Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: İslami Tören ile Gömülme(Bir Soru)  (Okunma sayısı 19155 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mart 20, 2008, 01:18:19 ös
Yanıtla #10

Yalnız, baştan söyliyeyim Hukuk Konusuna eğildiğimden birtakım sorularım olacak, Cevaplarımı isterim ona göre :D Sorularım Cevapsız Kalmasın Lütfen!

Hukuk Konusunda terletici Sorularım olacağından ( tabi sadece bu konuyla ilgili değil ) ( hemen belirteyim ) şimdiden Hukukçu Arkadaşlara Başarılar Dilerim.

Saygılar.
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Mart 20, 2008, 01:20:46 ös
Yanıtla #11

Alıntı
Soru 2 : Ama Yaşamım Süresi'nce böyle bir Talep'te bulunmadıysam?

Ozaman Nüfus cüzdanınızda Müslüman yazdığı için aşağıdaki şekilde muamele görürsünüz:


ÖLÜM ÖNCESİ

Ölmek Üzere Olan Kişiye Yapılan Uygulamalar

1- Öleceği anlaşılan kişi, yüzü kıbleye karşı gelecek şekilde sağ tarafına çevrilir. Kişiye Kelime-i Şehadet getirtilir. Başında bulunanlar da onunla birlikte Kelime-i Şehadet getirirler.

2- Bu sırada kişinin yanında akrabaları bulunur ve bu anda Yâsin ve ya Ra'd suresi okunabilir.

ÖLÜM SIRASI

Kişi ölünce çenesi bağlanır, gözleri kapatılır, elbiseleri çıkartılır ve ince bir örtüyle üzeri örtülür. Ölünün şişmemesi için ölünün üzerine bir demir parçası konur. Yıkanıncaya kadar ölünün yanında Kur'an okumak yasak olmamasına rağmen yapılmaması gereken bir davranıştır.

Ölünün Yıkanması

İslam inancına göre ölünün yıkanması gerekir. Bunun için ölü, teneşir üzerine veya yüksekçe bir yere sırtüstü yatırılır. Sonra ölüye abdest aldırılır. Abdeste önce yüzden başlanır, ağza ve buruna su verilmez; parmağa sarılı bir bezle dudaklarının içi, dişleri ve burun delikleri ıslatılır. Kolları yıkanır, başı meshedilir, ayakları yıkanır. Abdest bittikten sonra üzerine ısıtılmış su dökülür, saçı ve sakalı başı ve bedeni iyice temizlenir. Sonra sol tarafına çevrilerek sağ tarafı, sağ tarafa çevrilerek sol tarafı yıkanır. Yıkayıcı, ölünün karnına yavaşça dokunarak ölünün vücudundan bir şey çıkarsa onu da yıkar. Ölüyü yıkarken her organı üç defa yıkamak sünnettir. Ölünün tırnak ve saçları kesilmez. Saçları ve sakalı kesilmez. Erkek ölüyü erkek, kadın ölüyü kadın yıkar. Kadın, ölen kocasının cesedini yıkayabilir; ancak erkek ölen karısını yıkayamaz.

Kefenleme

İslam'da kefen üç çeşittir:

a) Sünnet Kefeni: Erkekler için gömlek, izar ve lifafe olmak üzere üç kattır. Boyun kökünden ayaklara kadar uzanan gömleğin yeni ve yakası yoktur. İzar ve lifafe baştan ayağa kadar uzanır. Lifafe, İzar ve gömleğin üzerine giydirilir. İzardan biraz daha uzun tutulur. Kadın kefeninde ise bunlara ek olarak baş ve göğüs örtüsü kullanılır.

b) Kifayet Kefeni: Ölen kişinin maddi durumunun bozukluğuna paralel olarak kifayet kefeni ile yetinebilir. Bu kefen izar ve lifafeden ibaret olup ölen kadınsa bunlara ek olarak baş örtüsü dahil edilir.

c) Zaruret Kefeni: Zorunluluk halinde ölü, ne bulunursa onunla kefenlenir.

"Kefen hazırlandıktan sonra tütsülenir" "Sünnet kefen şöyle yapılır: Önce lifafe yayılır. Onun üzerine izar konulur. Daha sonra ölüye kefen gömleği giydirilip izarın üstüne konur. İzar önce ölünün soluna, sonra sağına sarılır." Lifafe de sağa, sonra sola sarılır. Ayaklarının altından ve başının üstünden bağlanır."

"Kadın cenazenin kefenlenmesinde, kadının saçları ikiye ayrılarak göğsünün üstüne konur. Kadın kefenlendikten sonra başı ve yüzü başörtüsü ile örtülür. İzarın üstünden göğüs örtüsü bağlanır. Göğüs örtüsü, göğüsten göbeğe veya dizkapaklara kadar olan bir örtüdür." Daha sonra ise lifafe sarılır.

Cenaze Namazı
Ölen bir kişinin cenaze namazının kılınabilmesi için, her şeyden önce Müslüman olması ve ölünün yıkanmış olması gerekir. Bunun yanında ölünün vücudunun bütünlüğünü korumuş olması, yani başı ile beraber vücudunun yarıdan çoğunun olması şarttır. Cenaze namazını topluluk içinde birkaç kişinin kılması da yeterlidir. Tüm topluluğun kılması şart değildir. Cenaze namazını, usulünü bilen herkes kıldırabilir."

Ölünün Gömülmesi

"Cenaze namazından sonra ölü mezara konur. Mezarın en az göğüs hizasına kadar kazılması şarttır. Ölü gömülürken kefenin bağları çözülür ve sağ yanına yatırılarak kıbleye yöneltilir." "Ölü kadın ise, ölünün en yakınının onu mezara koyması gerekir. Kadının mezara inmesi yasaktır. Mezarların üzerine yapı yapmak, süslemek, islamda haramdır. Ancak taş dikmek, isim yazmak, ağaç dikmek yasak değildir."

Telkin

Ölü mezara konulduktan sonra ve üzeri toprakla örtüldükten sonra topluluk mezarın başına oturarak, imam veya başka birisinin okuduğu Kur'an-ı dinler ve ölünün ruhuna fatiha okur. İslamiyet'e göre bütün insanlar ister Müslüman olsun, ister olmasın ölüp de mezara konunca Münkir ve Nekir adlı iki melek tarafından sorgulanır. Sorgu dinsel olup ölünün Müslüman olup olmadığını saptamak için yapılır. Cenazenin defin edilmesi sırasında imamın mezar başında verdiği talkın (telkin) sorgu sırasında ölünün korkudan dilinin kekelememesi içindir.
Omnia mors aequat


Mart 20, 2008, 01:21:48 ös
Yanıtla #12

Soru:  Peki ya Hıristiyan Usulü Gömülmeyi Vasiyet Ettiysem?

 

Sayın Mystic; Sorumu Yineliyorum.

Saygılarımla
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Mart 20, 2008, 01:27:40 ös
Yanıtla #13

Soru 3: Sayın Mystic'in vermniş olduğu Olayı Örnekleyerek bu Olayın Hukuki Açısından Sorgulamak istiyorum. Bu Durum, Ülkelerarası Hukuk Bazında nasıl Değerlendirilebilinir?

Saygılar.
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Mart 20, 2008, 01:35:52 ös
Yanıtla #14

Soru 4: Bu durumda Otel Sorumluları Hukuken ne gibi bir Yaptırıma Maruz Kalabilecekler?
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Mart 20, 2008, 01:39:53 ös
Yanıtla #15

Soru 5: Peki bu Olay Hukuken Tek Ülke Hukukuna göre mi ( Olay, Türkiye'de geçtiği için ), Çift Ülke Hukukuna göre mi ( Malum Maktul, Tayvanlı olduğundan ) yoksa Uluslarası Hukuk Kapsamında mı Değerlendirilecek? Bu Durumda Cezai Sorumluluk Ülkemize ait değil midir? Olay, Doğal olarak Uluslarası bir Boyut Kazanmıştır. Cezai Yaptırım Nasıl Olacak?

Şimdilik Bukadar :-[

Bilgilendirilirsem Sevinirim.
« Son Düzenleme: Mart 20, 2008, 01:43:18 ös Gönderen: Sevil »
הדבר היחיד לשמור על אנשים בחיים הוא אהבה וכבוד

Aimer et être aimé c’est sentir le soleil des deux cotés.

«Ոսկե Տարիքը - Փոթորիկները, չի կարող կանխել մարդիկ սիրում են ծովը.


Mart 20, 2008, 01:45:54 ös
Yanıtla #16

Alıntı
Soru:  Peki ya Hıristiyan Usulü Gömülmeyi Vasiyet Ettiysem?

Tam emin değilim ancak sanırım aşağıdaki şekilde:

Hıristiyan cenaze töreni Kilise’nin litürjik bir törenidir. Bu cenaze töreniyle, Kilise papazı burada merhum ile etkili bir birlik oluşturduklarını ifade eder ve cenaze için bir araya gelmiş cemaate ebedi yaşamdan söz eder.
Değişik cenaze ritleri Hıristiyan ölümünün Paskalya niteliğini ifade eder ve her bölgenin kendine özgü örf ve adetine, hatta litürjik renkle ilgili durumlarına cevap verir.
Roma litürjisinin cenaze töreni  yapılacağı üç yere (ev, kilise, mezarlık), ailenin, yerel adetlerin, halkın dindarlığı ve kültürünün cenazeye verdiği değere göre üç tip cenaze töreni önerir. Zaten bu cenaze töreni her geleneksel litürjide aynı şekilde devam eder ve dört ana bölümden oluşur:

Cemaatin kabulü. Tören bir inanç selamı ile başlar. Merhumun yakınları başsağlığı dilenerek kabul edilirler (Yeni Antlaşma’ daki anlamıyla; umut içinde Kutsal Ruh’un gücüyle).Dua etmek için toplanan cemaat "ebedi yaşam sözleri" duymayı bekler. Cemaatteki bir üyenin ölümü (ya da doğum günü, yedinci ya da otuzuncu gün) bu dünyanın perspektifini aşması gereken bir olaydır ve inanlıları dirilmiş Mesih’e gerçek iman perspektifine çekmelidir.

Cenaze töreni sırasındaki Tanrı sözü litürjisi, cenazede hazır bulunmasına karşın litürjiye pek aşina olmayan inanlıların, ayrıca merhumun Hıristiyan olmayan arkadaşlarının anlayabileceği şekilde dikkatlice hazırlanmalıdır. Cenaze töreninde yapılan vaaz, özellikle edebi olmaktan ve övme söylevinden uzak, fakat dirilmiş Mesih’in ışığında Hıristiyan ölümünün gizini aydınlatacak nitelikte olmalıdır.

Efkaristiya kurbanı. Cenaze töreni kilisede yapılıyorsa, Efkaristiya, Hıristiyan ölümünün Paskalya gerçeğinin merkezini oluşturur.Kilise işte o zaman merhumla anlamlı birliğini ifade eder: Baba’ya Kutsal Ruh’ta Mesih’in dirilişini ve ölümünü sunarak, Kilise Baba’dan evladının günahlarından ve günahlarının sonuçlarından arınmasını, Egemenlik sofrasına Paskalya bütünlüğünde kabul edilmesini diler. İnanlılar cemaati Efkaristiya töreni sayesinde, özellikle de merhumun ailesi, canlı üyesi olduğu Mesih’in Bedenini alarak ve daha sonra onun için onunla birlikte dua ederek "Rab’de uykuya dalmış" kişiyle birlikte yaşamayı öğrenmiş olur.

Merhuma elveda demek Kilise tarafından merhumun Tanrı’ ya emanet edilmesidir. Bu son uğurlama Hıristiyan cemaatinin, üyelerinden birine mezara konulmadan önce yaptığı son görevdir. Bizans geleneği elvedasını öpücükle belirtir:

Bu son uğurlanışında, "bu dünyadan ayrılışında, buradan gidişinde özellikle de bir birlik, bir topluluk içinde olduğundan ilahiler söylenir. Gerçekten, ölerek birbirimizden ayrılmayız, çünkü hepimiz aynı yolu kat ediyoruz ve aynı yerde buluşacağız. Biz hiç bir zaman ayrılmış sayılmayız, çünkü Mesih için yaşıyoruz, şimdi de Mesih’te birleşmiş olarak, Ona doğru giderek ( ... ) Mesih’te hep birlikte olacağız"(A. Selanikli Simeon, sp).


Not:Diğer sorularınızı ve benim sorumu hukukçu veya hukuktan anlayan bir üyemiz eminim cevaplayacaktır.

Saygılarımla,
Omnia mors aequat


Mart 20, 2008, 05:38:11 ös
Yanıtla #17
  • Ziyaretçi

Sn. Sevil,

Sizin bahsettiğiniz Tayvanlı bayanın öldürülmesi ile alakalı mı cenaze işlemi ile alakalı mı anlayamadım tam olarak. Eğer cenaze ile alakalı ise, hukuktan çok anlamamak ile birlikte, kişinin 1. derece akrabalarının izini usulünce gerçekleştiği için bir problem olmasa gerek.

Sorum bu başlık altına uygun düşmeyecek ama, Masonik cenaze merasimi nasıl oluyor? Sanırım kişinin inanışına yönelik yapılan bir tören ardından gerçekleşiyor. Ben merasimin içeriğini merak ediyorum. Ayıca Türkiye' de Masonik cenaze törenleri yaplıyor mu?

Saygılarımla,


Mart 20, 2008, 05:46:51 ös
Yanıtla #18
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Sn. Mystic,

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu (R.G. 29/4/2006   - 26153) 35/2. maddesi ile "Aile kütüklerindeki din bilgisine ilişkin talepler, kişinin yazılı beyanına uygun olarak tescil edilir, değiştirilir, boş bırakılır veya silinir" hükmü getirilmiş bulunmaktadır.

Ülkemizde anne-babalar, doğan çocuklarının din hanesine "islam" yazdırmaktadırlar. ancak, yasa bu bölümün boş bırakılabileceğini belirtmektedir.

Anne-babası tarafından nüfusa dini islam olarak yazdırılan bir kişi daha sonra sadece yazılı bir beyan ile bunu değiştirebilir, boş bıraktırabilir ve sildirtebilir.

kişinin ölümünden sonra yapılmasını istediği tören tamamen kişiye sıkı sıkıya bağlıdır. dolayısıyla din hanesinde "islam" yazsa dahi eğer ki islami usullere göre gömülmeyi istemiyorsa buna engel olan herhangi bir yasal hüküm bulunmamaktadır. ancak yine, çoğunlukla müteveffanın yakınları bu isteği dikkate almaksızın hareket edebilmektedirler.

Aziz Nesin'in gömülmesi hadisesi ile ilgili olarak bir düzeltme yapmak isterim. Sn. Nesin, Nesin Vakfı'nın bahçesine gömülmek istediği için Bakanlar Kurulu Kararı alınmıştır. Yoksa "dini törenden muaf tutulma" gibi bir karar alınmamıştır, alınamaz da... Kişilerin mezar yeri olarak belirlenen yerlerin dışına gömülebilmeleri için BK Kararı gerekmektedir. Aziz Nesin'in gömülmesi ile ilgili izinde bu kapsamdadır.

Kişi ölümünden sonra yakılmak istiyorsa bu gerçekleştirilmelidir. Neyazık ki idare, yasaları çoğunlukla kendine göre yontmakta ve uygulamamak için vargücüyle çabalamaktadır. buna karşı İDari Yargı yolu açıktır. Kişi "yakılarak gömülmeyi" vasiyet etmişse ve bir Belediye Başkanı buna izin vermiyorsa, bu bir idari işlemdir ve iptal davasına konu teşkil edebilir. Kişinin yakınları bu işlem aleyhine yürütmeyi durdurma talepli olarak idari yargı yoluna gidebilirlerdi.

ikinci örnekte içler açısı... yasalarla yasaklanmayan hatta o konuyla ilgili düzenleme yapılan bir mevzuda idare görevini yerine getirmediği anlaşılmaktadır.





Mart 20, 2008, 05:49:53 ös
Yanıtla #19
  • Ziyaretçi

Ben Aziz Nesin' in, yanlış hatırlamıyorsam, kadavra olarak bir hastaneye verilmesini istediğini ama buna kendi ailesinin karşı çıkıp usullere göre gömüldüğünü hatırlıyorum.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
6 Yanıt
7660 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 30, 2012, 04:46:13 ös
Gönderen: Caius Keyes
3 Yanıt
7018 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 25, 2007, 12:58:40 ös
Gönderen: Supeluta
2 Yanıt
4982 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 23, 2010, 08:31:26 öö
Gönderen: ADAM
5 Yanıt
5397 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 14, 2013, 10:24:24 ös
Gönderen: Alşah
12 Yanıt
6449 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 17, 2011, 09:02:31 ös
Gönderen: BULGARIA
2 Yanıt
3841 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 08, 2013, 08:32:33 öö
Gönderen: Melina
İslami hoşgörü ?

Başlatan Waldow « 1 2 » Islam

10 Yanıt
5917 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 01, 2013, 04:10:45 ös
Gönderen: karahan
0 Yanıt
2775 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 04, 2013, 08:42:12 ös
Gönderen: Melina
2 Yanıt
2651 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 10, 2014, 10:42:00 ös
Gönderen: Lucian
1 Yanıt
4470 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 08, 2014, 10:09:51 ös
Gönderen: Melina