Alinti
Devrimci Eğitim Şurası toplantının ardından aldığı şu kararları kamuoyuna duyurdu:
"Eğitim emekçileri, öğrenciler, akademisyenler ve veliler 4+4+4 yasası gibi gericilik ve piyasacılık temelinde yaşanan dönüşümün temelinde yer alan 18. Milli Eğitim Şurası’nı gayri meşru ilan etmektedir.
Karar 1:
Eğitim temel haktır ve bütün aşamalarında, herkes için eşit ve parasız olmalıdır.
Eğitimin niteliği, insanı her yönüyle geliştirerek özgürleştiren ve bunu hedeflerken toplumsal yararı ve insanlığın ilerici birikimini gözeten temeller üzerine kurulmalıdır. Kâr yerine toplumsal yararı, her türden eşitsizlik ve rekabet yerine eşitliği temel almalı, özel okullardan dershanelere bütün özel öğretim kurumları kapatılmalıdır.
Karar 2:
Eğitim alanında yaygınlaşan piyasalaşma ve gericileşme süreci, sınıfsal eşitsizliklerin yanında, cinsiyet ve etnik temelli eşitsizlikleri de derinleştirmektedir. Bu eşitsizliklere karşı mücadele edilmelidir. Kız çocuklarının eğitim sürecinden erken kopmasına neden olan yasalar kaldırılmalıdır. Diğer hakların da farkına varılmasının ve edinilmesinin temeli olan anadilinde eğitim hakkı, kabul edilmeli ve uygulanmalıdır. Devrimci ve ilerici eğitim emekçileri, bu eşitsizliklerin sonucunda eğitim süreçlerinin dışında kalan çocukların haklarının takipçişi olacaktır.
Karar 3:
Eğitim insanın yetenek ve yaratıcı gücünü ortaya çıkaran, geliştiren bilimsel içerikli bir etkinlik olmalıdır. Bu ise, amacı aydınlanma olan bir eğitim sistemi ve anlayışı ile mümkündür.
Eğitimin amacı aydınlanma olmalıdır. Dinî kuralların etkisinin genişlediği ve derinleştiği gerici müfredatlar kullanılmamalı, reddedilmelidir. Zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri ve 4+4+4 olarak bilinen yasayla eğitim siteminde yer edinecek gerici içerikli seçmeli dersler, okul programlarından kaldırılmalıdır.
Bilimsel, laik alternatif müfredatlar ve ders kitapları hazırlanmalı ve kullanılmalıdır.
Karar 4:
Eğitim emekçileri kadrolu ve güvenceli çalışmalıdır. Öğretmenlerin ders ücretli, vekil gibi iş güvencesinden yoksun bir biçimde istihdam edilmelerinin önüne geçilmeli, tüm eğitim emekçileri kamusal güvenceye sahip ve kadrolu olarak istihdam edilmelidir. Güvenceli çalışmaya karşı her türlü saldırı reddedilmelidir.
Karar 5:
Öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin örgütlenmesinde ve haklarının elde edilmesinde önem taşıyan Eğitim-Sen, sınıf siyasetine yakınlaştırılmalı, güçlendirilmeli ve kitlelere güven veren bir sendika haline gelmelidir. Eğitim-Sen tüm eğitim emekçilerinin örgütlendiği bir adres haline dönüşmelidir. Bu içerikte, Eğitim-Sen’de bir yenilenme hedeflenmelidir.
Karar 6:
Devrimci öğretmenler, öğrencileri arasında rekabeti değil dayanışmayı teşkil etmek, hurafeleri değil bilimsel olguları öğretmek için çalışır. Öğrencilerinde eşitliği ve özgürlüğün, kolektif mücadelenin anlamını, öğrenme ve araştırmanın zevkini yerleştirmeye çalışır.
Karar 7:
Engelli öğrencilerin eğitimi piyasaya terk edilemez. Engelli öğrencilerin eğitimi için gerekli personel yetiştirilip uygun koşullar yaratılmalı, sadece yasal düzenlemelerden ve ayrıca piyasadan çözüm beklenmemelidir.
Karar 8:
Evrim olgusal bir gerçektir, evrim kuramı bilimin temel kuramlarından biridir. Evrim kuramını anlatmak, bilimsel eğitimin önemli bir parçasıdır.Fen öğretiminde insan merkezli, insanı canlı yaşamının dışında ele alan- bakış açısı terk edilmelidir. Evrim kuramı karşıtlığıyla okullarda, kentlerde mücadele edilmeli; bu karşıtlık aracılığıyla toplumsal yaşamın din üzerinden daha fazla belirlenmesine izin verilmemelidir.
Karar 9:
Mesleki ve teknik eğitim, AKP iktidarının elinde, okulları ve çocuklarımızı küçük yaşta patronların eline teslim etmek üzerinden yeniden yapılandırılmaktadır. Çocuklarımızın sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda, mesleki ve teknik eğitim, beceri eğitimi gibi adlarla çocuk işçiliğe yönlendirilmesi kabul edilemez. Mesleki ve teknik eğitim, beceri eğitimi gibi adlarla çocuklarımızın küçük yaşta yoğun sömürü ortamı içerisine sokulması, işçileştirilmesi durdurulmalıdır. Mesleki ve teknik eğitim, toplumun ihtiyaçları ekseninde, bilimsel ve pedagojik ilkeler ışığında yeniden yapılandırılmalıdır.
Karar 10:
Okullarda öğrencileri bulunan velilerimiz AKP’nin dayattığı gerici ve piyasacı politikaların reddedilmesi mücadelesinde öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz kadar önemli birer öznedirler. Önümüzdeki dönemde eğitim alanına gerici ve piyasacı müdahalelerin daha da derinleştirilmesi amaçlanırken, velilerimiz kendi örgütlenme araçlarını yarataratak öğretmenleri ve öğrencileri ile birlikte bu sürecin karşısına güçlü bir şekilde dikilmelidir. Velilerimiz Devrimci Eğitim Şurası’nın ardından hızla veli komitelerini oluşturmalı, gerici ve piyasacı eğitime karşı mücadelenin önemli bir parçası haline gelmelidir.
Karar 11:
İkinci Cumhuriyet ve eğitim politikalarına, Sosyalist Cumhuriyet’le son verilecektir. Sosyalist Cumhuriyet, üretim araçlarını kamulaştıracak, merkezi planlama ile bölgesel eşitsizlikleri ortadan kaldıracak, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine son verecektir. Sosyalist Cumhuriyet’te eğitim, bilimi, insanlığın ilerici birikimini temel alacaktır. Eğitim emekçileri güvenceli ve kurallı çalışma koşullarına kavuşacaktır. Anadilinde eğitim, eğitimin doğal ve ayrılmaz bir parçası olacaktır."
(soL - Haber Merkezi)