Masonlar.org - Harici Forumu
Sanat => Diger Sanatlar => Mizah => Konuyu başlatan: ADAM - Nisan 07, 2014, 12:00:34 ös
-
Yorum serbest.
-
Celladına âşık bir çizimi de vardı, o da bugüne tam oturuyor bulabilirsem yükleyeceğim çok oldu.
-
Ne denebilir ki, bazen böyle birkaç çizim yüzlerce sayfanın anlatımından çok daha fazlasını anlatıyor. Paylaşım için teşekkürler.
Saygılar-sevgiler.
-
Tam Türkiye zihniyetini yansıtıyor. Adolf Hitler Almanya'sından sonra ilk defa Türkiye'de.
Saygılar.
-
Turhan Selçuk yaraya parmak basmış. İçimiz acıdı
Saygılar
-
Sunu bastan söyleyeyim.
Türban dedigimiz sey bence kadinin baski altinda tutulmasinin bir aracidir, baska birsey degil.
Ve islamla kapitalizim arasindaki en önemli farklardan biride bu konudadir.
Biri soyup pazarlar digeri paketleyip pazarlar.
Ama sunuda sormak isterim, yukarda üzerinde "devlet" yazan hangi kuruma acaba türbanli bir bayan sokulmustur?
Acaba sayin Turhan Selcuk nasil bir demokrasiden sözetmektedir?
Ama tabi büyük usta hayatta olmadigi icin sorularimiz cevapsiz kaliyor.
-
Sayın Tij'i ya ben anlayamadım !!!, yada sayın Tij tam olarak anlatamamış düşüncesini. Söz konusu karikatürde yanlız türban yok. Kara çarşaf, takke, cübbe ve potur da var. "devlet" kavramı bir kurumdan ziyade ülkenin tüzel kimliğini sembolize etmektedir. Kurumun o kurum veya bu kurum olmasının bir kıymeti harbiyesi yoktur, önemli olan anayasasında ".....laik bir sosyal hukuk devletine" şeriatın ne şekilde hakim olduğunun anlatılmasıdır.
Saygılar-sevgiler.
-
Sayin Alsah beni dogru anlamis.
Beni daha iyi anlamasi icin söyle bir soru sormam lazim.
Kendisinin deyimiyle ( ki bence bu Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hic bir zaman tam anlamda olmadi ) "....laik bir sosyal hukuk devletide" diyanet isleri diye bir kurumun yeri varmidir?????????????????????????????
Sevgiler ve saygilar benden
-
Çağdaş düşüncelerde devletlerin dini olmaz. Diyanet, toplumsal zorunluluklardan doğan bir ihtiyaçtır (Burada söz konusu olan diyanet değildir. Şahsen diyanete şiddetle karşıyım. Madem ülkede bir birinden farklı dinleri yaşayanlar da var o zaman hepsinin ayrı ayrı diyanetinin olması gerekir. Ya da devlet diyanetten çekilir, inananlar inançlarını kendileri düzenleyip , bedellerini kendileri karşılar. Ben böyle düşünüyorum. ). Anayasadaki hüküm böyle. Keza; hukuk ta öyle , sosyal yapı da. Anayasa böyle yazmış. Karikatürdeki anlatım bu manada önemlidir.
Saygılar-sevgiler. ;) ;) ;)