Masonlar.org - Harici Forumu
Inanc => 3 Buyuk Din => Yahudilik => Konuyu başlatan: Isis - Ocak 06, 2008, 12:50:50 öö
-
Daha once baska bir uyemizin alakasi olmayan bir baslik altinda yayinladigi mesajini alakali bir baslik altinda toplamak istedim..
Ilginize ve Bilginize..
Oncelikle su iki ayrimi yapmamiz gerek o da, herkes Yahudilik derken irk mi din mi hala karistirabiliyor.Bu kavramlari tekrar hatirlamakta fayda var.
Musevilik, Ibrahimi dinlerden ilk ortaya cikan bir din-inanc
sistemidir. Museviligin kuruldugu devirde (M.O. 14. yy ortalari) ve
Hristiyanligin filizlenmesine kadar (M.S. 1 yy), dunyada din-ulus
farkliligi diye bir kavram yoktu. M.O. son 1.5 binyilin uluslari olarak,
Eski Misir, Eski Yunan, Hitit, Sumer, Asur, Babil, Fenike, Ibrani, Pers,
Roma gibi devletlerin hepsinde "ulus-din butunlugu" kavrami vardi, ayni
ulus ve din arasinda bir fark dusunulemezdi. Cunku din demek devlet
demekti ve otoritesini de kral'in tanrisal kimliginden aliyordu. Nasil
Shamanizm, ilk basta Orta-Asya TR'lerinin ulus-dini ise... Sonradan
Maverau'n-Nehir TR'leri arasinda, Islam-oncesi donemde Budizm
(Zindik'lik) ve Zerdusti'lik (bugunku Alevilige yakin) dinleri genis
capta Shamanizm'in yerini aldi.
"Ulus-din" butunlugunden oteye giden "cok-uluslu din" kavramini ilk kez
Hiristiyanligi kuran Yahudi'ler "icad" etti. O devirde Musevilik, (a) bu inanc
sistemini ulus-din olarak korumak isteyen "Milliyetci Yahudi'ler" ile (b) bu
dini - Roma inaclari ile bir derece karistirdiktan sonra - tum dunya
uluslarina yaymak ve "cok-uluslu" hale getirmek isteyen "Evrenselci
Yahudiler" (Ilk Hristiyanlar) arasinda ikiye ayrildi.
Muslumanlik ise, iki Ibrahimi dinin (Musevilik ve Hrist'lik) 7. yy
Arap-Bedevi toplumuna adapte edilmis sekli olarak, bir Arap ulus-dini
mahiyetinde kuruldu; Arap-Islam ordulari Bizans ve Sasani (Pers)
imparatorlugu topraklarini isgal edince, ilk kez cok-uluslu bir din
halini aldi.
Bu nedenle bir Yahudiye "senin kimligin ulus mu, din mi?" diye
soramazsiniz, cunku adamin size verecegi cevap su olur:
"Bir kere, benim Ibrani/Yahudi kimligim, ulus-din kavraminin ayrilmaz bir
butun oldugu M.O. bin yildan daha eski bir tarihe dayanir. Ikinci olarak,
zaten "cok uluslu din" kavramini ben icad ettim... Hem de benim kendi
"ulus-din butunlugu" kimligim kurulduktan 1,400 yil kadar sonra!"
Hz Musa'nin onderligi altinda Misir'dan gelip Filistin'e yerlesen, ve
yerli Fenike-Kenan halki ile karistiktan sonra, Asuri surgunune kadar
Kutsal Topraklar'da 12 kavim halinde yasayan Musevi dinini izleyen
topluma, "Ibrani" milleti denir. "Ibrani" sozunun kokeni,
Aramice-Ibranice "karsiya gecmis" anlamina gelen "Ivri" sozudur. Hz
Ibrahim'in Mesapotamya nehirlerinden Bati'ya dogru "karsiya gecmis" ve
Arz-Mev'ut topraklarina yerlesmis olmasini simgeler.
http://en.wikipedia .org/wiki/ Hebrews
Asur surgununden sonra Filistin'de geride kalan 2 kavime -- daha
dogrusu 1.5 kavime -- Yahudi milleti denir. Kaynagi bu toplumun baslica
kavmini olusturan "Yehuda" kavmi ve bu kavmin Hebron-Kudus yoresinde
kurdugu "Yehuda" devletidir.
http://en.wikipedia .org/wiki/ Jew
Asur imparatorlugunun dort tarafina surulen Ibrani 10 kavim -- daha
dogrusu 10.5 kavim -- arasinda, gunumuze kadar Musevi kalanlara "Mizrahi"
(Dogulu) Museviler denir. Bunlarin arasinda, Asuri/Kurt Yahudi'leri, Gurcu
Yahudi'leri, Babil ve Iran Yahudi'leri, Buhara ve Turkistan Yahudi'leri, Yemen Yahudi'leri
vardir.
http://en.wikipedia .org/wiki/ Mizrahi_Jews
Yukardaki gibi dagilmis 10.5 kavim Ibrani arasinda, tarihte baslarina
gelenlerden dolayi Musevi dini kimliklerini yitirmis toplumlara "Kayip
10 Kavim" denir. Bunlarin arasinda K.Irak Kurtleri, Afgan Pashtunlari,
Kashmir milleti DNA testleri ve kulturel belirtiler yoluyla Ibrani kokeni
kanitlanmis basta gelen toplumlardir.
http://en.wikipedia .org/wiki/ Ten_Lost_ Tribes
Roma surgunu sonucu Yahudi'lerin onemli bir kismi Roma civarina ve Italyan
yarimadasina yerlesti. Filistin'de geride kalan onemli bir kesim ise
tarih boyunca once Bizans altinda Ortodoks Hiristiyan, sonra da Arap
isgalinden gunumuze kadar gelmis olan Musluman veya Durzu Filistin-Suriye
Araplari haline geldi.
http://en.wikipedia .org/wiki/ Palestine
Roma surgunu sonucu Italya'ya gecen Yahudi'lerin buyuk cogunlugu orada
Hiristiyanligi kurdu ve yaydi, Katolik Italyan millet ve kulturunun
temelini olusturdu.
Milad zamaninda Yahudi nufusu Roma Imparatorlugu' nun %20'si kadar yuksekti,
yani 8 milyon civarindaydi. Hiristiyanligi kurmalari yoluyla bunlarin
ezici cogunlugu Katolik Italyan haline geldi. Geriye kalan cok ufak
innatci ve sofu bir azinlik ise Musevi kalmaga devam etti. Bu toplumun
nufusu MS 800 civarlarinda 750,000 kadar takdir ediliyor. MS 800-1000
yillari arasinda bu toplum ikiye ayrildi. Kisacasi, Ashkenaz ve
Sefarad milletleri genetik yonden genel olarak, birbirinden 1,000-1,200
yil kadar once ayrildi.
(a) Imparator Charlemagne' in daveti uzerine Guneydogu Almanya'ya
(Rheinland) yerlesenler, Yiddish Almancasi konusan Ashkenazlar haline
geldi. Bunlar 14.-15. yy civarinda Rheinland yoresinden Dogu'ya suruldu
ve bugunku Polonya ve Ukrayna bolgesi kokenli olarak II. Dunya Savasi
arefesinde nufusu 10-12 milyonu bulan Ashkenaz toplumunu olusturdu.
http://en.wikipedia .org/wiki/ Ashkenazi_ Jews
(b) 8-10. yy arasinda, Roma Imparatorlugu dahilindeki Guney Fransa ve Iberya
yarimadasina gelip yerlesen Yahudi'ler ise Ispanyolca konusan Sefarad Y'lerini
olusturdu. Bunlarin sayilari 14. yy sonlarinda 800,000'e yaklasiyordu.
14-15. yy boyunca genis pogromlar ve din degistirme sonucu buyuk kismi
Katolik oldu, Ispanya millet ve kulturunun temelini olusturdu. Geride
kalan 10,000 kadar nufusluk dini elit bir zumre 1492'den baslayarak
Sultan Bayezid'in daveti uzerine Osmanli'ya geldi ve, gerek Rumca konusan
yerel Bizans Yahudi'leri (Romaniotlar) , gerek kuzeyden gelen Ashkenaz Yahudi'leri
ile karisarak, Osmanli-Sefarad milletini olusturdu.
20.yy baslarinda Balkanlar ve Ege'de 250,000 kisilik bir nufusa erisen
bu toplum 5 yy boyunca Osmanli devletinde ozerk yonetime sahip bir millet
statusunde kaldi. Ayni toplumdan cikan -- Podolya ve Transilvanya
yorelerinden gelmis onemli sayida bir Ashkenaz nufusu da iceren -- 500
kadar ailelik etnik-Yahudi kokenli bir zumre, resmen Musluman olduklari 17. yy
sonlarindan baslayarak, once 19. yy boyunca Osmanli Imparatorlugu' nun
Batilasmasinda, Avrupa buyuk gucleri ile yonetilen akilci
diplomasi yoluyla imparatorlugun dagilmasinin onlenmesinde, 20 yy
bashindan sonra da laik-ulusal TR devletinin kurulmasinda onculuk
yaptilar.
http://en.wikipedia .org/wiki/ Sephardi_ Jews
http://en.wikipedia .org/wiki/ History_of_ the_Jews_ in_Turkey
Muhabbetle.
-
Muslumanlik ise, iki Ibrahimi dinin (Musevilik ve Hrist'lik) 7. yy
Arap-Bedevi toplumuna adapte edilmis sekli olarak, bir Arap ulus-dini
mahiyetinde kuruldu; Arap-Islam ordulari Bizans ve Sasani (Pers)
imparatorlugu topraklarini isgal edince, ilk kez cok-uluslu bir din
halini aldi.
İLGİNİZE ve BİLGİNİZE
Müslümanlık kurulmamıştır Allah tarafından kulu ve peygamberi olan Hz. Muhammed araclığıyla insanlara duyrulmuştur.
Muhabbetle.
Not: Yazınızı baştan sona okudum ama biraz sonuç cu biraz da zor idrak eden birisi olarak soruyorum size diğer konudan kalma olarak Yahudi aynı anda hem Yahudiyim hem de Müslümanım diyebilirmi kısa ve net olarak cevap verebilirmisiniz?
-
1) Bu yazi Wikipedia'dan cevrilmis bir yazi. Kurulmus ifadesinde saplanti olusturmaya luzum yok. Sakin olunuz lutfen.
2) Okumus olsaydiniz bu soruyu sormazdiniz sayet okuduysaniz da 6 dk'da okumussunuz, kendi ifadenizle zor anlayan bir kisiliginiz oldugu icin yavas yavas sindire sindire bir daha okumanizi oneririm. Cunku sorunuzun cevabi orada yaziyor.
3) Daha genis anlatmak icin yani sizin handikapta kaldiginiz su mevzuyu ornekle aciklamak gerekirse; din ile etnik kokeni veya irki daha iyi ayird etmek icin kisaca sunlari soyleyebilirim.Lutfen dikkat. Bir Amerikali musluman oldugu taktirde Turk veya Arap olmayacaktir. Amerikali olmaya devam edecektir. Ayni sekilde musluman olan bir Yahudi de maalesef Muslumanlarin benimseyemedigi sekilde Musluman Yahudi olacaktir , cunku Yahudi olmak kesinlikle bir etnik koken ile ilgilidir. Ama belki de bazilari musevi deyimi ile karistiriyor da olabilirler. Musevilik sadece dindir, orasi dogru. Kafalarin karismasinin nedeni belki de Avrupa dillerinde musevi ve yahudi icin farkli kelimeler bulunmamasindan (Jew, Juif, Jude, judio) kaynaklanmaktadir, ayni sekilde Arapcada da yoktur. Nitekim araplar da hem din hem de irk anlamina gelen Yahudiyyun derler. Ama bkz Turkce'de vardir. Yahudi adinin sadece din adi olmadiginin en guzel ornegini ise bizzat Naziler vermistir. Din ile iliskiyi tamamen kesmis olan Yahudiler firinlara atilmaktan kurtulamamislardir. Hatta 7 kusak oncesinde ailede bir Yahudi bulunmasi firina atilmak icin yeterli sebepti. Bu da Nazilerin Yahudiligi bir din olarak gormediklerinin en buyuk kanitidir.
4) Simdi siz diyorsunuz ki, Yahudi Irk olamaz, dini bir topluluktur . Eger hala boyle dusunuyorsaniz yalvaririm rica ederim lutfen yukaridaki ilk mesaji tekrar yavas yavas anlaya anlaya okuyunuz.Okudunuzsa simdi bri dahaki paragrafa gecebilirsiniz.
Islam irklara , kulturlere karsi mi ki de simdi siz bana diyosunuz ki kendi irkindan vazgec, halkini savunmaktan vazgec, kulturunden vazgec kendi adini degistir, musluman adi al?Sizin adiniz ne mesela? (soyleyin demiyorum ama) Adiniz Islami mi yoksa Turki mi? Sayet adiniz Turki ise, "siz muslumansaniz, siz neden degistirmiyorsunuz adinizi" diye sormazlar mi? Veya Turk olarak bayraginizi seviyorsunuz (Turkiye bayragi malumunuz Islam bayragi degil neden saygi gosteriyorsunuz, islam bayraga saygi gosterin demiyor neden yere dustugunde kaldiriyorsunuz????) Neden 19 Mayis, 29 Ekim, 23 Nisan kutluyorsunuz. Veya siz sahsen kutlamiyorsaniz da kutlayan milyonlarca Turk var???Neden folklor oyununu yasaklamiyor hocalar Turkiye'de?, Niye turk sanat muzigi, turk halk muzigi dinliyorsunuz veya en dindar hocalar bile dinliyorlar?Neden binbir cesit yemek yapiyorsunuz hurma neyinize yetmiyor? Neden kran tuvalet batililar gibi giyiniyorsunuz, Hz Peygamber gibi giyinsenize???
Yani Turk milletinin irki, kulturu , turkuleri, vatan hasreti, vatan sevgisi olsun, yemekleri, kendi kiyafeti olsun, siz ona dokunmayin aman ha, ama bir Israili veya Yahudi musluman olunca butun kulturunu geride biraksin, butun irkiyla olan bagini koparsin, Arap kulturune girsin oyle mi???
Simdi bu duruma gore CELISKI kimde?
muhabbetle
Hasiye: NAAT basligindaki mubarek bir insana atfedilen sayfa altinda bile siyaset, din , irk tartismasi yapilmasindan haya ettim ve o yuzden cevap vermedim..
-
Teşekkür ederim Sn. Kırlangıç. Hem doğru algıladığımı (Yahudi ve Musevi olmanın ayrımı) gösterdiğiniz için, hem de NAAT adı altında anlatmaya çalıştığım şeylerin doğruluğunu belirttiğiniz için... Orada yazmış olduğum hikayeden de hangi dine mensup olursa olsun (ya da deist olsun) herkesin bir anlam ve ders çıkarmasını temenni ederim...
Sevgi ve saygı ile...
-
Bir Yahudi eger musluman olmussa kendı ozune donene kadar serıata gore ozbenlıgını kaybetmıstır ve o bır Yahudı degıldır...Bir musevıde Yahudi degıldır...Ibranı halkından olup Brıt mıla torenı yapılan kımse yukarıdakı yazılanlardan sorumludur...Bu arada Kuzey Irak kurtlerı goyımdır yanı artık judeo degıldırler kanlarını bıle yıtırmıslerdır...
-
Bu dediginiz Musevilige gore boyle ve yalnizca sizi baglar beni baglamaz sn Itzhak. Cunku ben hic bir zaman sizin dediginiz seriata inanmadim. Benim Yahudiligimi de kimse sorgulayici olamaz. Herkes kendi isine baksin lutfen.
muhabbetle
-
Elbette hanımefendı, Sunuda bılmenızı ısterımkı kımsenın yahudılıgını sorgulamıyorum..Uzerınızede alınmayınız lutfen...Bu arada ben zaten ısıme bakıorum anlamadıgım nokta sızın ısınız yokta benım sozlerımden pay cıkarıosunuz gıbıme gelıor...
-
Cunku ben hic bir zaman sizin dediginiz seriata inanmadim. Benim Yahudiligimi de kimse sorgulayici olamaz. Herkes kendi isine baksin lutfen.
Seni zındık seni şeriata inanmıyormuş.Ben şimdi seni dereye götürüp kıtır kıtır kesmezmiyim :D ;D
-
1) Bu yazi Wikipedia'dan cevrilmis bir yazi. Kurulmus ifadesinde saplanti olusturmaya luzum yok. Sakin olunuz lutfen.
2) Okumus olsaydiniz bu soruyu sormazdiniz sayet okuduysaniz da 6 dk'da okumussunuz, kendi ifadenizle zor anlayan bir kisiliginiz oldugu icin yavas yavas sindire sindire bir daha okumanizi oneririm. Cunku sorunuzun cevabi orada yaziyor.
3) Daha genis anlatmak icin yani sizin handikapta kaldiginiz su mevzuyu ornekle aciklamak gerekirse; din ile etnik kokeni veya irki daha iyi ayird etmek icin kisaca sunlari soyleyebilirim.Lutfen dikkat. Bir Amerikali musluman oldugu taktirde Turk veya Arap olmayacaktir. Amerikali olmaya devam edecektir. Ayni sekilde musluman olan bir Yahudi de maalesef Muslumanlarin benimseyemedigi sekilde Musluman Yahudi olacaktir , cunku Yahudi olmak kesinlikle bir etnik koken ile ilgilidir. Ama belki de bazilari musevi deyimi ile karistiriyor da olabilirler. Musevilik sadece dindir, orasi dogru. Kafalarin karismasinin nedeni belki de Avrupa dillerinde musevi ve yahudi icin farkli kelimeler bulunmamasindan (Jew, Juif, Jude, judio) kaynaklanmaktadir, ayni sekilde Arapcada da yoktur. Nitekim araplar da hem din hem de irk anlamina gelen Yahudiyyun derler. Ama bkz Turkce'de vardir. Yahudi adinin sadece din adi olmadiginin en guzel ornegini ise bizzat Naziler vermistir. Din ile iliskiyi tamamen kesmis olan Yahudiler firinlara atilmaktan kurtulamamislardir. Hatta 7 kusak oncesinde ailede bir Yahudi bulunmasi firina atilmak icin yeterli sebepti. Bu da Nazilerin Yahudiligi bir din olarak gormediklerinin en buyuk kanitidir.
4) Simdi siz diyorsunuz ki, Yahudi Irk olamaz, dini bir topluluktur . Eger hala boyle dusunuyorsaniz yalvaririm rica ederim lutfen yukaridaki ilk mesaji tekrar yavas yavas anlaya anlaya okuyunuz.Okudunuzsa simdi bri dahaki paragrafa gecebilirsiniz.
Islam irklara , kulturlere karsi mi ki de simdi siz bana diyosunuz ki kendi irkindan vazgec, halkini savunmaktan vazgec, kulturunden vazgec kendi adini degistir, musluman adi al?Sizin adiniz ne mesela? (soyleyin demiyorum ama) Adiniz Islami mi yoksa Turki mi? Sayet adiniz Turki ise, "siz muslumansaniz, siz neden degistirmiyorsunuz adinizi" diye sormazlar mi? Veya Turk olarak bayraginizi seviyorsunuz (Turkiye bayragi malumunuz Islam bayragi degil neden saygi gosteriyorsunuz, islam bayraga saygi gosterin demiyor neden yere dustugunde kaldiriyorsunuz????) Neden 19 Mayis, 29 Ekim, 23 Nisan kutluyorsunuz. Veya siz sahsen kutlamiyorsaniz da kutlayan milyonlarca Turk var???Neden folklor oyununu yasaklamiyor hocalar Turkiye'de?, Niye turk sanat muzigi, turk halk muzigi dinliyorsunuz veya en dindar hocalar bile dinliyorlar?Neden binbir cesit yemek yapiyorsunuz hurma neyinize yetmiyor? Neden kran tuvalet batililar gibi giyiniyorsunuz, Hz Peygamber gibi giyinsenize???
Yani Turk milletinin irki, kulturu , turkuleri, vatan hasreti, vatan sevgisi olsun, yemekleri, kendi kiyafeti olsun, siz ona dokunmayin aman ha, ama bir Israili veya Yahudi musluman olunca butun kulturunu geride biraksin, butun irkiyla olan bagini koparsin, Arap kulturune girsin oyle mi???
Simdi bu duruma gore CELISKI kimde?
muhabbetle
Hasiye: NAAT basligindaki mubarek bir insana atfedilen sayfa altinda bile siyaset, din , irk tartismasi yapilmasindan haya ettim ve o yuzden cevap vermedim..
Sn. Kırlangıç emin olun ki ilk yazınızıda okumuştum ama görüşlerinize saygı duymakla beraber katılıp katılmama hususunda muallaktayım İslamiyet ırkların tekelinde değildir ben Müslüman bir Türküm tartışmayı daha da derinleştirmek istemiyorum çünkü sürekli dikkatimi çekiyor olayı bambaşka boyutlatara taşımaya çalışıyorsunuz hoş olmayan tavırlar içerisindesiniz şimdide çıkmış "Hasiye: NAAT basligindaki mubarek bir insana atfedilen sayfa altinda bile siyaset, din , irk tartismasi yapilmasindan haya ettim ve o yuzden cevap vermedim.." diyorsunuz olayı saptırıyorsunuz bunun O'na saygıyla alakası yok bende O'nun ümmetinin katillerini savunmaktan haya ediyorum lütfen çevir kazı yanmasın türü yorumlar yapmayın ki güzel bir tartışma zemini olsun...
-
Lütfen arkadaşlar ümmetçilik yapmayın ;)
-
musevilik bir ırk ya da kavim değil bir din adıdır.Milliyet olarak ibranidirler.sebatayistler de ibrani kökenlidir ama musevi değildir.galiba yahudilik ve ibranilik aynı şeyler
-
Musevilik nedir ozaman Sn. piri reis?
-
Bir seyde cok fazla ileri gidersen o sey ziddina inkilap eder.Yani boyle basini kuma sokup hep ayni seyi yapmak veya surekli tek birsey yapmak insanda patolojik durumlarin meydana gelmesine sebep olur.
Mesela surekli cekirdek citlersen, sivilce cikar.Evet haklisin, cekirdek citlemek haram degil, gunah degil.Ama sadece cekirdek citlemekle beslenilmez.Bunun gibi yani.
Simdi insanda milliyetcilik olmali ama milliyetci bir parti yanlistir, zarardir. Bu da ayni sey.Bunlar tek yanliliktir ve fitrata ters seylerdir.Futbolla ilgilen ama futbolla yatip kalkarsan sorunlar baslar.Hasili, denge, itidal cok onemli.
Simdi sanal alem olayi da oyle.Eger yuz yuze arkadaslarinizla gorusmuyorsaniz, sanal alemde 24 saat gecirseniz asosyalsiniz demektir.Sahile ineceksiniz, cay icemeye cikacaksiniz, gezeceksiniz. Yuruyeceksiniz. Surekli arabaya binmek de oyle zararlidir. Biraz adimlamak gerklidir.Iste bunlar ornekler.
Ama birey, sirf iki uc tane foruma girip cikiyor diye kendini uzay fatihi sayiyor. Farketmez isterse 16 saat 100 tane foruma 10000 tane mesaj yazsin, insani ozelliklerle yasamazsa, guduk kalir. Mental kapasitesi gelismez. Iste bazilarinda gordugunuz gibi ucubik durumlar ortaya cikar.
muhabbetle
-
Nedense HAKARET konusunda biraz konuşayım deim konuyla alakalı biraz galiba...
gerçekleştirilmesi en kolay eylemlerin başında gelir.
kolaydır zira bahanesi çoktur.
* dilin kemiği yoktur.
* haketmiştir. (haketme kriterleri zaten sakız gibi çok kolay esnetilebilir)
* "ben aslında öyle demek istememiştim" şeklinde yamuk yapılabilir
*ALTTA KALMILTIR DİYECEK SÖZÜ YOKTUR ÇAMURLA İŞİN İÇİNDEN ÇIKABİLİRİM DİYEREKTEN SON BİR ÇIRPINIŞTIR.
hakaretler karşıdaki kişinin ;
-kişiliğini,
-görünümünü,
-zeka seviyesini,
-beceri düzeyini,
(ama en çok) namusunu ve cinsiyetini hedef alarak yapılır.
tabii bir de hayvanlar alemini konu alan hakaretmer vardır.
en sık ve en kolay rastlanan hakaret biçimi özellikle bir kadına hitaben, namusu hedef alandır.
bir erkeğe hitap edilirse de o erkeğin anasının, bacısının, karısının namusu çok kolay hedef olabilir.Bir de zeka seviyesi hakkında tahmin yürütelemeyeek kadar küçük çapta olanlar vardır onlarınki bariz çamurdur olayla konuyla alakası olmayan yalana kaçan ve sırf KÖTÜ SÖZ den ibaret olan hakaretler bunlara cevap verilmemesi hakarete mağruz kalan kişinin inisiyatifindedir genelde aklı başında bir kişiyse cevapsızlığı yeğler çünkü karşı taraftaki anlama kabiliyetinden münezzehtir yalana dolana ve Çamura başvurur...
-
İsrail & Diğer Ülkeler
Gerçeğin ikiye ayrıldığını gördük: Dışımda olanlar (ya da dışımda olarak algıladığım dünya) ve içimde hissettiklerim.
İyi ve Kötü – Aynı şey iyi ve kötü içinde geçerli. İyi ve kötü ne demek? Mükemmel adalet diyebileceğimiz bir şey var mı ? Eğer ben mutlu olma arzusundan yaratılmış bir yaratıksam, beni mutlu eden şeyleri iyi, bana acı veren şeyleri de kötü olarak algılarım.
Eğer devlette bir bürokrat para çalıp yolsuzluk yapıyorsa kötü, ama bu amcamsa ve bana bu parayla bir spor araba alırsa biraz daha iyi. Fırtına kötü birşey, ama ben çiftçiysem ve rakiplerimin hasadını fırtına yok ettiyse bana olabilecek en güzel şey bu.
Ayrıca gördük ki insanoğlu hep deniyor. Realitedeki tüm diğer objeler gibi, durgun ve bütünlük ve sonsuzluk içerisinde ne dışarıdan nede içeriden baskısız bir hal içerisinde var olmanın yolunu arıyor. Bu dengeli hale ulaşabilmek için önce insan nasıl yaratıldığını öğrenmeli ve etrafındaki realitenin de nasıl yapılandırıldığını bilmeli.
Eğer insan kendisine zıt olan bir varlıkla kendisini kıyaslayamazsa, iyi ya da kötü, yada daha farklı bir anlayışla, kendisini nasıl algılayabilir ki? Ama öğrenebilirse, edineceği bilgi kendi durumunu kontrol etmesini sağlayacak, doğal, durgun ve bütünlük duygusunu içinde hissettirecektir.
İnsan kendisini analiz etme yeteneğinden mahrum kaldıkça, bilimsel ve teknolojik ilerleme dâhil olmak üzere, hiç bir şekilde hayatın gerçek tadına ulaşabilmenin yolunu bulamayacak. Tam tersine bu şekilde geliştikçe her şey daha da kötüye gidecek. Görüyoruz ki daha da ilerledikçe daha da fazlasını istiyoruz ve etrafımızda hep bir eksiklik olduğunu hissediyoruz.
Bu noktada aslında hiçbir şeyin kontrolünün elimizde olmadığını görüyoruz. Etrafımızda hiç kimsenin de, ne kadar güçlü olsalar da aslında hiçbir şeyi değiştiremediklerini görüyoruz.
İnsanın içindeki bu daha büyük bir şeylerin olduğu merakı uyandıkça, kalpteki kıvılcım dediğimiz arzu insandan gerçeği, bütünlük ve sükûneti aramayı talep etmeye başlar. İnsan bu yoldan geçerek binlerce yıldır gerçeği arayan insanlar tarafından kullanılan kabala adlı metoda gelir.
Araştırmaları ve çalışmaları sonucu üst dünyaları keşfeden kabalacılar, edindiklerini bize kökler ve dalların diliyle yazdıkları kitaplardan öğretirler. Gerçeğin ikiye ayrıldığını, üst gerçek ve alt gerçeğin, etki ve etken olarak birbirleriyle ilişki içerisinde olduğunu anlatırlar.
İnsan hayatını anlayabilmek ve kendi kontrolüne alabilmek için üst dünyaları algılamak zorunda.
Bu sürecin nasıl başladığını ve içinde yaşadığımız gerçeğin nasıl yaratıldığını daha önce öğrenmiştik.
Yaratan’ın arzulama duygusunu yaratarak, ruh âleminden çıkıp ve beş dünyadan inerek kendisinden en uzak dünya olan Olam Hazeh’e indiğini daha önce görmüştük. İşte bu dünyadan tekrar yukarıya doğru yükselmek istiyoruz. Ama nasıl?
Kabala yaratılanın etrafını saran (yaratılan = arzulamak duygusu) durgun ve sonsuz bir ışığın olduğunu anlatır – buna yaratılışın düşüncesi adını vermişler. Bu kanun bana sürekli iyilik yapıp bir şeyler vermek istiyor ama özelliklerim onun özelliklerine ters olduğu için onu hissedemiyorum. Ondan uzak ve ona nazaran daha ilkel bir varlığım. Tüm dünyalar bana ondan ne kadar uzak ve onun yapısına ne kadar zıt olduğumu gösterir. Aslında ruhani açıdan, üst – alt, zaman ve yer dediğimiz hiç bir şey yok. Bu kanuna kabalada eşitlik kanunu denir.
Yaratılanlar, yaratılışın düşüncesi olarak adlandırdığımız alan içerisinde dağılmış vaziyetteler. Öğrendiğimiz gibi Yaratan’a yakınlaşmak ve O‘nu hissedebilmek bizler tarafından mutluluk olarak hissediliyor. Bunu ilk Behina Alef’te (ilk görünüm) gördük. Yaratan’dan uzaklaşmak ise ızdırap olarak hissedilir. Bu demektir ki Yaratan’ı hissedebilmek için O’nu öğrenmemiz ve çalışmamız lazım ki O’na benzeyebilelim.
Kabala kişinin kendisini ve çevresini incelemesine ve araştırmasına, sonunda da dengeli hale ulaşabilmek için ne yapması gerektiğini anlamasına yardımcı olan bir ilimdir.
Üst dünyalardan geçerek yukarıya doğru yükselebilmek Yaratan’a ne kadar benzer olduğumuza bağlı.
İnsan birçok arzudan ibarettir. Kabalada insan yapısı 613 parçaya ayrılmıştır (Tariag) (613) arzu + 7 ek, toplam 620 arzu (Tarach). İçimizde Yaratan’a yakın arzularda var O’na uzak olanlarda. O’na uzak olan arzulara kendisi için isteyen arzuların himayesi altında denir.
Kabalada arzuları beş kategoriye tekabül eden beş görünüme ayırabiliriz. Keter: Kafa Tası, Hohma: Gözler, Bina: Kulak, Tifferet: Burun ve Malkut: Ağız.
Burada bu terimlerin fiziksel hiç bir objeyle bağlandırmamız gerektiğini tekrar hatırlatmak isterim. Kabalada fiziksel hiçbir şeyden bahsetmiyoruz. Sadece bu dünyadan benzer şeylerin isimlerini kullanarak ruh âlemini açıklamaya çalışıp anlamaya çalışıyoruz. Dinlerdeki problemlerin hepsi bu ayırımın yapılmamasından ve ruhani hislerin fiziksel davranışlar olarak algılanmasından kaynaklanıyor.
Bu deyimleri içimizde hissetmeye çalışmalıyız, içimde ne olduğunu algılamaya çalışmalıyım. Zamanla göreceksiniz ki bu terimlerle ilgili içinizde farklı hisler doğacak
Özgecil olarak işlev gören arzularımıza İsrail denir. İsrail kelimesi Yaşar–El kelimesinden türemiştir ve Yaratan’a Direk demektir - Yaratan’a yönlenmiş olan arzu.
Kendisi için isteyen arzuların içinde olanlara da dünya milletleri denir.
Kökler ve dalların kurallarına göre, bizim realitemizde de İsrail ve Dünya Milletleri var.
Peki İsrail denilenler kim? Kalbinde o kıvılcımı, Yaratan’ı arama ve gerçeği bulma arzusunu taşıyanlara İsrail ulusu denir (Tahmin ettiğiniz gibi bu dininizle ya da ailenizin diniyle ilgili bir şey değil – sadece o kişiyle ilgili ve tümüyle ruhani bir durum). Bu arzuyu taşıyan insanlar ışığı ilk alacaklar – kitaplarda da dediği gibi “Ben her kimi istersem ışığıma onu alırım”.
Dolayısıyla İsrail’e (yani Yaratan’la bütünleşme arzusunu taşıyan insanlara) bir görev düşüyor, “Milletlere ışık”.
Hikâyemizin ilk başlarına doğru gidersek, kabalacılar Hz İbrahim’in çadırı önünde oturduğunu ve etrafına ruhaniliği edinmek isteyen insanları topladığını anlatıyorlar. Bu grup insandan Yehud kelimesinden türeyen Yehudim (Yahudi) – Yaratan’la bütünleşmek- anlamına gelen bir kabala grubu oluşturduğu anlatılır.
Her bireyde olduğu gibi, kendi arzuları büyüdükçe, içten bir tatminsizlik duygusu kişiye baskı yapmaya başlar – bir boşluk hissi olur. Dolayısıyla İsrail denilen bu grup insan üzerlerine düşen görevi yapmadıkça çevrelerinden (yani diğer milletlerden) baskı görürler. Dolayısıyla hayatımızın neden ızdırap dolu olduğunu anlayabilirsek, çözümünü bulabiliriz.
Ne kadar iyi olmaya kalkarsak kalkalım, diğer insanlara ne kadar benzeyip onlara uyum sağlamaya kalksak ta üzerimize düşen Yaratan’la bütünleşme görevimizi yerine getirmeden hayatımızdan acılar eksik olmayacak.
....
http://www.kabbalah.info/turkishkab/Dersler/Ders3.htm