Doğanın Araştırılması ve Simya

[MASON]

Doğanın Araştırılması ve Simya

Simyacılar hakkındaki genel görüş onların sözde-bilimadamı (pseudo-scientist), hatta kaçık ya da şarlatan oldukları yönündedir. Bunun nedeni simyacıların kurşunu altına çevirmeye çalışmaları, evrenin dört elementten (toprak, hava, su ve ateş) oluştuğuna inanmaları ve zamanlarının büyük çoğunluğunu mucize ilaçlar, zehirler ve sihirli iksirler harzılamaya harcamalarıdır.

Bazı simyagerler gerçekten kaçık veya şarlatan olsa da, çoğu entellektüel akademisyenler ve önemli bilim adamlarıdır. Mesela, Isaac Newton ve Robert Boyle'un simyacı olduğu bilinmektedir. Bu gibi yenilikçi kişiler kimyasal maddelerin doğasını ve işleyişini araştırmayı denemişlerdir. Bu gibi simyagerler fiziki evrenin sırlarını açıklama girişimleri sırasında deney yapmaya, geleneksel bilgi ve bilgi kalıplarına,thumb yasalarına ve şüpheci yaklaşıma dayanmak zorundaydılar.

Aynı zamanda, simyagerler kimyasal süreçlerde, fiziki durum ve görünüşün büyük ölçüde değiştiği durumlarda dahi, "bir şeyin" mufaza edildiğini kabul ederler. Bu "bir şey" ya da "öz" maddelerin bazı temel prensiplere sahip olduğu, prensiplerin birçok dış görünüş altında gizli halde bulunabileceği ve bu prensiplerin uygun işlemler sonucu ortaya çıkartılabileceği görüşü ile ilintilidir.

Simya tarihi boyunca simyagerler bu prensiplerin doğasını anlamak için çalışmışlar ve yaptıkları kimyasal deneylerin sonuçlarında bir düzen ve mantık arayışı içinde olmuşlardır. (Çoğu zaman bu deneyler saf olmayan ve zayıf karakterize edilmiş ayıraçlar, nicel ölçüm eksikliği ve kafa karıştırıcı terminoloji nedeniyle baltalanmıştır.)

[Karakam]

Gereksiz yere yeni başlık açmamak adına, dört unsura yada dört elemente yönelik düşüncelerimi sayın Mason' un açmış olduğu konu başlığı altında sunmak isterim.

saygılar,

[Karakam]

Dört element; toprak, su, hava, od/ateş.

Tüm gök/evren bu dört unsurdan ortaya çıkmıştır. Varlığın temelinde bu dört farklı görünüm vardır. Toprak katıyı, su sıvıyı, hava gazı ve ateş de enerjiyi temsil etmektedir. Daha geniş bir söylemle; katı durağan, sıvı akışkan, gaz dolduran, enerji incelen unsurlardır. Algılarımız geliştikçe alşimik bakışmız da farklı anlamlar kazanacaktır.

Bu farklı bakışa bir örnek de tasavvuftan verilebilir. Dört kapı, bu dört unsurun yaşamımızdaki uygulamarına da esin kaynağı olmuştur. Dört kapı bu dört elementin sırrını aralayan anahtarlardır. Ancak açılan her kapı bir sonraki sırrın kilididir. Süreç olarak varlık sırlarının açılması bu dört eksene oturtulmuş görünmektedir. Her açılım yada olgunlaşma sonsuza akan nehrin farklı güzergahlarından biridir.

Kişinin/insanın dört unsurun hepsini taşıması aynı zamanda bu dört sırrı açan dört kapının varlığını da zorunlu kılmaktadır. Kişinin varlığında toprak, su, hava ve ateş aynı anda vardır. Ruh kişinin incelen varlığıdır. Bedenle/toprakla/katılıkla başlangıç bulan kişi, süreçte çeşitli dönemlerden sonra çözülerek incelir yada ruhlanır. İncelen enerji kişinin evrimsel süreçlerinde olgunlaşarak en sonunda bedenin çözünmesiyle özgürleşir. Ruh yada öz varlığın evrimdeki son halkası olan bu noktada enerji, sahip olduğu farkındalık düzeyine göre Mutlak' a ulaşma yönünde yeni olgunlaşma yollarına başvurur. Bu yeni başlangıç, bizim bilinç düzeyimizde mi yoksa gök/evrenin farklı bölgelerinde yada titreşimsel düzeyinde mi olur bilinmez ama her yeni başlangıçlar dört elementin görünür olacak şekilde kişide varolmasıyla devam eder.

Simgesel anlatımlarla bildiğimiz evrimsel süreç, hangi durum ve doğa yasasına göre belirlenir? Biz bunu ancak kendi gerçekliğimize göre fark edebiliriz. Çok daha değişik bilinç düzeylerinde ise farklı evrimlerin özünü bilmekten ziyade kendi gerçekliğimizde, bizim dışımızda değişik farkındalık alanlarında da dört element ekseninde de evrimsel süreçlerin olabileceğini simgesel yöntemle kavrayabiliriz.

Sonuçta dört element yada dört kapı sır çözen ve her çözümde yeni bir sır bulan süreçtir. Dört element özün dört farklı görünümü, dört farklı sürecidir. Evrim dört ana eksene oturmuş bir değişimdir ve süreklidir.

[baron]

Simya hep ilgimi cekmistir ama hicbir zaman tam olarak neyi arastirdigini yada neyi ifade etigini ogrenememisimdir.