Bölünmüş Masonluk

[Karakam]

Sayın Mason,

Türk Masonluğu temelde ikiye ayrılmıştır. Bunun çeşitli nedenleri olabilir. Birlik,dirlik ve düzen ilkelerine  göre Masonluğumuzun ikiye bölünmesi hem özelde Masonluk açısından, genelde Toplum açısından ve Ulusal Güvenlik açısından iyi sonuçlar doğurmayacağı kanaatindeyim. Bana göre 1966 yılında gerçekleşen bu bölünme yapay, zayıflık yaratmaya yönelik bir çaba. Bu çabayı kim niçin göstermiş pek önemli değil, önemli olan zafiyet yaratacak bu çatlağın derinleşmesini engellemek ve hatta bu bu zafiyeti avantaja çevirecek projelerin faaliyete sokulmasını sağlamaktır. Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar, ülkenin geleceği için elzem gördüğüm bu birleşmeyi sağlayabilecek bu tür projelere sahip midir? Ve Türk Masonluğunun ikiye bölünme sebeplerini de detaylı şekilde açıklarsanız sevinirim.

Saygılarımla, Karakam

Not: Uyarılarınız için teşekkürlerimi sunarım, henüz forum kurallarına tam alışamadığım için bazı aksaklıklar olmakta, mazur görmenizi temenni ederim.

[Genius Loci]

Sn. karakam,

her ne kadar Sn. Mason'a hitaben yazmış olsanız da bir hususu kendimce cevap vermek gereği hissediyorum. Kusura bakmayınız.

Siz yapay bir bölünmeden bahsediyorsunuz. Ben bu noktaya katılmıyorum. '66 bölünmesinin zahiri görünümü her ne kadar belge olayı olarak adlandırılan şey olsa da bu hadisenin er ya da geç (1966 olmazdı da 2010 olurdu) gerçekleşeceğine inanıyorum. çünkü bu ayrılık ülkemize has değildir, dünyanın her yerinde mevcuttur. sebebi de Masonluğun ilkelerine getirilen farklı bakış açılardır. Muntazam Masonluğun temelinde spekülatif masonluğun doğuşu ile birlikte Anderson tarafından kaleme alınmış olunan anayasaya sağgı ve riayet düşüncesi yatmaktadır. çünkü anderson nizamnamesine saygı aynı zamanda operatif döneme yani geleneğe de saygı demektir. Bu biçimiyle intizam kurumsal ve bireysel bir tercihtir aynı zamanda. İntizam, Masonluğun ezoterik yapısının teminatıdır.


Sevgi ve Saygılarımla. 



hâmiş: foruma hoşgeldiniz.

[Karakam]

Sn. SkullG,

Açıklamalarınız için teşekkür ederim. Mutlaka geleneğe saygı önemlidir. ancak anlayamadığım konu, bu ayrılığın nedenleri sadece iki kutbun da Masonluğa bakış açılarından mı kaynaklanmaktadır? nedir bu bakış farklılıkları? biri muhafazakar diğeri özgürlükçü? nedir bu ikisi arasındaki fark?

saygılarımla,

[MASON]

Sayin Karakam,

bu ayrılığın nedenleri sadece iki kutbun da Masonluğa bakış açılarından mı kaynaklanmaktadır?

Evet.

nedir bu bakış farklılıkları? nedir bu ikisi arasındaki fark?

http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=3300.msg33449#msg33449
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=101.0
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=3085.0
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=638.0
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=641.0

biri muhafazakar diğeri özgürlükçü?

Kaba ve basit tabir ile, evet. Temelde, biri Masonluk konusunda geleneklerine, tarihine ve kurallarina fazlasi ile bagli, pek degisime acikolmayan bir topluluktur. Digeri duzenin ve kurallarin degismesi gerektigini savunan dusunce bicimidir.

Saygilarimla

[MYSTICPROVOCATEUR]

Bana göre 1966 yılında gerçekleşen bu bölünme yapay, zayıflık yaratmaya yönelik bir çaba. Bu çabayı kim niçin göstermiş pek önemli değil, önemli olan zafiyet yaratacak bu çatlağın derinleşmesini engellemek ve hatta bu bu zafiyeti avantaja çevirecek projelerin faaliyete sokulmasını sağlamaktır.

Sn. karakam,

Türk Masonluğu sanılanın aksine bu bölünmeden zayıflayarak değil tam tersine güçlenerek çıkmıştır.Dernek içerisindeki farklı kafa yapıları bu vesile ile ortaya çıkmış ve geleneksel Masonluğa bağlı olan HKEMBL daha stabil bir yapıya kavuşmuştur.Tüm bunların dışında 1965-1966 olayları sırasında bölünme üzerine Masonların zayıfladıkları düşüncesi ile iştahları kabaran Adıyaman milletvekili Süleyman Arif Emre öncülüğündeki islami tandanslı 17 AP milletvelili TBMM ye Mason Localarının kapatılması konusunda kanun teklifi vermişlerdir.Verilen bu teklifte yazılan şu çümle bile teklifi hazırlayan kafalar hakkında doğru bir izlenim verir;."Müslüman ve milliyetçi Anadolu halkının ana tercihleri ile taban tabana zıt olan bu derneğin hüviyeti,milletimizce hiçbir zaman tasvip edilmemiştir ve edilmeyecektir.Bu teklifi yapmakla milletimize karşı mühim bir vazifeyi yerine getirdiğimize kaniyiz..."

Devlet memurlarının Mason Localarına üye olmalarınıda yasaklamayı amaçlayan bu kanun teklifi 58 e karşi 157 oyla red edilmiştir.

Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar, ülkenin geleceği için elzem gördüğüm bu birleşmeyi sağlayabilecek bu tür projelere sahip midir?

HKEMBL nin bu tarz bir projesi yoktur ve olmayacaktırda.Yukarıda yazılanlardanda çözebileceğiniz gibi Türk Masonluğunun esas düşmanı kendi içerisinde değildir.İçerisinde aydınlık kafaları barındıran derneğimiz Türkiye deki aydınlığın ve bilimsel düşüncenin herzaman teminatlarından birisi olmuştur ve olmayada devam edecektir.

Saygılarımla,

[Karakam]

Açıklamalarınız için teşekkür ederim, saygılar...

[ADAM]

2008 yılının Temmuz ayında ortaya konmuş olan bu başlık üzerine Sayın SkullG ve Sayın Mysticprovacateur gaüyet iyi açıklamalar yapmışlar.

Buna karşın ben bu konuyu niçin yine gündeme taşıyorum:

İki nedenle: Birincisi Sayın Mysticprovacateur'ün Türkiye'deki bölünme olayı ile bağlantılı olmak üzere yapmış olduğu  açıklamada bana göre küçük bir yanlışlık var.  Öyle bir yanlıklık ki bu, sanki o tarihte Türkiye'deki masonların büyük çoğunluğu Anglosakson Masonluğu'na yönelmeyi benimsiyor ve destekliyormuş, ancakt buna karşı çıkanlar ayrılmış gibi... Hayır!... Türk masonlarının büyük çoğunluğu o tarihte bunu desteklemiyordu ve aradan bunca yıl geçmiş olmasına karşın HKEMBL üyesi olan masonlardan birçoğu hâlâ bunu içlerine sindirmekte değildir. Ancak seslerini çıkarmazlar. Bizim halkımızın öteden beri benimsediği bir görenek, etliye sütlüye pek karışmamak, bulunduğu yerdeki durumunu sağlam tutmaktır. O tarihte yönetimde bulunanlar arasında etkin olanlar bu değişimi yaparken, açıkça tepki gösterenlerden bir bölümü ayrılmış, bu işten pek hoşlanmamakla birlikte işte o etliye sütlüye karışmayanlar oldukları yerde kalmıştır. hatta bu nedenle, ayrılanlar, arkalarından çok sayıda gelenin olacağını sanmış ama bu bağlamda düş kırıklığına uğramışlardır.

Bu sadece düzeltme parçasıydı. Gelelim "Bölünmüş Masonluk" terimine...

Aslında bu terimin kullanılmasının ne denli doğru olduğu tartışılabilir. Masonluk bölünmüş müdür, yoksa birbirinden farklı tutum ve uygulamaları olan kolları mı vardır? Bu ikincisi daha iyi gibi...

Aşağıya yazacaklarım belki eksik olacaktır ama en azından ne gibi farklı bölümlerin bulunduğunu yansıtır:

A) Masonluğa sadece erkekleri kabul edenler ve buna karşı hem erkeklerin hem kadınların mason olabileceğini benimseyenler

B) Masonluğa ön koşul olarak bir dinsel inanç zorunluluğunu koyanlar ve buna karşı masonların dinleri ve inançları ile ilgilenmeyenler

C) Masonluğun tek bir kökene bağlanmasını zorunlu tutanlar ve buna karşı Masonluğu evrensel görenler

D) Masonluğu tümüyle kendilerine göre farklı bir şeakilde benimseyip uygulayanlar (İsveç'teki Masonluk gibi)

E) Masonlukta ırk ayırımı yapanlar ve buna karşılık böyle bir ayırıma karşı çıkanlar

F) Masonluğu keasinlikle politikanın dışında tutanlar ve buna karşı Masonluğu dış politikanın bir aracı olarak kullananlar

G) Üçüncü Dünya Ülkelerindeki Masonluk: Yukarıdaki ayırımlardan henrhangi birine karşı direnerek kendi ususal kimliklerini ve kültürlerini Masonluk çerçevesinde koruyanlar ve buna karşı ötekilerden birine boyun eğmek zorunda kalanlar.

Böyle yazınca Masonluktaki bölünmüşlük hiç de basit kalmıyor değil mi? Öyle bir yanda Anglsakson Masonluğu, öteki yanda Fransa Büyük Doğusu'nun başını çektiği söylenen (bu da yanlış aslında) Liberal masonluk diye iki kutuptan söz etmek yeterli değil.

En önemli nokta ve yıollran beklentisi şu: Hepsinin birbirine saygı ve tolerans göstermesi, Masonluğun evrensel amaçları doğrultusunda omuz omza, sırt sırta verebilmeleri. Umarın günün birindoe bunu da görürüz çünkü doğa (siz isterseniz buna Tanrı deyin) insanın evrimine bir sınır getirmemiştir.