NAZİLER HAKKINDA BİLDİKLERİMİZ VE BİLMEDİKLERİMİZ - 4

[ADAM]

Nazi Partisi’nin en önemli ereklerinden biri olan Almanya’yı Yahudilerden temizleme işi, (gerekçesini önceki bölümde bireysel bir yorum olarak belirtmiştim) planlı ve programlı bir kışkırtma hazırlığının ardından 1938 yılında Yahudilerin işyerlerini boykot etme gösterileriyle başlamıştı. Kısa süre içinde bu gösteriler dükkân ve iş yerlerinin yakılmasına, saldırganlara karşı direniş gösteren Yahudilerin anında öldürülmesine dönüştü. (Bizim İstanbul’daki Rumlara yönelik 6-7 Eylül olayları, bunların yanında devede kulak kalır.)

Nazi Partisi’nin Nürnberg kurultayında alınan bir kararla Yahudiler Alman vatandaşlığından çıkarıldı. Taşınır ve taşınmaz malları devletin sayıldı.

1939 yılında tek bir gecede 250 sinagog açıkça ateşe verilerek yakıldı.

Varşova gettosunda Yahudiler önce oradan oraya sürüklendi. Sonra da toplama kamplarına gönderilmelerine başlandı. Onlara Almanya’daki Yahudiler de eklendi.

Bu iş için kullanılan doğru dürüst yük vagonları yetmeyince, balık istifi yapıldılar.

İşte Yahudilerin toplama kampına gönderilişlerine ilişkin bir fotoğraf.



Kimileri kamptan geri döndü dönmesine ama şöyle…



Buraya toplama kampında çekilmiş olan fotoğraflardan da örnek koymadığım için beni hoş görürsünüz, değil mi?

3 milyonu Polonya’da olmak üzere toplam 5,6 Milyon Yahudi’nin öldürüldüğü biliniyor. Bu arada yaklaşık 500 bin kişi de Yahudi olmadığı halde onlarla birlikte kim vurduya gitti.

Yıllar sonra bu insanlık ayıbının anısı, Polonya’nın Krakow kentindeki o pek ünlü Auschwitz Kampı’nın bir müzeye dönüştürülmesiyle yaşatılır oldu.

Kampın giriş kapısının üzerinde şöyle yazıyor: “Arbeit Macht Frei” “Çalışmak özgürlük sağlar.”

Alman Naziler işte böyle gelip, bunları yapıp gittiler ama asıl amaçları, asıl benimseyişleri, asıl arayışları bu dedikleri miydi acaba?...

Bu soruya kesin bir yanıt veremeyiz ama onların bir başka yönüne göz gezdirecek olursak, belki herkes kendine göre bir yorum yapar.