Masonlar.org - Harici Forumu
Inanc => 3 Buyuk Din => Islam => Konuyu başlatan: Mozart - Ağustos 26, 2009, 12:26:32 öö
-
Arkadaşlar dostlar, bildiğiniz gibi İslamiyette namaz kılmak farzdır, neden Yaradan insanlardan namaz kılmalarını istemiş olabilir, bir mantığı ya da felsefesi varmıdır?
İnsan, namaz kılarken rahatlaması psikolojikmidir? Yoksa bunun sebebi Yaradan'a yaklaşmamıdır?
Namaza bir de şu yönden bakmak istiyorum, bildiğiniz gibi oruç İslamiyet, Hrıstiyanlık ve Musevilikte mevcut, ancak namaz kılmak yok. Neden Yaradan diğer dinlere de namaz kılmaya benzer ya da şekilsel bir takım hareketlerle dua etmeyi zorunlu kılmamış.
Bir de şöyle bir şey yapalım, namazın zorunlu olduğunu belirtmek dışında bana öyle şeyler anlatın ve belirtin ki; namaz zorunlu olmadan(kalben) insanlar tarafından kılınsın.
-
namazı müslümanların kıldığı şekildeki gibi değil de kelime manasıyla ele alırsak tüm dinlerde yakarış ibadeti mevcuttur. Yahudilerin amidası ya da sabiilerin günde 5 vakit namaz benzeri bir ibadetleri vardır ki sabiiliğin bu ibadeti müslümanların namazına benzer, abdeste alma vs. sabiiliğin yalnızca namaz değil hac, oruç ibadetleri hatta abdesti bozan haller bile islamın uygulamalarına benzemektedir.
-
Sayın Akyol;
Yoga figürlerini incelerseniz,namaza benziyen yönlerini fark edebilirsiniz.Sayın SkulG'un da söylediği gibi ilk defa Sabii ler tarafından bir ibadet şekli olarak benimsenen namaz,ilk müslümanlar tarafından;şuhu veya vech haline geçebilme,konsantrasyonu muhafaza edebilme kasdı ile kullanılmaya başlamış,bilahere şekli olarakta gelenekleşmiştir.Asli olan,kendi cenetimizi yaratma yolunda yapacağımız ibadetlerdir.Şekli o kadar da önemli değildir.Meditasyon veya yoga yoluyla da Allah'a ulaştığını düşünenler,kendi"ÖZ"lerine dokunabilenler aynı hedefe ulaşmış,aynı yola girmiş olarak kabul edilebilirler.
Saygılarımla.
-
Sabiilerle ilgili hiç araştırma yapmamıştım, internette birtane kitap buldum. Sizler bundan mı yararlandınız? Bana namaz benzerliği olması çok merak uyandırıcı geldi.
Sabiıler -Şinasi Gündüz
-
Sabiileri araştırmanız yararlı olur sayın M.Akyol. Zira Hz. Muhammed ilk olarak peygamberliğini iddia ettiği zamanlarda Mekkelilerce "Sabii" olduğu düşünülmüştü. Ayrıca Kur'an'da adı geçen Ehl-i Kitap inançlardan biridir Sabiilik. Ben Türkçe bir kaynakta tamamen Sabiiliğe adanmış bir çalışma okumadım ama İngilizce makaleler ya da Sabiilerle ilgili İslam tarihinde geçen olaylardan biraz bilgim var. Mandaeans olarak anılıyorlar İngilizce'de.
-
selamlar değerli dostlarım, benim görüşüm şu yönde: namaz kılmak tartışılabilir.
O dönemin yaşam standartlarına, insanların yaşayış şekillerine bakarak ( araplar bilmiyorum içinde bulunanınız varmı ama biraz pis bir toplumdur bunu bilen bilir.) toplumu yönlendiren bir adamın insanlara; abdest ile temizliği ve namaz ile hem cemaat olarak birarada bulunup birbirinden güç almayı, hemde kendi dillerinde okudukları dualarla da izlemeleri gereken yolu anlatmaya çalışmıştır. namaz aslında bir nevi "arabı ıslah çalışması" olarak değerlendiriyorum. O günlerin yaşantısını göz önüne getirelim ( filmlerdeki gibi değil) insanlar belinde kılıçları ile dolaşıyorlar, kral, şerif, polis jandarma yok çevrenizde, sadece parası olanın istediği gibi davranabildiği pisliğin ve arsızlığın alıp başını yürüdüğü bir toplum. Din, tarihte; hep bozulmuş, yozlaşmış ve yoldan çıkmış toplumlara gönderilmiştir. bunun içindirki namaz toplumsal bir doping, devrim, motivasyonve sosyalleşme aracıdır. Değerli dostlarım ilk satırdada dediğim gibi bu yazdıklarım sadece benim görüşümdür. sevgi ve saygılarımla.
-
Sabiilerle ilgili hiç araştırma yapmamıştım, internette birtane kitap buldum. Sizler bundan mı yararlandınız? Bana namaz benzerliği olması çok merak uyandırıcı geldi.
Sabiıler -Şinasi Gündüz
Sn.Akyol,
Sn. Gündüz'ün ilgili kitabını okudum. Oxford University Press tarafından basılan ve ARapçaya da çevrilen doktora tezini temel alarak kaleme aldığı Türkçe konuyla ilgili benim bildiğim en derli toplu çalışmadır.
Konuya ilgi duyuyorsanız okumanızı öneririm.
Saygılarımla.
-
Bay vitruvius,
Vitruvius'un ne olduğunu bilirmisiniz ya da Leonardo da Vinci'yi veya Leonardo da Vinci'nin Arap kökenli olduğunu belirten bilgilerin bulunduğunu ya da kendisinin, Arap dünyasının bilimcilerinden çok etkilendiğini bilirmisiniz.
( araplar bilmiyorum içinde bulunanınız varmı ama biraz pis bir toplumdur bunu bilen bilir.)
namaz aslında bir nevi "arabı ıslah çalışması"
-
Sn M Akyol;namaz hakkında baya araştırma yapmıştım zamanında yeri gelmişken bunları buraya yazmak istedim.
Öncelikle ibadet Allah için yapılmaz.İbadetinizin Allah'a faydası yoktur haşa.Her ibadetin bir anlamı ve o anlam itibariyle bize bir getirisi vardır.Namaz bir yatıp,kalkma olayı değildir;çoğu kişinin anladığı gibi.O yapılan her hareketin bir anlamı vardır.Öncelikle namazda duanın okunmasından başlamak isterim.Bir duanın faydası nereden gelmektedir?okuduğunuz fatiha ile kendi doğaçlama gerçekleştirdiğiniz duanın arasında fark olduğunu söylemeliyim öncelikle.Bir duanın etkisi duanın kelimelerin majikal etkisinden ve majikal etkinin tesiri de kelimenin içerdiği anlamdan kaynaklanmaktadır.Yaklaşık 14 asır fatihanın okunduğunu varsayarsak,fatihanın etkisi buradan gelir.Bu kelimelerin dünyanın her tarafında asırlarca nesillerce okunduğunu ve büyük bir trans halinde okunduğunu ve yüklendiği anlamı düşündüğünüzde üzerinde çok büyük bir enerjinin biriktiğini ve bu kelimelerin artık tabir-i caizse büyülü doğru adıyla majikal bir etkiye sahip olduğunu biliyoruz ve kişi tarafından trans halinde okunduğunda bu majikal etkinin kişiye tesir ettiğini biliyoruz ki bu namazdaki rahatlama bundan kaynaklanmaktadır;ancak bu rahatlamanın ötesinde ağırlığı olan bir güçtür...
Namazın başından aldığımızda; niyet etmekle başlıyoruz bu niyetimiz bizim alacağımız olumlu enerjinin istikametini belirler.Baş parmaklarımızı kulağımıza götürüp "Allahu Ekber" diyoruz;burada şu var:kulak,beyinle direk alakası olan tek organdır kulakla ilgili her problem herhangi birşey beyni doğrudan etkiler ve yapı itibariyle de anne karnındaki bebeğe benzer ellerimizi kulağa götürüp "allahu ekber" diyerek beyne sinyal gönderiyoruz,tetikliyoruz.Daha sonra dua okumak için iki el göbekte birleştiriliyor;ellerin koyulduğu bölge yaşam kaynağı enerjisinin merkez noktasıdır;burada çakra merkezlerinden biri bulunmakta ve direk okuduğumuz duanın majikal kuvvetini ellerimizle enerji merkezine vererek bedenin bunu almasını sağlıyoruz.Daha sonra yarı eğilme hareketi yani rükuya varıldığında beden kime karşı eğiliyorsa beyin bunu algılıyor ve direk beyin hücreleri inanılmaz şekilde hareketlenmeye başlıyor bunlar termal kamera görüntüleriyle kanıtlanmış bilgilerdir.Secdeye geçildiğinde ise beyinde kırmızı bir kan damarı hareketleniyor ve tamamen secde modundayken vücudunuzun yedi noktası yere değmiş oluyor ve bu new age inançlarda da yeri olduğu şekilde 7 enerji noktası olan yedi çakrayı etkiliyor ve topraklanma gerçekleşiyor.İşte namazın mantığı budur tamamen ruhsal ve bedensel etkileri vardır,hatta ruhun tekamülü için en mükemmel somut araçtır.Bunların zorunlu olmasının dışında sizin isteyerek kılmanıza vesile olacak bilgiler olduğunu düşünüyorum.Namazın zorunlu kılınması,ruhun tekamül etmesinin zorunluluğundan gelir,yoksa dinde günah diye birşey yoktur günah denen herşey tekamülü yavaşlatıcı ya da geriletici unsurlar olmalarıdır.Kur'an'da yapılması istenen herşey bizim için isteniyor.Ayrıca yine güzel bir bilgi olarak ilginç bir biçimde namazın kılınma saatleri,majikal ilme sahip olanlar bilirler ki bazı enerji faaliyetlerinin gerçekleştirilme saatleri ile aynıdır,namazda zamanın önemi çoktur,bu yüzden kaza namazı diye birşey yoktur namaz o vakte farz kılınmıştır saati odur,bu yüzden namaz saatinizi kaçırırsanız hiç kılmayın ya da kılarsanız da nafile namazlardan sayılır ama gücü aynı şekilde değildir,bunu bazı ilahiyatçılar benim yaptığım açıklamalarla değil ama başka nedenler sunarak desteklerler.
Diğer dinlerde namazın olmaması da çok ilginç olmayabilir çünkü hiçbir zaman tek yol yoktur,eminim onların da yine namazın yerini tutacak şekilde uygulamaları vardı zamanında...
Saygılar...
-
Forumdan bir arkadaşımız özel olarak sordu: "Daha sonra dua okumak için iki el göbekte birleştiriliyor;ellerin koyulduğu bölge yaşam kaynağı enerjisinin merkez noktasıdır;burada çakra merkezlerinden biri bulunmakta ve direk okuduğumuz duanın majikal kuvvetini ellerimizle enerji merkezine vererek bedenin bunu almasını sağlıyoruz." dediniz ama kadınlar ellerini göbekte bağlamıyor dedi.Bunu açıklamak için biraz daha açmalıyız çakra konusunu göbek çakrasına koyduğumuzda bu alt çakraları yani kök çakrayı göbekaltı çakrasını(cinsellikle ilgili) ve karın çakrasını etkiler daha çok. Kadınlar ise göğüslerine koyarlar.Çünkü kadınlar Allah'ın sevgi nurundan yaratılmış varlıklardır,erkeklere göre özellikleri farklıdır.Kadındaki şevkat,sevgi erkekten fazladır.Onların ellerini koydukları yer kalp çakrasına denk gelir ve bununla birlikte kalp,boğaz,üçüncü göz ve tepe çakralarını harekete geçirir.Bir bakıma kadının yaşam noktasını burası olarak alabiliriz,bu yüzdendir...
-
sn. Akyol ben, leonardo davinci' yi bilir ve hakkında yazılı kaynakların bir çoğunu da iyi bilirim, fakat bu söylediğinizle benim söylediğim arasında nasıl bir bağlantı kuruyorsunuz? Ayrıca siz arap kökenlimisiniz? Bu arada not alınız; vitruvien adamı: Romalı mimar ve mühendis Vitruvius, üçüncü kitabında tanımladığı insan vücudunun oranlarını anlattığı tasvirdir, bu tasvir Vitruvius a aittir ve ilk çizim Milano' lu Cesare Cesariano tarafından yapılmıştır, bu bilgiyi önce düzeltelim. Aile kökenim yemen göçmenidir ve ben arapları sizden çok daha iyi tanır ve bilirim, Biz yemen ilinden sürgün edilmişiz, ben 200-300 yıl öncemi dahi biliyorum. peki siz neye dayanarak bana bu alıntılı yazınızı yazdınız üstad neyden rahatsız oldunuz?
-
Sn vitruvius,
Uzun zamandır Forumumuzun üyesi olan Sn. Akyol'un son derece özenli ve aslında uyarıcı bir niteliği de bulunan mesajına karşı niçin rahatsız oldunuz diye soruyor olmanız üzerine olaya müdahil olarak Niçin rahatsız olunduğunu kısaca izah etmek isterim.
Öncelikle Masonlar.org forumuna üye olurken Kabul ettiğiniz Forum Kuralları forumun sulh ve sukun içinde faaliyette bulunması için her üyenin uyması gereken asgari hadleri belirlemektedir. Tüm üyelerin bunun bilincinde hareket ettiklerini kabul ediyoruz.
Bir ulusu total aşağılayıcı veya küçük görücü mesaj gönderilmesi Forum Kurallarına aykırıdır.
Ayrıca toleransla ve hoşgörüyle olaylara yaklaşılması ve birbirimize bilgilerimizi ve bildiklerimizi aktarırken öğreten öğrenci ilişkisi içerisinde değil iki arkadaş statüsünde bu aktarımın yapılması hepimizin faydasına olur. Tartışırken de serinkanlı olabiliriz. Serinkanlılık ise akıl ve hikmet yolunda olmakla da orantılı bir erdemdir. Bunu sağlamamız halinde ise hem dediklerimiz daha dikkatle dinlenecek hem de saygı sınırları çerçevesinde bir muhabbet kurma şansına erişebileceğiz.
...
Sn. Akyol'a bir yanlış ifadeyi sorgularken bile nazik bir tutum sergileyerek karşısındakini rencide etmeden düşüncelerini ifade ettiği için ayrıca teşekkür etmek istiyorum.
....
Sn. martı,
Ellerin göbek hizasında bağlanmasını çakraya dayandırıyorsunuz. Ayrıca kadınların gögüs hizasında el bağlamalarını da onların üstünlüğüne veriyorsunuz. Ancak mesela Caferi mezhebinde namazda el bağlama mevcut değildir. Onlar elleri yana salınmış olarak kıyamda dururlar. Yine başka mezheplerde de Hanefi mezhebinin üyelerinin kıldığı biçimden farklı nuanslarla namaz kılınmaktadır.
Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sevgi ve Saygılarımla.
-
Selamlar üstad, benim arap toplumu ile bir alıp veremediğim yok, ama arapları cok cok iyi tanıyan birisi olarak kendi deneyimlerimi aktarmaktayım. Bunun; bir ulusun aşağılanması olarak algılanması, benim hatamdır özür dilerim, anlattıklarım, anlatabildiğim kadardır haklısınız. Ek olarak bir toplumun yaşayış tarzı, 2. bir toplumun yaşayış tarzına göre, bakış açısına göre sıfatlandırılabilir ki bunda kötü bir yön yoktur. Burada "biraz pis bir toplumdur" cümlesinde kökten bir aşağılama yoktur bunuda belirtmek istedim ve yanlış anlasılmasını istemem üstadım. Burada kullandığım " arabı ıslah çalışması" gene doğru bir cümledir çünkü daha önce söylendiği gibi; dinler, bozulmuş toplumlara gönderilmiştir ve arap toplumu o sırada ciddi oranda bozulmuş durumdır. Kız çocuklarının diri diri doğar doğmaz toprağa gömülmeleri, hırsızlık, çok rahatça işlenen cinayetler, put perestlik, bunlar aklımızda kalanlardan bir kaçıdır. Bu bağlamda din toplumu islah etmek için gönderilmiştir. namaz da bunların 1. sırasında yer alır. mesaj başlığı: "namaz kılmak tartışılabilir mi?" dir, benim cevabım ise evet tartışılabilir ve görüşüm şudur...şeklindedir. bu benim görüşümdür. bu esnada konuşma tarzım biraz dobradır, insanlara direkt sorular veya cevaplar yöneltirim. Mesajlaşma esnasında gülümseme yada göz kırpma gibi ifadeler kullanmayı sevmediğim için üslubumun sert anlaşılması biraz normal. Tavrımda ve tarzımda, bir yarışma tavrında olmadığımı bildirir ve arkadaşça bir tavır içinde olduğumu bildirmek isterim. Kimse sert yüzlü, ekşi biri sanmasın lütfen.
-
Sayın SkullG; aslında tam olarak kadınların üstünlüğüne vermek terimi yanlış kaçabilir.Söylediğim ifadeyi tam olarak almak ve anlamak lazım.
İkincisi mezheplere göre din olmaz.Kur'an zaten namazın nasıl kılınacağı hususunda pek birşey söylemiyor.Hz.Muhammed'in uygulamalarını kullandığımızı biliyoruz sadece.Hz.Ali'nin de namazda elleri bağlamanın doğru olduğu ve sünnet olduğu hakkında ifadesi vardır.İslam dini mezhep tanımaz,hatta 4 hak mezheb gibi bir cümle sarfetmek dinden bile çıkartır.Hak mezhep diye birşey yoktur.Hak olması için Hak'tan gelmesi gerekir.Bu yüzden mezheplere göre dini yorumlamak yanlış olur diye düşünüyorum.
Saygılar...
-
sn. vitruvius'a katılıyorum.. Arap toplumu biraz pistir.. örneğin yemeği elleriyle yerler.. en önemlisi olan ibadetlerini yapmak için abdest alırken kullandıkları su 1-2 bardak kadar bir sudur.. halbuki İslam'da temizlik esastır..
-
Hristiyanlıkta namaz kılmak bir zamanlar olsa gerek. Süryanilik, Ortodoks mezhebine bağlı ve bilindiği üzere Süryaniler namaz kılarlar ve de Süryani, Müslümanlıktan da önce vardı bu durumda Müslümanlıktan önce de namaz olabilir.
Hz. İsa'nın da Süryanice konuştuğunu düşünürsek Müslümanlıktan önce namazın olduğuna bir nevi inanabiliriz.
Tek farkı Süryanilerin namazında rüku yoktu sanırım.
Sn. Martı,
Mesajlarınızdan dolayı teşekkür ederim.
-
Sayın SkullG; aslında tam olarak kadınların üstünlüğüne vermek terimi yanlış kaçabilir.Söylediğim ifadeyi tam olarak almak ve anlamak lazım.
İkincisi mezheplere göre din olmaz.Kur'an zaten namazın nasıl kılınacağı hususunda pek birşey söylemiyor.Hz.Muhammed'in uygulamalarını kullandığımızı biliyoruz sadece.Hz.Ali'nin de namazda elleri bağlamanın doğru olduğu ve sünnet olduğu hakkında ifadesi vardır.İslam dini mezhep tanımaz,hatta 4 hak mezheb gibi bir cümle sarfetmek dinden bile çıkartır.Hak mezhep diye birşey yoktur.Hak olması için Hak'tan gelmesi gerekir.Bu yüzden mezheplere göre dini yorumlamak yanlış olur diye düşünüyorum.
Saygılar...
Katılıyorum....
Saygılarımla.
-
Bay martı ve Bay ceycet
Mezheplere ben de karşıyım, bilgi kirliliği doğuruyorlar. Din bir tanedir, yorum çoktur. Ancak sizin kıldığınız namaz şeklinin doğru olduğunu nerden bilebiliyorsunuz. Emevi dönemi faktörünü atlamayalım.
-
İbadet şeklim bana huzur veriyorsa,aradığımı bugün için bulmama yardımcı oluyorsa,bugün benim için bu ibadet şekli doğrudur...!Sayın M.Akyol
-
İbadet şeklim bana huzur veriyorsa,aradığımı bugün için bulmama yardımcı oluyorsa,bugün benim için bu ibadet şekli doğrudur...!Sayın M.Akyol
Buna katiliyorum. Keske herkes bu sekilde dusunebilse. Yani baska bir turlu ibadet edeni gorup de "yanlis yapiyorsun" dememeyi bilebilse.
-
Tabii ki öyle ben de katılıyorum.Hatta kişi kendini meditasyonda daha iyi hissediyorsa bunu kullanır,hatta isteyen kendi yöntemini geliştirir,ne şekilde ulaşabiliyorsunuz,doğru yol odur benim fikrimce de.Ancak bu kılınışın doğru olup olmadığını nerden biliyoruza gelince,namazın şeklini anlatan kaynaklar çok eskiye dayanmaktadır,sağlam kaynaklardır,ayrıca Hz.Muhammed'in çoğu zaman ellerini bağlayarak ama bazen de ellerini yana salarak durduğunu biliyoruz namazda...Bazı arkadaşlar neden bu ayrıntılara takıldığımı merak edebilir ama bu küçük ayrıntrıların aslında şekilcilikten ibaret olmadığını bir anlamı olduğunu yukarıda anlatmıştım,bu yüzdendir.Bu arada ben teşekkür ederim Sn.Barbaros
Saygılar...