Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: BİR OBEDİYANS (BÜYÜK LOCA) NASIL KURULUR? - 1  (Okunma sayısı 4268 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mart 10, 2010, 10:45:42 öö
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay




Daha önceki yazılarımda değinmiştim ama burada şu “obediyans” sözcüğünü edince, bilmeyen ya da önceki yazıları okumamış olanları düşünerek, kavram bakımından önce bu sözcük üzerinde durmak istiyorum.



Bir zamanlar “Spekülatif Masonluk” denilmiş olan, günümüzde ise “Çağdaş Masonluk” denilen hattı kısaca “Masonluk” denilmesi bile yeterli olan bu kurumun i8rk düzenli örgütü bir büyük loca idi. Kurulduğunda dört locası vardı.

O tarihte bu örgüte büyük loca denilişinin nedeni, aslında bu örgütün diğer localara oranla “büyük”, dolayısıyla üstün olduğunun vurgulanması amacını taşıyordu. Fakat bu örgütsel kaygı çok kısa bir süre içinde unutulup gitti. Bundan böyle, locaların bir araya gelerek oluşturdukları federatif nitelikli örgüte “büyük loca” denir oldu.

Ancak sonradan Masonlukta birtakım ritler kuruldu. Bunları da daha önce forumda ayrı başlıklar altında incelemiştim. Dolayısıyla bir büyük locayı tanımlayabilmek için, “rit” kavramına değinmek de zorunlu oldu. Bu kadarla da kalmadı, ritler Masonluktaki yüksek derecelerle var oldukları için, bi tanımın kapsamına “simgesel dereceler” teriminin de girmesi gerekti.

Burada bir kez daha “rit”, “simgesel dereceler” ve “yüksek dereceler” terimlerinin anlatımına girmeyeceğim. Bunları bilmeyenlerin forumdaki başka yazılara bakmalarını rica ediyorum. 

Büyük loca şöyle tanımlanabilir: “Aynı riti uygulayan ve yalnızca simgesel derecelerde çalışan locaların bir OBEDİYANS olarak bağlandıkları, kendisine bağlanan locaları yöneten ve bu localarda uygulanan çalışma yöntemlerini (ritüelleri) düzenleyen, bağımsız ve özerk mason kuruluşu.

Bu tanım, bir büyük locanın nasıl kurulabileceğini de gösteriyor. Bellik ki önce bağımsız locaların kurulması, sonra bunların bir araya gelerek bir federatif ortak örgüt oluşturmaları gerekiyor.

Burada “federatif” sıfatını kullanışım bir yanlış anlamaya yol açmamalı. Onun için, bu sıfatı kullanırken ne demek istediğimi de açıklamalıyım.

Masonlukta önceleri localardan oluşan tek bir tarz obediyans vardı: Büyük loca. Sonradan buna bir başka obediyans türü daha eklendi: Büyük doğu (grand orient). Sonradan bir başta tür obediyans daha doğdu; ona “federasyon” dendi. Benim burada sözünü ettiğim federatif örgütlenme tarzı, bir obediyansın “federasyon” olmasını gerektirmiyor. Ben şu “federatif” sıfatını kullanırken şunu demek istiyorum: Büyük loca ya da büyük doğu localardan oluşuyor. Localar da özerkliği bulunan birimler. Hepsi belli bir şekilde bu oluşum (obediyans) içinde temsil ediliyor. Böylece bir ortak yönetim oluşturuyorlar. Bu ortak yönetimin kural ve yöntemleri belirlenirken, her locanın doğrudan ya da dolaylı bir biçimde söz hakkı var.

Nitekim bir büyük loca ya da büyük doğuyu bir mason ritinin egemen yönetici organından ayıran en başta gelen özelliğinin de bu olduğu söylenebilir. Çünkü herhangi bir mason ritinde mutlaka bir egemen yönetici organ vardır. Bu organ, ritin en yüksek derecesinde bulunan masonlardan oluşur. Örgütün tüm kural ve yöntemlerini bu organ tartışmasız bir yetkiyle belirler ve uygulamaya koyar. Oysa bir obediyansta bunun böyle olmadığını görüyoruz.

Bir obediyans, kendini oluşturan locaların yönlendirmesine bağlıdır. Onlara karşı sorumludur. Ancak her bir locaya karşı ayrı ayrı değil, topluca.

Büyük loca ile büyük doğu arasındaki fark ise şudur: Büyük loca belli bir ritin simgesel derecelerinde çalışan localardan oluşur. Büyük doğu ise birbirinden farklı ritlerin simgesel derecelerini bünyesinde toplayabilir; locaların aynı anda birden çok ritin simgesel derecesinde çalışma yapmasına bile olanak tanır. Büyük loca ile büyük doğunun ortak yanı, her ikisinin de hangi rit olursa olsun simgesel derecelerde çalışmasıdır. Federasyon işte bu bakımdan bir fark getiriyor: Tek ve belli bir ritte çalışmakla birlikte kendine bağlı birimlerdeki çalışmaları ritin simgesel dereceleri ile sınırlı tutmuyor.




Konuya girmeden önce bu açıklamaları yapmak bence zorunluydu. Asıl konuyu ise izleyecek bölüme bırakmak istiyorum.



ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
4157 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 27, 2010, 09:02:17 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3018 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 02, 2010, 08:46:01 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4825 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 03, 2010, 08:34:26 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4997 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 05, 2010, 08:39:58 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4041 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 06, 2010, 09:11:18 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3396 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 07, 2010, 03:42:26 ös
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
3927 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 09, 2010, 09:44:09 ös
Gönderen: AKTUĞ
0 Yanıt
3890 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 11, 2010, 08:13:11 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3397 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 12, 2010, 01:57:44 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3946 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 07, 2010, 12:47:05 ös
Gönderen: ADAM