Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: MEVLANA DER KI;  (Okunma sayısı 2497 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Aralık 10, 2011, 10:31:16 ös
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum.
Işığı gördüm, korktum.
Ağladım.

Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim.
Karanlığı gördüm, korktum.
Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi...
Ağladım.

Yaşamayı öğrendim.
Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu;
aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu
öğrendim.

Zamanı öğrendim.
Yarıştım onunla...
Zamanla yarışılmayacağını,
zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim...

İnsanı öğrendim.
Sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu...
Sonra da her insanin içinde
iyilik ve kötülük bulunduğunu öğrendim.

Sevmeyi öğrendim.
Sonra güvenmeyi...
Sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı olduğunu,
sevginin güvenin sağlam zemini üzerine kurulduğunu
öğrendim.

İnsan tenini öğrendim.
Sonra tenin altında bir ruh bulunduğunu...
Sonra da ruhun aslında tenin üstünde olduğunu öğrendim.

Evreni öğrendim.
Sonra evreni aydınlatmanın yollarını öğrendim.
Sonunda evreni aydınlatabilmek için önce çevreni aydınlatabilmek
Gerektiğini öğrendim.

Ekmeği öğrendim.
Sonra barış için ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini.
Sonra da ekmeği hakça üleşmenin, bolca üretmek kadar
önemli olduğunu öğrendim.

Okumayı öğrendim.
Kendime yazıyı öğrettim sonra...
Ve bir süre sonra yazı, kendimi öğretti bana...

Gitmeyi öğrendim.
Sonra dayanamayıp dönmeyi...
Daha da sonra kendime rağmen gitmeyi...

Dünyaya tek başına meydan okumayı öğrendim genç yasta...
Sonra kalabalıklarla birlikte yürümek gerektiği fikrine vardım.
Sonra da asil yürüyüşün kalabalıklara karşı olması gerektiğine vardım.

Düşünmeyi öğrendim.
Sonra kalıplar içinde düşünmeyi öğrendim.
Sonra sağlıklı düşünmenin kalıpları yıkarak düşünmek
olduğunu öğrendim.

Namusun önemini öğrendim evde...
Sonra yoksundan namus beklemenin namussuzluk olduğunu;
gerçek namusun, günah elinin altındayken, günaha el
sürmemek olduğunu öğrendim.

Gerçeği öğrendim bir gün...
Ve gerçeğin acı olduğunu...
Sonra dozunda acının, yemeğe olduğu kadar hayata da
“lezzet” kattığını öğrendim.

Her canlının ölümü tadacağını,
ama sadece bazılarının hayatı tadacağını öğrendim.

Ben dostlarımı ne kalbimle nede aklımla severim.
Olur ya ...
Kalp durur ...
Akıl unutur ...
Ben dostlarımı ruhumla severim.
O ne durur, ne de unutur ...
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
2 Yanıt
18601 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 20, 2013, 06:26:29 ös
Gönderen: Leo - Franz
1 Yanıt
4980 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 13, 2007, 11:50:53 ös
Gönderen: Asi
6 Yanıt
12837 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 24, 2007, 04:27:22 öö
Gönderen: Universal
1 Yanıt
6723 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 13, 2009, 04:56:13 ös
Gönderen: khanjar
mevlana

Başlatan gsınmaz Tasavvuf (Sufizm)

1 Yanıt
4946 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 09, 2009, 04:17:18 ös
Gönderen: MASON
0 Yanıt
3249 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 30, 2010, 10:57:58 öö
Gönderen: ceycet
0 Yanıt
3589 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 01, 2010, 11:47:42 öö
Gönderen: ceycet
4 Yanıt
30781 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 07, 2011, 08:44:30 ös
Gönderen: AQUA
0 Yanıt
3380 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 17, 2012, 10:37:26 ös
Gönderen: scherif
5 Yanıt
7645 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 22, 2014, 10:28:37 ös
Gönderen: enverates