Sn.Kerberos,
Malumunuz hamtas tan kastımiz gelişmemiş insan olarak değerlendirilmektedir, kuptas ise kendini geliştirmiş tekamul eden güzellesen insandır.
Bir taşa sekil vermek için önce bireyin kendisini geliştirmesi , gerekli ki ham olanlar da o yollardan deneyimlerden faydalansin gorusundeyim.
Burada taş kelimesi anlami araç değil insanların gelişimi ile ilgili olduğunu bilginize sunarim.
Saygilarimla,
Sayın deha;
Nezaketiniz için teşekkürler; ancak okumak ile okuduğundan anlatılmak isteneni yakalamak farklı şeyler elbette; dikkatinizi vererek bir daha okumanızı
rica ederim. Zaten başından itibaren insanın gelişimi ve kendisine şekil vermesi üzerinedir yazım. Ama içindeki özü şudur; kendimize biçtigimiz rol nedir hayatta sorusuna cevap aradım.
Hani kendimizi eğiterek bir şekil veriyoruz toplumda bir yer , bir statu , bir duruş sergilizyoruz elbette, ama amaç sadece bumudur.
Yani sadece bir noktaya erişmek size yetebilir , bir doktor , bir avukat , bir muhendis olabilir , yada toplum tarafından tanınan ve kabul gören biri olabilirsiniz.
Ama amaç bumudur; Sorusuna verilen yarı felsefi yarı mecazi bir yazıydı benimkisi..
Sanırım sizin nezlinizde anlam bulmamış yazdıklarım ; üzüldüm...
Sayın Hacamat ile sayın Deha; ne kadar tartışırlarsa tartışsınlar net bir sonuca varamıycaklar anlaşılan.
Bu konuda asıl ve net olan şudur; " İnsanlığı daha güzel'e daha refah , daha müreffeh bir geleceğe taşımak için toplumun tüm bireylerinin düzeyini yükseltmek gerekir. Malum olduğu üzere bir toplum en zayıf halkası kadar kuvvetlidir.
Toplumları yıkılma ve ayrışmalardan koruyan şey en zayıf halkanın bile mensubu bulundugu topluma olan aidiyet duygu ve bilincidir.
Önce bu bilinci pekiştirmek gerekir; sırf bunun için bile bilgiye ihtiyacımız vardır.
Kişi zayıf , saf , biliçsiz , akli yetileri zayıf " iyi ile kötüyü karşılaştırmakta yetersiz " olabilir.
Toplumsal şuur dediğimiz şey işte tamda bu noktada devreye girer, sizin zayıf halka dediğiniz kişiyi alır, sarar , sarmalar , potasında eritir , içine katar.
Bunu yapabilen bir toplum olamadığınızda ayrışmaya ve parçalanmaya başlarsınız.
Bu yüzden kişinin kendini geliştirirken'ki hedefleri önemlidir. Sayın Deha 'nın benim yazımdan çıkaramadığı sonuç budur.
Siz sadece kendi belirlediginiz hedeflerle kendinizi kısıtlar , bir noktada bu kafidir, derseniz.
Sadece kendinize faide saglıycak kadar parlamış , yontulmuş olursunuz.
Mason'luk hedefleri ; insanın önce kendisine sonra mensubu olduğu topluma , daha sonra ise insanlığa faide sağlıycak bireyler haline gelmesini amaçlar.
Bu noktada bende dedimki ; ne Hamtaş , ne Yontmataş , nede Küptaş olmak ilgimi çekmez , ben taşa şekilde verebilmeliyim.
Bu bilgi , akıl ve şuura sahip olmalıyım. Bu sözünü ettiğim bilgi , akıl ve şuurun peşindeyim ben demek istedim.
Okuduğunu anlamak; düz okumak demek değildir , yazanın içine kattığı manayıda çözebilmektir , kendini yazanın yerine koyup onun fikrini, zihnini okumaktır okuduğunu anlamak.
Saygılarımla;
Kerberos..