(http://i.hizliresim.com/ZVY4No.png)
Masonluğun mensupları olarak uygulamalarımızla tatmin olduğumuzu umarız. Böyle bir başarının, iftihar ettiğimiz geleneklerimizden, ilham kaynağımız olan liderlerimizin bulunmasından, ayni zamanda Masonluğun eski ve şerefli bir dernek olmasından meydana geldiğini de düşünürüz. Çoğumuz bunlardan gurur duymakta ve geçmişimizle iftihar etmekteyiz. Böyle olmakla beraber, içimizde mesleğimizin gayesini ve öğrettiklerini anlamayanlar da bulunmaktadır. Masonluğun ne olduğunun üyeleri tarafından bilindiği sanılır.
Birçok Masonlar güzel düşünceleri tekrarlarlar, ama bunların nasıl geldiğini bilmedikleri gibi, günlük yaşamlarına da uygulayamazlar. Bir çoğu Mason olmaktan gurur ve şeref duyarlar ama, Masonluğun istediği ve beklediği bilgiler, sorumluluklar ve görevler için kıllarını kıpırdatmazlar. Bu sözler bazılarımızı şaşırtabilir, ama bildiğim kadarıyla, eskiden Masonlukta zihnî bir seviye aranırdı. Üstat Masonlar öğretileri iyice bilmek durumunda idiler ve de kafalarına sahip kimselerdi.
Bunların arasında kendi çağlarında Dünyayı idare eden kimseler bulunmakta idi. Rönesans aydınlarının çoğuda bunların içindeydi. Kıymet ve büyüklüklerinden şüphemiz olmayan bu yetenekli ve kişilikli liderler daima akıl ve hikmeti rehber almışlardır. Onlar akıllıca düşünen, bilimde, dinde ve felsefede olduğu gibi, yüzyıllarca evvel yaşamış kimselerin tücrübelerinden yararlanmasını da bilen kimselerdi. Şimdi kullandığımız sembolleri onlar toplamıştır. Ritüellerimizin ve semboliz-mamızın kapsadığı felsefe bize onlardan miras kalmıştır.
Raşid Temel / Mimar Sinan Dergisi
(http://i.hizliresim.com/6kmOYE.png)