kitaplarda okuduklarından veya duyumlarından hareketle böyle söylüyorlar.
Sitemizdeki gerçek Masonlardan bu konuda daha sağlıklı bilgi alabiliriz diye düşünüyorum.
Sitemizin amacı da zaten "Masonluğu Masonlardan öğrenmek" değil mi? Saygıdeğer Masonların bu konudaki en doğru cevabı vereceklerini umuyor, yanıtlarını bekliyorum.
Saygılar-sevgiler.
-
Evlenmeden önce Mason olursam sıkıntı kalmayacağını düşünüyorum...
...:::Forever Alone:::...
-
Sayın Ali Genetic, evlenmeden önce Mason olabilirsiniz ama Mason olduğunuzu evleneceğiniz hanımefendiye söylemeyecek misiniz?
Saygılar-sevgiler.
-
Burada sorun, bir locaya önerilmiş olan bir adayın soruşturma ya da tahkikat denilen işleminde uygulanan yöntem ile bağlantılı...
Bu başlık o kununun incelenmesine elverişli değil. O başka bir konu ve sanırım Forumun bir bölümünde bir zamanlar bir parça incelemiştik. Gerekirse yine ele alınır.
O konuyu incelersek burada herrhangi bir çelişki olmadığını görürüz.
Doğrusu bir mason adayının yaşamının her bölümünü eşiyle paylaşması, paylaşabilmesidir. Paylaşmıyor, paylaşamıyorsa, bu noksanlığını acaba mason olduktan sonra giderebilecek midir? Birinci sorun burada. (Bu iş Masonluk ile kalmaz)
İkincisi, eşi bilgisizlik ya da bir önyargı ile Masonluğaü karşı ise, o şu aşamada bu bilgisizliği ya da ön yargıyı gideremiyorsa, mason olduktan sonra bunu başarabilecek midir? (Bu da Masonluk ile kalmaz.)
Bir diğer deyişle Masonluk gerek ona gerek ailesine yarayacak mı? Yoksa eski hamam eski tas mı kalacak?
Önemli olan Masonluğun diğer birtakım bireysel gelişim kurumlarından, ezoterik örgütlerden ya da tarikatlardan ayıran niteliğidir: Masonun, sadece kendisi ile yetinmeyip, Masonluktan aldıklarını, edindiklerini çevresine de yansıtması misyonu.
Bu bağlamda henüz evelenmemiş olan bir masonun durumu da evlilik başa çatınca aynıdır. Evleneceği kişinin tutumu Masonluğa hiç de sıcak bakmıyorsa, yapacakları pek farklı sayılmaz. Ola ki, o mason yaşamındaki bu değişim nedeniyle locasını terk edip gidebilir.
Her masonun eşinden ya da sevdiğinden önce Masonluk ile bütünleşmiş olduğunu sanmayalım; yanılırız.
-
Mason olduğunuzu eşinizden gizleyemezsiniz.
Çünkü masonların eşlerinin de dahil olduğu etkinlikleri vardır.
Üstad-ı Muhterem veya Saygıdeğer Üstat olursanız çeşitli yerlerde katılımınız eşli olması beklenir.
Ayrıca Beyaz Oturuma eşlerle beraber katılınır.
Sonuç olarak bir masonun eşi onun mason olduğunu bilmek zorundadır. Yoksa aile birliği zedelenir.
Soruşturma (Tahkikat) sırasında soruşturucu masonlardan biri veya birkaçı bazen eşlerini de alıp evinize gelirler. Orada; eşinizin sizin mason olmanıza rıza gösterip göstermediğini anlamaya çalışırlar. Eşe doğrudan soru sormalarına gerek yoktur. Ancak soru da sorulabilir.
Eğer eş olumsuz ise soruşturma olumsuz olur.
Soruşturucuların raporları loca gündemine alınır ve orada oylanır. Adaylık durdurulabilir, ertelenebilir.
Sonuç olarak sürecin devam edebilmesi için eşin tutumu önemlidir. Aday eşini ikna ederse sorun çözülebilir.
Unutulmamalıdır ki ketumiyet eş ile birlikte yaşanır.
-
Sayın Alşah,
Ben bir Masonum.
Teknik sebeplerden dolayı ismimin altında Mason ibaresi bulunmuyor.Belki ileride olur.
Saygılar
-
Ben sanıyorum ki bu konu açık ve net olarak irdelendi.
Yazılanlar bir kere daha okunursa aslında üyelerin benzer şeyler söylediği görülür.
Bir mason masonluğu bireysel yaşamaz. Ailesi ile birlikte yaşar. Masonluk 15 günde bir loca toplantısına katılmak değildir.
Etkinlikler, kahvaltılar, balolar vs. Bunlara eğer mason evli ise ve şartlar uygun ise eşli katılım esastır, önemlidir.
Hemşireler de kendi aralarında bir araya gelirler, görüşürler. Aynı zamanda her mason eşi potansiyel bir kadın mason adayıdır. Masonluğu ister veya istemez ayrı bir konu. Masonluk eşten gizli yaşanamaz. Masonlukta aile hayatı çok önemlidir. Ailesi ile daha bu konu da bile anlaşamayan bir mason çevresine nasıl ışık olacak?
-
Öncelikle sayın irukanji'ye açıklaması için teşekkür ederim.
Ne demişti sayın irukanji; "-Eş onay vermez ise Masonluk onaylanmaz diye bir şey yoktur."
"-Masonluğa eşini karıştırmamak-karışmamak veya aktivite seçmek iki kişinin alacağı bir karardır."
Yani benim açımdan konu gerekli şekilde aydınlanmıştır. Netice itibariyle, okumak, duymak yerine konu bire bir yaşayan tarafından bu şekilde açıklanmışsa söylenecek bir şey yoktur.
Saygılar-sevgiler.
-
Öncelikle sayın irukanji'ye açıklaması için teşekkür ederim.
Ne demişti sayın irukanji; "-Eş onay vermez ise Masonluk onaylanmaz diye bir şey yoktur."
"-Masonluğa eşini karıştırmamak-karışmamak veya aktivite seçmek iki kişinin alacağı bir karardır."
Yani benim açımdan konu gerekli şekilde aydınlanmıştır. Netice itibariyle, okumak, duymak yerine konu bire bir yaşayan tarafından bu şekilde açıklanmışsa söylenecek bir şey yoktur.
Saygılar-sevgiler.
Özür dileyerek; Sn. İrukanji "Eş onay vermez ise Masonluk onaylanmaz diye bir şey yoktur." ifadesini biraz açabilir mi? Çünkü bu 2 anlama gelebilir:
a) Eşin ne dediğine kulak asılmayabilir. Eş asla onay vermese ve bu konudaki fikrini hiç bir zaman değiştirmese bile mason adayı Masonluğa giriş yapabilir.
b) Eş başta onay vermezse, adayın işlemleri geçici olarak durdurulabilir/ertelenebilir. Bu süre zarfında eş fikrini değiştirirse ve onay verirse, aday Masonluğa giriş yapabilir. Ancak eş yine fikrini değiştirmezse aday Masonluğa giriş yapamaz.
Burada kesin bir çizginin çekilmesi lazım ki bu konu tam olarak açıklığa kavuşsun. Sayın Irukanji, (a) mı (b) mi?
-
Sayın Spock,
c ) Masonluğa kabul şartlarında eşinin onayı alınır diye bir madde yoktur.
Yazılı olan kurallarda Masonluğa giriş şartları açıkca bellidir.
Tahkikat sırasında Mason Adayının Eşi ile de görüşülebilir.Fakat sık rastlanan bir durum olmayabilir.
Tahkikat yapan Kardeşler, Mason Adayına Eşinin durumdan haberi olup olmadığını sorabilir.
Evet Eşin olumlu tavrı tahkikat değerlendirmesinde olumlu olur.
Fakat Eşin olumsuz tavrı ( nedenleri, sonuçları irdelenerek ) tahkikat değerlendirmesinde olumsuz olmayabilir.
Olumlu veya olumsuz durumlarda tahkikat devam eder ve sonuç locaya bildirilir.
Loca Kardeşlerinin bilgiler ışığında yapacağı oylama sonucunda karar verilir.
Saygılar
-
Çok teşekkürler Sn. Irukanji... Bu durumda aslında loca oylaması sonucunda adayın Masonluğa girişinde bir sakınca görülmemişse, aslında bu bizi (a) şıkkına götürür. ==> Eşin ne dediğine kulak asılmayabilir. Eş asla onay vermese ve bu konudaki fikrini hiç bir zaman değiştirmese bile mason adayı Masonluğa giriş yapabilir. Burada dikkat, "kulak asılmaz" yerine "kulak asılmayabilir" ve "Masonluğa giriş yapar" yerine "Masonluğa giriş yapabilir" şeklinde kurdum cümleyi, çünkü oylama sonucu bunun tam tersi bir durum da çıkabilir.
-
Sayın Spock,
Bir Mason, karşısında kim olursa olsun söylediklerine kulak asar. Söylediklerini dinler, kendi süzgecinden geçirir ve değerlendirmede bulunur.
Aklına ve mantığına uyan şekilde davranır.
Mason Adayı en az bir yıl süren tahkikat sürecinde eşine durumu gerektiği gibi anlatamamışsa Tahkikatı yapan Kardeş, eğer gerekli görürse, Eş ile durumu irdeleyebilir. Bu durum karşısında Masona Akıl ve Hikmet yol gösterir, Güç ile Masonluğu Eşe anlatmaya çalışır ve davranışlarını Güzellikle süsler.
Saygılar
-
Sayın irukanji masonluğa kabul şartlarında yazılı kurallarda eş rızası diye bir şeyin olmadığını söylüyor. Doğrudur.
Ancak...
Sayın İrukanji'nin de bildiği üzere masonlukta bir de yazılı olmayan kurallar vardır.
Eşinin durumu sorun olacaksa o kişi mason olamaz.
Soruşturucular adayın ve ailesinin eğilimini anlamaya çalışırlar. Bunları raporunda açıkça yazarlar. Raporlar loca gündemine alınır ve ayrı, ayrı okunur. Kardeşlerin oylarına sunulur. Soruşturucular ailenin açıkça karşı olduğunu, bu durumun olumsuz bir duruma yol açacağını yazarsa oylama sonucunu etkileyebilir. Süreç durabilir, ertelenebilir.
Masonlukta şu çok önemlidir. Siz mason olduğunuzda, eşiniz de o topluluğun içine girer. Ketumiyet eş için de geçerlidir. Eşiniz ulu orta masonluk ve sizin mason arkadaşlarınız hakkında konuşmaz, konuşmamalıdır. Eş masonluk karşıtı konuşmalar yaparsa mason, kardeşleri önünde zor duruma düşer.
Bazen yazılı olmayan kurallar, yazılı kurallardan daha önemli olabilir...
-
Sayın asimov,
Yazdıklarımız aynı. Siz süreci biraz daha ayrıntılı anlatmışsınız.
Gözden kaçan, unutulmaması gereken bir ayrıntı daha var.
Tahkikat sürecinin başlayabilmesi için Haricinin iki Mason tarafından önerilmesi lazım.
Önerebilmek için kişiyi tanımak lazım.
Tanıyıp kefil olmak lazım.
Kefil olacağın insanın dünya görüşünü, aile yapısını vb.. şeyleri bilmesi lazım.
Bir Mason kişiden emin olmadığı sürece bir Hariciye kefil olmaz.
Harici yazılı olan ve yazılı olmayan kurallara uymuyorsa en baştan teklif edilmez.
Konu başlığı başka bir konu üzerinden buraya taşınmış, bir Mason tarafından Haricilere sorulmuş bir sorudur. İlerleyen zamanda bir ihtimal Mason Adayı olacak kişiye, Eşi ve Masonluk arasında seçim yapma durumunda ne yapacağını düşündürme amaçlıdır.Haricinin düşünsel olarak kendisini ilgilendiren bir sorudur.
Saygılar
-
Evet sayın İrukanji kendimizi ve birbirimizi tekrar etmiş olduk biraz.
Aynı şeyleri yazmışız.
Ben zaten bu soruya 14. numaralı yazıda kendimce yenıt vermiştim.
Burada haricilerin yanıtları bekleniyor.
-
Sn. Irukanji, Sn. Asimov,
Evet aslında aynı şeyleri söylüyoruz, doğru.... Ancak "benim açımdan konu gerekli şekilde aydınlanmıştır. Netice itibariyle, okumak, duymak yerine konu bire bir yaşayan tarafından bu şekilde açıklanmışsa söylenecek bir şey yoktur." tarzındaki mesaj beni çok rahatsız etti. Bu nedenle konuyu açıklığa kavuşturarak, aslında aynı şeyi söylediğimizin altının çizilmesini istedim...
Eğer okumak ve duymak bir çırpıda silinip atılacaksa, yine o süreci birebir yaşayan kişilerin kitap yazmasına gerek kalmaz. Okuduğumuz kitaplar ve duyduklarımız da sonuçta yine o süreci birebir yaşamış kişilerden edinilmiş bilgilerdir.
-
Mason ünvanı alabilmek için sevgili eşinden vazgeçebilen bir hırsın kardeşliğini ister miydiniz?
Peki Sayın Hariciler,
Farz edelim ki Masonluk için tahkikata girdiniz. Süreçiniz başladı.
Sevgili eşiniz ile bu durumu paylaştınız.
Eşiniz duruma aşırı tepki verdi.
Ve kesin olarak bu durumu istemediğini size söyledi.
Bu durumda Masonluktan mı vaz geçersiniz yoksa sevgili eşinizden mi?
Saygılar.
-
Sayın ozkann,
Kimisi duruma hırslı bir eş olarak bakabilir,
Kimisi de eşinin isteklerine önyargılı ve saygı göstermeyen bir eş olarak bakabilir.
Başka birisi başka türlü değerlendirebilir.
Gerçekten hırsı için eşinden vazgeçebilen birisi ise kardeşliğini istemem.
Saygılar.
-
Arkadaşlar, ben aranıza yeni katıldım, ve bu ilk yorumum. Bu ve bundan sonraki yorum ve yazılarımda, uygun olmadığını düşündüğünüz bir hitap içinde olduğumda, bundan sonra daha dikkatli olabilmem adına lütfen uyarınız.
Kanaatimce, Mason olmak isteyen bir kişi bu sorunu, Mason olmayı istemeden önce çözmelidir. Çünkü ileriyi görerek yada tahmin ederek yaşamak planlı ve programlı yaşamak anlamındadır. Dolayısı ile bunun sorun olacağını düşünüyorsak öncesinde çözüp öyle adım atmalıyız ikilemde kalmamak adına.
Ben makine teknikeriyim ve dünyada her sonucun bir sistemin çalışmasına dayalı olduğunu düşünürüm sistemin çalışmasında sorun olabilecek veya sistemi durdurma ihtimali olan parçaları öncesinde tespit edip, önlemimi alırım ki sistem çalışmaya devam etsin. Eşlerin sorun çıkarma olayı da sanırım böyle bir durum mason olmak istemeden önce çözülmesi gereken bir durum.
Bir başka yönden de böyle bir seçime mecbur kalmamak, eşimizle olan yaşantımıza bağlıdır. Eğer sorunsuz, güven,saygı ve sevgi ye dayalı bir aile hayatı yaşıyorsak zaten eşler birbirlerinin kötü şeyler yapmayacağını bilir ve birbirlerinin kararlarına saygı duyar böyle bir sorunda doğmaz diye düşünüyorum.
Ama bu sorunuza yanıt değil sanırım.Yanıt şu olsa gerek. Her şeye rağmen eşim istemiyorsa,sanırım içinde bulunduğum zamana göre karar verirdim. Şöyle ki, zaten yeni adım atmaya çalıştığım bir durum ve Masonluğa dayalı hiçbir bilgi ve tecrübeye vakıf olmadığımı Masonlara karşı hiçbir kardeşlik bağım olmadığını düşünerek kimseye manevi borcum henüz yokken bu adımı atmaktan vazgeçerdim.
-
Sayın Spock, benim yazdığım mesajdan dolayı rahatsız olmuş. Aslında rahatsız olmasını gerektirecek bir husus göremiyorum. Zira; katılanların mesajlarını incelediğinizde, bazı paralellikler görülse de bazılarının da bir birine tezat oluşturduklarını görürsünüz. Kitaplardan okuyarak tabii ki bilgi sahibi oluyoruz. Kitabi bilgi bakımından bende bazı kuralları biliyorum (yada bildiğimi zannediyorum). Bu konu bir çok kitapta farklı farklı anlatılır. Hatta HKEMBL. ile ÖMBL. ritüellerinde bile ayrıcalıklar vardır. Biri eşin rızalığını istemezken, diğeri isteyebilir. Aynı ülke içinde böyle farklılıklar olabildiğine göre uluslararası Locala uygulamaları da çok farklı olabilir. Daha da ilerisi, aynı ülke içinde, biri diğerini tanımamaktadır. Benim burada öğrenmek istediğim ülkemizdeki HKEMBL. nın konuya bakışı ve uygulamalarıdır.
Rahatsız olmanıza gerek yoktur, dikkat ederseniz mesajımda konunun "benim açımdan anlaşıldığını" vurguluyorum. Sizin açınızdan aydınlanmamışsa, tabii ki siz irdeleyebilrsiniz.
Bunun için ben, konuyu bizzat yaşamış bir Mason'un cevaplandırmasında fayda göreceğimi bildirmiştim. Dediğim gibi konu benim
açımdan anlaşılmıştır. Dikkat ederseniz, o mesajımdan sonra konu hakkında başka bir mesajım da olmamıştır.
Saygılar-sevgiler.
-
İnisiye olma tekamül etme yolunda bazen hiç kabul edemiyeceğin şeylerlede karşılasabilirsin senin ne kadar fedakar olacagın senin amacına ne kadar kendini verdiğini gösterir ; ölçüsü tanımı yoktur gün gelir karşına çıkar özgür iradenle kabul eder yada reddersin doğru yanlış senin içinde karar vermen gereken bir durum. Bu soru karşısında hemen cevap vermemek amma hiç bir şeyin feadarlıklar ve kurallar olmadan da başarılamıyamıcağınıda unutmamak gerek.
-
Tabiiki önce aile ve iş gelir.