Masonlar.org - Harici Forumu
Mason ve Masonluk Nedir? => Evrensel Masonluk => Konuyu başlatan: Risus - Haziran 17, 2015, 10:11:33 ös
-
(https://s-media-cache-ak0.pinimg.com/236x/c1/70/c9/c170c9af0e61508f16ff3a300be600e3.jpg)
1 — Sükûtun meyvalarını.
2 — Sağlığın mutluluğunu.
3 — Kendini idare edebilmenin mükâfatını.
4 — Başarının sevincini.
5 — Kudretin sorumluluğunu.
6 — Doğanın güzelliğini.
7 — Sevginin mucizesini.
8 — Dostluğun anlamını.
9 — İmanın kudretini.
10 — Paylaşmanın zevkini.
11 — Doğruluğun hazinesini.
Mabedimizi yapmak için Akıl bize yol göstersin.
Raşid TEMEL
(New Age'den derlenmiştir.)
-
2, 4. 6,7 ve 10. maddeleri akıl bize nasıl öğretiyor.
Benim kafama yatmadı ?
Daha doğrusu kafam yatmadı.
-
2, 4. 6,7 ve 10. maddeleri akıl bize nasıl öğretiyor.
Benim kafama yatmadı ?
Daha doğrusu kafam yatmadı.
Bu, kişilerin yorum ve bakışına göre farklılık gösterecektir ancak şöyle bir yorum yapabiliriz sanırım;
Akıl olmasaydı sağlığın kıymetini, sağlıksız olmanın zorluğunu anlayabilir miydik?
Akıl olmasaydı başarıyı ve sevinci tadabilir miydik?
Akıl olmasaydı doğayı inceleyip, ahengin ve güzelliğinin farkına varabilir miydik?
Akıl olmasaydı paylaşmayı ve zevkini anlayabilir miydik?
Akıl bize sade haliyle öğretmiyor. Akıl fark etmemizi ve ayırt etmemizi sağlıyor.
-
Bu başlık ile ilgili olarak;
http://masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=17193.0 (http://masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=17193.0)
adresinde birtakım paylaşımlar yapılmıştı. İstenirse orayla da bağlantılanabilir. Verdiğim linkte sunulan tüm katkıların sonuna kadar incelenmesi mevcut başlığın evrilmesine de faydalı olur diye düşünüyorum.
-
Bu başlık ile ilgili olarak;
[url]http://masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=17193.0[/url] ([url]http://masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=17193.0[/url])
adresinde birtakım paylaşımlar yapılmıştı. İstenirse orayla da bağlantılanabilir. Verdiğim linkte sunulan tüm katkıların sonuna kadar incelenmesi mevcut başlığın evrilmesine de faydalı olur diye düşünüyorum.
Teşekkürler sayın propulsion
-
Rica ederim Sayın Risus.
-
Son yıllarda ABD'de 20'ye yakın profesörün genel kanaati bu yönde işliyor. Ancak ben bu hocalara ve yukarıda ismi geçen Raşid Temel'e katılmıyorum.
Ruhun gizemi ile ilgili, ulaşılmazlığı ve işlerliği ile ilgili beyni merkeze çekerek, ruhu çevreye yayıyorlar.
Beyin de akıl da iki birer komşu. İnkar eden yanar.
Ben inkar etmiyorum.
Anlam veremediğim şey ; paylaşma,zevk gibi akli melekelerimiz dışında oluşan duyguların da akılla öğretildiğinin ifade edilmesi.
Ama daha da karışık bir şekilde anlam veremediğim ve bu söylemden daha acımasız söylemler de var.
Sevgi,nefret gibi duyguları bırakalım akla atfetmeyi ; beyindeki sinaps bağlantılarına, iyonlara bağlayan bile gördüm.
En azından Raşid Temel bu derece maddeci bir beyanda bulunmuyor.
Akıl da beyni hatırlattığı için, ben bu konuda bir atılımda bulunmak istedim.
Bu noktada dile getirmek istediğim şeyleri daha da berraklaştırmak adına, bu konularda kafa yormuş , yanlış da hatırlamıyorsam Nobel Tıp ödülü almış bir şahsın dediklerinden yararlanmak iyi olur diye düşünüyorum.
John Eccles kendisi.
''Düşünme prosesi kendiliğinden olmaz. Siz düşünmedikçe beyin bir şey yapamaz. Düşünme işini beynin yaptığına inanırsanız determinist materyalizmin tuzağına düşmüş olursunuz.
Biz ruhî varlığımızla durmaksızın fonksiyon görüyoruz ve bu esnada beyni kullanıyoruz...
Konuşma ise gırtlak veya ses kutusunun yaratılmasıyla ortaya çıktı...
Lisan da insana mahsustur. Hayvanlar her çeşit işaret kullanır fakat aralarında tarif ve delillendirme yapamazlar...
Bunun tabiî seleksiyonla bir ilgisi yok.
Darwinci tipte bir evrimin gerektirdiğinden çok daha ötede bir yerdeyiz biz. İlk insan da bizimkine benzer bir beyne ve potansiyele sahipti.
'İlk insan' dediklerimiz 'uygar' dediklerimizden daha uzun süre varoldular.
Gezegenin en ilkel halkının bebeklerini alsak ve onları toplumumuzda büyütsek, Gadusek'in birkaç defa gösterdiği gibi, bizimle aynı şekilde gelişirler.
Yani beyinlerimizin tabiî seleksiyon ile hiçbir münasebeti yok. Getireceğimiz bütün izahlar ancak ilâhî plânın bir parçası olabilir...
'İlâhî lütuf' veya başka birşey deyin, fakat biz ateist Jacques Monod'nun dediği gibi kaosun tesadüfünden ortaya çıkmadık."
-
Son yıllarda ABD'de 20'ye yakın profesörün genel kanaati bu yönde işliyor. Ancak ben bu hocalara ve yukarıda ismi geçen Raşid Temel'e katılmıyorum.
Ruhun gizemi ile ilgili, ulaşılmazlığı ve işlerliği ile ilgili beyni merkeze çekerek, ruhu çevreye yayıyorlar.
Beyin de akıl da iki birer komşu. İnkar eden yanar.
Ben inkar etmiyorum.
Anlam veremediğim şey ; paylaşma,zevk gibi akli melekelerimiz dışında oluşan duyguların da akılla öğretildiğinin ifade edilmesi.
Ama daha da karışık bir şekilde anlam veremediğim ve bu söylemden daha acımasız söylemler de var.
Sevgi,nefret gibi duyguları bırakalım akla atfetmeyi ; beyindeki sinaps bağlantılarına, iyonlara bağlayan bile gördüm.
En azından Raşid Temel bu derece maddeci bir beyanda bulunmuyor.
Akıl da beyni hatırlattığı için, ben bu konuda bir atılımda bulunmak istedim.
Bu noktada dile getirmek istediğim şeyleri daha da berraklaştırmak adına, bu konularda kafa yormuş , yanlış da hatırlamıyorsam Nobel Tıp ödülü almış bir şahsın dediklerinden yararlanmak iyi olur diye düşünüyorum.
John Eccles kendisi.
''Düşünme prosesi kendiliğinden olmaz. Siz düşünmedikçe beyin bir şey yapamaz. Düşünme işini beynin yaptığına inanırsanız determinist materyalizmin tuzağına düşmüş olursunuz.
Biz ruhî varlığımızla durmaksızın fonksiyon görüyoruz ve bu esnada beyni kullanıyoruz...
Konuşma ise gırtlak veya ses kutusunun yaratılmasıyla ortaya çıktı...
Lisan da insana mahsustur. Hayvanlar her çeşit işaret kullanır fakat aralarında tarif ve delillendirme yapamazlar...
Bunun tabiî seleksiyonla bir ilgisi yok.
Darwinci tipte bir evrimin gerektirdiğinden çok daha ötede bir yerdeyiz biz. İlk insan da bizimkine benzer bir beyne ve potansiyele sahipti.
'İlk insan' dediklerimiz 'uygar' dediklerimizden daha uzun süre varoldular.
Gezegenin en ilkel halkının bebeklerini alsak ve onları toplumumuzda büyütsek, Gadusek'in birkaç defa gösterdiği gibi, bizimle aynı şekilde gelişirler.
Yani beyinlerimizin tabiî seleksiyon ile hiçbir münasebeti yok. Getireceğimiz bütün izahlar ancak ilâhî plânın bir parçası olabilir...
'İlâhî lütuf' veya başka birşey deyin, fakat biz ateist Jacques Monod'nun dediği gibi kaosun tesadüfünden ortaya çıkmadık." diyor.
''Düşünme prosesi kendiliğinden olmaz. Siz düşünmedikçe beyin bir şey yapamaz. Düşünme işini beynin yaptığına inanırsanız determinist materyalizmin tuzağına düşmüş olursunuz. ''
Bu cümlenin açılmasını istiyorum sayın İNSAN. Bu cümleden anladığınızı ve bize aktarmak istediklerinizi açar mısınız? Mesela kimse fatura borçlarını, sınavlarını veya biten ilişkisini düşünmek istemez. ''Dur iki dakika şuraya oturayım da eski sevgilimi düşünüp, özleyip üzüleyim'' demez. Modern psikoloji bu yapıyı ''ego'' ( Bildiğimiz egodan farklı. ) olarak açıklamıştır. Yani farkındalığımız ve anda kalma yetimiz az olduğu için, ego merkezli bir yönetimle hayatımızı sürdürdüğümüz, istemediğimiz düşüncelerimizin biz istemeden aklımıza geldiği, an'ı kaçırdığımızı, geçmiş ve gelecekte yaşadığımızı söyler.
Sizin bu konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
-
Modern psikoloji bize inkar,dışsallaştırma gibi mekanizmaların oluşumunu da egoya bağlar ama. Ego dediği şey sadece şuur değildir.
Tabi Freud'un bahsettiği topografik egodan bahsediyoruz.
Ancak şurayı gözden kaçırmayalım.
Sizin bahsettiğiniz Freud'un dedikleridir, Modern Psikolojinin dedikleri değildir.
Üstelik ben, John Eccles'in düşüncelerini analitik yaklaşımla değil, holistik yaklaşımla okunmasını tavsiye ederim. Yani verilen 'tüm' mesaja bakmak bize daha açık şeyler sunabilir.
Bizler düşünmedikçe beyin bir şey yapmaz. deyimi ise ruhun fonksiyonuna işaret ediyor.
Yani John Eccles önce ruh diyor.
-
Modern psikoloji bize inkar,dışsallaştırma gibi mekanizmaların oluşumunu da egoya bağlar ama. Ego dediği şey sadece şuur değildir.
Tabi Freud'un bahsettiği topografik egodan bahsediyoruz.
Ancak şurayı gözden kaçırmayalım.
Sizin bahsettiğiniz Freud'un dedikleridir, Modern Psikolojinin dedikleri değildir.
Üstelik ben, John Eccles'in düşüncelerini analitik yaklaşımla değil, holistik yaklaşımla okunmasını tavsiye ederim. Yani verilen 'tüm' mesaja bakmak bize daha açık şeyler sunabilir.
Bizler düşünmedikçe beyin bir şey yapmaz. deyimi ise ruhun fonksiyonuna işaret ediyor.
Yani John Eccles önce ruh diyor.
''Sizin bahsettiğiniz Freud'un dedikleridir, Modern Psikolojinin dedikleri değildir.''
Böyle bir KESİN yargı koymanız, Freud'un söylediklerinin sanki modern psikolojide yeri yokmuş ve araştırılmamış, modern psikolojide bir çok yazardan tutun da Eckhart Tolle, Osho gibi yazarlar hiç değinmemiş gibi bir yorum yapmanız, zaten tartışmayı bitiren noktadır sayın İNSAN.
Sevgiler :)
Saygılar :)