Bu bina ile ilgili araştırmalarım devam ediyor.
Binayı Halil bey bin Süleyman Paşa adlı bir kişi 1904 tarihinde inşa ettirmiştir. Bina tapuya ilk defa «Maa Bahçe ve müştemilât bir bab otel»olarak kaydedilmiş ise de, hiç bir zaman otel olarak kullanılmamıştır. Halil bey bin Süleyman paşanın saraya mensup olduğu, Hıristiyan olduğu, Arapça, Türkçe ve muhtemelen Fransızca bildiği, Sapuncakis Halepli olarak tanındığı, kabrinin muhtemelen Adada Hıristos mezarlığında bulunduğu söylenmektedir.
Dış bölümde dikkat çekmek istediğim hususlar şunlar:
1- Girişte yer alan sütunlar taşıyıcı sütunlar değildir. Fotoğrafa bakıldığı zaman asıl taşıyıcı olan köşeli sütunlar görülür. Tam girişte bulunan 2 sütunun sembolik bir amaçla yerleştirildiği kesindir.
2- Üçgen içerisinde ışık saçan göz. Sn. Adam çok güzel açıklamış, bunlar sık kullanılan sembollerdir. Ancak burada üçünün bir arada olması, sembolik amaçla nakşedildikleri düşüncesini güçlendirir.
3- Bahçe demirleri üzerinde çok sayıda arı motifi vardır.
4- En tepede bir levha yer alır. Burada elele tutuşmuş 2 kişi (muhtemelen sövalye), önlerinde bir arı kovanı, altlarında 5 tane ağaç (ki bunlar büyük ihtimalle akasyadır), arkalarında da örümcek (veya akrep) benzeri bir motif görülebilir. Arı kovanının, 3. maddede verilen arılarla birlikte değerlendirildiği zaman, sadece süsleme amaçlı olmadığı anlaşılır. Ayrıca arkadaki örümcek ile arının oluşturduğu tezat da dualizm sembolizmasına işaret etmektedir. Akasya ölümsüzlüğü remzeden önemli bir semboldür.
Bu başlıkta tekrar yazmamdaki sebep ise içerisi. Binanın içine ait resimler gördüm. Kopyalayamadığım için sizlerle paylaşamıyorum maalesef, ama bunlara değinmem gerekiyor diye düşünüyorum.
Girişi izleyen orta odanın üzerinde sekizgen bir kubbe bulunmakta. Kubbenin ortasında da bir pusula resmi var. Ana yönler belirtilmiş, yani bildiğiniz bir pusula. 4 ana yönün önemi malum, tesadüfi bir süsleme olmadığı son derece aşikar.
Odanın 3 duvarı ise ilginç resimlerle süslenmiştir. Birinci resim Jüpiter, Apollus ve Mars'ı canlandırmaktadır. Jüpiter yazısının yanında daha küçük harflerle parantez içinde (Yaratıcı), Apollus adı yanında parantez içinde (koruyucu) ve Mars'ın yanında ise, yine parantez içinde (yıkıcı) terimleri yazılmıştır. Bu yazıların altında “Yunan-Romen teslisinin sembolik resimleri” ibaresi okunmaktadır. İkinci duvardaki Baal Chamin (yapıcı), Azerbaal (Koruyucu), Asdraubaal (yıkıcı) yazıları okunmakta ve altında “Asur-Fenike teslisinin sembolik resimleri” ibaresi yer almaktadır. Üçüncü resimde ise Ammon (yapıcı), Apis (koruyucu), Osiris (yıkıcı) yazıları bulunmaktadır, altında da “Mısır-Teb teslisinin sembolik resimleri” ibaresi okunmaktadır. Parantez ve tırnak işaretleri altında verilen ibareler Fransızcadır. Gerçekten ilgi çekici üçlemeler!
İlk yazımda belirttiğim bir hususa değinerek son vereyim. Burası bir toplantı yeri olarak kullanılmış mı? Şakül Gibi dergisinde yayınlanan bir araştırmaya daha rastladım. Orada da bu bina "Toplantı Yeri" olarak gösterilmiyor.
Saygılarımla.