Biz Masonlar her hakikattan ders çıkartmayı iyi bilmeliyiz. Felsefemizi: = Kendini bilmek = Kendine karşı saygılı olmak = Kendimizi kontrol etmek = temeli üzerine kurmalıyız. M.Ö. VII. ve VI. yüzyıllarda yaşamış Anti'kçağ Felsefesinin Yedi Bilgesi, çağdaş bilgeliğin ba-basıdırlar. Bu bilgeler, evrenin en güçlü gerçeği olan —Kendimizi kontrol etmeyi— kısaca öl-çü'yü sezmişlerdir. Yaşamakta ölçü, bilimde ölçü, felsefede ölçü, sanatta ölçü... İnsanlık ilk öğütlerini bu yedi bilgenin özdeyişlerinden almıştır. Rodos'lu Kleobulos, ölçü en iyi şey, diyor, babayı sevmek gerek. Dinlemeyi sevmeli, gevezeliği değil. Hazza hükmetme!!. Zorla hiç bir şey yapmamalı. Yurttaşlara en iyi öğütleri vermeli.
Çocukları eğitmeli... Atina'lı Solon, hiçbir şeyde aşın olma, ölçülü kal, diyor. Keder doğuran hazdan kaç. Çabuk dost edinme, edindiklerini de çabuk gözünden düşürme. Hük-medilmeyi inceleyerek hükmetmeyi öğren. Yurttaşlarına, en hoşlarına gideni değil, en iyiyi söyle. Görünmeyenleri görünenlerden çıkar. Isparta'lı Khilon, tutkularını dizginle, ölçülü ol, diyor. Dostlarının iyi günlerine yavaş yavaş git, kötü günlerine koşa koşa, kendinden yaşlıyı say, kanunlara uy. Haksızlığa uğrarsan barış, hakarete uğrarsan öç al.
Ölmüşleri öv. Kendini bil. (Delp-hoi'deki Apollon tapınağının kapısında yazılı olan, Sakra-tes'in alıp işlediği bu sözü Platon şöyle açıklamaktadır: Sadece bir insan olduğunu bil.) Lesbos'lu Pittakos, uygun zaman kolla, ölçüyü göz önünde tut, diyor. Yapmak istediğini söyleme, ba-şaramazsan gülerler. Başkasında hoşgörmediğini kendin yapma. Kazanç doymak bilmez, sana uyanı kazan. Bir kimseyi affeden onun üstüne yükselir, ondan öç alan onun haline düşer. Pirine'li Bıas, çok dinle yerinde konuş, ölçüyü kaçırma, diyor. İnsanların çoğu kötüdür. İşe yavaş giriş, başladıktan sonra sıkı sarıl. Çabuk konuşmaktan sakın/yanılırsın. Yaptığını düşün. Güzellikle al, zorlayarak değil. Karinthos'Iu Periandros, bahtlı-lıkta ölçülü ol, diyor, bahtsızlıkta düşünceli. Atılganlık aldatıcı bir şeydir. Kazanç çirkin bir şey. Ana babana lâyık olduğunu göster. Dostlarına karşı mutluluklarında nasılsın, bahtsızlıklarında da öyle kal. Bütünü düşün, sessizlik en güzel şeydir. Kanunların eski, yemeğin taze olsun. Milet'IiThales, ölçülü ol diyor. Kötü yoldan zengin olma. Babadan kötü şeyi kapma. Kefaletin yoldaşı felakettir.
Ana babana ne etmişsen çocuklarından onu bekle. Kendini dizginliyememek kadar kötü şey yok. Acınmaktan çok kıskanıl. Ölçü, ölçü, hep ölçü... Yedi Bii-ge'nin yedisi de ölçüyü öğütlüyorlar. M.Ö. VI. yüz yılda doğulu Bilgelerden biri Çin'i! (Kong-Fu-Tseu) Konfüçyüs'tür. Şöyle diyor: Atalarınıza saygı gösterin, ana babanıza sevgi gösterin, ö-devlerinizi baba-çocuk ilişkisine kıyaslayarak belirleyin (Çırak-Usta), (Karı-Koca vb.) insanlarla iyi geçinin, sâdık bir dost o-lun, kötülüğe iyilikle karşılık verin, insanlaasevin, size yapılmasını istemediğiniz bir şeyi başkalarına yapmayın. —İnsan, bildiği şeyi bildiğini ve bilmediği şeyi bilmediğini bilmelidir, gerçek bilgi budur.— Aynı yüzyılda Hindistan'da yaşayan Gotama Buda'dır. O da şunları örgütlüyor; Öldürmeyin, başkalarının malını ve karısını almayın, yalan söylemeyin, acıya katlanın, başkalarının acılarını ve sevinçlerini paylaşın, iyicil ve merhametli olun, kin gütmeyin, size yapılan kötülükleri bağışlayın.
Ancak elde edebileceğinizi isteyin. Acı çekmenin nedeni istek'tir. İstekse bilgisizlikten doğar. Büyük öğütçülerden bir başkası da Sakrates'tir. (M.Ö. 468 - 400) Elinde, Delf tapınağındaki yazılardan aldığı bir bayrak tutmaktadır: —Kendini bil— —Bir şey biliyorum, o da hiç bir şey bil-mediğimdir— Ona göre tek kesinlik, erdem bilgisidir. İnsan, kendini bilmeli, tanımalıdır. Erdem, insanın kendini bilmesi, tanımasıdır. Erdem, bizim yapımızda saklıdır. Bu bilgi, elde e-debileoeğimiz tek bilgidir. Erdemsizlik, bilgisizliğin sonucudur. Bilgiye kollarını açan her insan, erdeme doğru ilerler. Sok-rates'e göre iyi, insanı mutluluğa götürür, iyi insan ölür, iyi davranış unutulur ama, iyilik ölmez, unutulmaz. İyinin özü nedir?.. Platon, Sokrates'in ağzından, bunu açıklamaya çalışıyor: İyilik, yetkin olmalıdır, kendi kendine yeter olmalıdır. İyilik üstüne söylenmesi gerekli olan şey, her akıllı insanın onun aradığı, onu istediği, onu elde etmeye çabaladığıdır.
Akıllı insanlar, i-yilik getiren şeylerin dışındaki öteki şeylerin hiç bir çabaya değmediğini bilirler. İyilik, güzelliği kapsar ama, güzelliğe sığmaz, ondanda yüksektir. Çünkü güzelliğin ölçüleri, iyiliği biçimlendirmez. Antikçağ felsefe tarihinin bu Bilgeleri, öğütleri ile, bütün insanlığa, insancıl olmayı öğütle-miyor mu? Bunlar Masonluk felsefesi ve öğretisi ile bizlerin ilk günden itibaren öğrendiğimiz ve tatbikine çalıştığımız özdeyişler değil mi? «Kendine güven» «Kendini kontrol et» «Kendine saygın olsun» biz masonların kendimizi yontmaya başladığımız ilk günden beri devam eden felsefemiz değil mi? «Kilişiğimizin bütünlüğünü sağlamayı» «Kendimize saygılı olmayı» «Kendimize yetmeyi» devamlı olarak araştırmıyor muyuz? Masonluk bize «Kendinizi sayınız, kendinizi biliniz, kendinizi kontrol ediniz, bu sizi ilâhi kudrete götüren üç yoldur» demiyor mu? Dileriz ki öyle olsun.
KAYNAKLAR
— Walter Kranz, Antik Felsefe Metinleri.
— Hense - Léonard, Hellen
- Latin Eskiçağ Bilgisi.
— Philebas . Piçten.
— The Short Work, Bulletin of The Masonee Servcie Association of the United State cilt XLIX ocak 1971.
— Düşünce Tarihi, Orhan Hançeriioğ-lu. Dördüncü Basım: 1983.
Mesut TUNÇEL
Mimar Sinan Dergisi / Sayı 71