Sayın mbulut, “Masonluğun öğretilerinden biri olan simgeler hakkında bir sorum olacak.” diyor…
Sonrasına gelmeden buraya bir küçük eleştiri yerleştirelim: Simgeler bir öğreti değildir. Bir öğreti (doktrin) ya da öğretim (bilgilendirme) sürecinde (prosesinde) bir araç olarak kullanılabilir. Nitekim Masonlukta da kullanılır. Bunun öncelikli nedeni ise, Masonluğun ezoterik nitelikli bir kurum oluşudur.
Soru şöyle: “Simgeler için ortak bir anlam var mıdır? Yoksa her masonun kendi yorumlamasına göre değişmekte midir?”
Sayın Da Vinci bu konuda bir açıklama yapmış. Ben başka sözcüklerle kendi açıklamamı ekleyeyim.
Bir simgenin simgesel bir değer taşıyabilmesi için, ona verilen anlamın paylaşılması gerekir. Paylaşılmazsa simgesel değer kazanamaz. Dolayısıyla ortak anlam elbette vardır. Bunu trafik işaretlerine benzetebilirsiniz. Eğer o işaretlerin bir ortak anlamı olmazsa, uzun anlatımlar gerekir. Yol üzerinde böyle uzun anlatımlar okunamaz ama simge hemen o anlatımları kişinin zihninde canlandırır.
Fakat bunlar bir kültür sorununu da birlikte getirir. Belli bir coğrafyada, belli bir öğrenim ve eğitim ya da bilgi düzeyinde bir simgeye şöyle bir anlam verilirken, bir başkasında o anlam değişebilir ya da o simge kesinlikle anlamsız bulunabilir.
Nitekim bu nedenle masonlar da Masonlukta yer alan simgeleri kendi kültür, bilgi düzeyi, yaşam tarzı, din ya da inanç, sosyal ortam, tutum ya da eğilimleri uyarınca farklı bir biçimde değerlendirip yorumlayabilir. Şayet bu değerlendirme ve yorumlama üzerinde başka masonların da uyuşması söz konusu olursa, o zaman ilgili simge farklı bir anlama da gelebiliyor demektir.
Arkasından gelen soru da şöyle: ''Locaların çalışmaları sırasında bunlar incelenir, yorumlanır ve geliştirilir dediğinize göre değişemeyeceğini düşünmek doğru mudur?”
Hayır. Yanlıştır. Değişmezlik, tutuculuk demektir ve giderek bağnazlığa yönelir. Gelişime ve ilerlemeye engeldir; bilgisizliği destekler. Olsa gerek bilgisizlik gerek bağnazlık masonluğun en önemli, âdeta birincil olarak niteleyebileceğimiz savaşımıdır.
Bu nedenle simgelere verilen anlamlar da zaman içinde değişebilir.
Üstelik bir simgeye, zamanın ve koşulların değişmiş olması nedeniyle artık bir anlam verilemiyorsa ya da verilebilecek olan anlam çağ dışında, çağın gerisinde kalmışsa, o simgenin kullanımı terk edilebilir çünkü o simge artık ölmüştür. Bir tarihsel anı olarak saklanır.
Sayın mbulut’un vermiş olduğu örnekte, şayet Masonlukta bir simge olarak yer alan “akasya” onun dediğince “ölümsüzlük” kavramını simgeliyorsa ve bu yorum doğru olarak benimseniyorsa, sıra o kavramın yani “ölümsüzlük” teriminin anlamını irdelemeye gelir. “Neyin ölümsüzlüğü?” diye de sorulabilir. Bu konu ele bilimsel olarak mı yoksa düşünsel ya da inançsal olarak mı ele alınacaktır? Bu irdelemelerde bulunulurken, bakarsınız ki bu terim yanlış görülür ve onun yerine bir başkasının kullanımı gerekir.
Bu arada, az önce belirtmiş olduğum nedenle, bir simge belli bir mason topluluğunda bir diğer mason topluluğundan farklı bir anlam çerçevesinde değerlendirilebilir.