Sorunu teşhis edebildiysem şayet, bu Profesörün neden her erkeği seks manyağı gibi gördüğünü/ kabul ettiğini araştırmak gerekir. Profesör her erkeği seks manyağı olarak görüyor. Çünkü söyledikleri, ancak her erkeğin bir seks manyağı olduğu toplumda geçerli olabilir. Gerçektende böyle bir topluluğun olduğunu bir an için farz edersek, dekolte giyerek sokağa çıkan bir kadının da tahrikten sorumlu olması pek ala mümkündür.
Fakat biz bu profesörün saçmalıdığını düşünüyoruz, çünkü böyle bir toplumumuz (her erkeğin seks manyağı olduğu) yok.
Acaba?!
http://www.google.com/trends?q=child+pornhttp://www.google.com/trends?q=sexEvrensel dil İngilizcede child porn ve sex kelimeleri aratıldığında, doğulu devletler, batılıları solluyor. Türkiye'nin iki büyük kenti İstanbul ve Ankara da her zaman top 10'da yerini alıyor.
Doğu toplumları, özgürlüğe kendi dinamikleri ile ulaşamamış, bu kavramları batıdan devamlı ithal etmiş, ve tepeden inme biçimde topluma özgürlük dayatılmıştır. Doğunun görece stabil, durgun, kapalı toplumları, Batının dinamik, diyalektik yapısının kendi evrimiyle keşfettiği kavramlara yabancıdır. Buna özgürlük, laiklik, güçler ayrılığı gibi kavramlar da dahildir. Batıda, bir evrimle, çözüm olarak ortaya çıkmış bu kavramlar, doğuda çözüm şurda kalsın, yeni sorunlara neden olmuştur.
Yüzlerce yıldır kapalı kalmış bir topluma, bir anda özgürlük aşılanmaya kalkışılırsa olacak olan şey de muhafazakar tepkidir. (Şimdi neden Türkiye'de sürekli muhafazakar sağ partilerin iktidar olduğunu anlamışsınızdır umarım.)
Birey muhafazakar korunma tepkisi geliştirince de, özgürlüğün toplumda yarattığı değişikliklere karşı çıkıyor demektir. Bunlara karşı çıkar, çünkü kendisi, yüzyıllardır bu tür eylemlerin yasaklandığı bir kültürde yetişmiştir. Hülasa, bu tepki "doğal" bir tepkidir. Asıl anlaşılması zor olan, sanki yüzyıllardır kapalı toplumda yaşamıyormuşçasına, bu özgürlük kültürüne bir anda ayak uyduran aydın kesimin bu uyumuna hayret ediyorum. Bu, doğal bir tepki değildir. Fakat konumuz bu değil.
Muhafazakarlık, insanda bir şeylerin bastırılmasını gerekli kılar; cinsellik. E ama insan bu, bir yerinden bastırınca diğer tarafından bombe verir, baskıladığı şeyi durduramaz, patlar. Ya gider Pippa Bacca'ya tecavüz eder. Ya da uzmanı olduğu alanda, tecavüz için muhafazakar toplumun muhafazakar erkeğine gerekçe arar; onu aklar.
Türkiye, resmiyette ne kadar çağdaş, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olarak tanımlasa da kendini, kültürü bakımından halen, batısındaki ülkelere (ve bu ülkelerin kavramlarına) göre kapalıdır, veya kapalı-açık toplum olma yönünde çatışması içinde bir ülkedir.
Google istatistikleri yukarıda bunun kanıtını bir güzel yapar. Toplumumuz, duygusal anlamda gelişememiş bir birey gibidir. Cinselliği kendisi keşfetmemiştir. Cinsellik, önüne bir anda konulmuştur.
Kimisi, sanki hiç koyulmamış sanki bu kültüre çok aşinaymış gibi numara yapmaktadır.
Kimisi bu kültüre aşina olmadığını, eski kültürün kavramlarıyla düşünerek (bu prof.da olduğu gibi) açıkça belirtmekte ve baskılanmış yanını rasyonelize etmektedir.
Kimisi de gerçekten bir evrimle, olgunlaşmış, bu kültürü başarıyla özümsemiştir.
Ben üçüncü şıkkın ülkemizde ve çoğu doğu toplumunda küçük bir azınlık olduğunu düşünüyorum.