Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: MASONLUKTA TÖRE ya da MASON TÖRESİ - 2  (Okunma sayısı 6022 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 30, 2010, 11:02:47 öö
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Her ülkede ve her çağda insanların toplumda bir “töre sıkıntısı”(!) çekildiği ileri sürdükleri görülür.

Nedir “töre sıkıntısı” denilen şey?

Benim anladığım kadarıyla töreye uyulmadığı, “töreye aykırı” ya da “töre dışı” olarak nitelenen tutum ve davranışların çokluğu.

Bu acaba sahiden de öyle midir, yoksa öyle mi görülmektedir.

Bu yakınmanın genellikle iki gerekçesi olduğunu görürüz:

a)    “Töre” olarak nitelenen şey, -her neyse ve her nelerden oluşuyorsa- aslında yanlış ilkeler üzerine kurulmuş ya da yaşanılan çağın koşul ve gereklerinin gerisinde kalmıştır. Geçerliliğini yitirmiştir. Oysa kimileri onun korunmasına çalışmaktadır.

b)   İnsanlar, birbirleriyle ilişkilerinde, değerli olarak nitelenen birtakım erdemlere, karşılıklı ilişkilerinde iyi ve güzel olana gerektiğince önem vermemekte, umursamamaktadır. Sırf kendini düşünme, bencilce istek ve eğilimler, aşırı tutkular, hırslar ve çıkar kaygıları daha yoğundur.

Bunlara bir de “töre”nin zaman içinde değişime uğramayacağı, hep öyle kalacağına ilişkin yanılgı da eklenince; töreye uymaya karşı direnmeler, aykırılıklar artar.

İşte “töre sıkıntısı” denilen bu olsa gerek. Belki sahiden bir sıkıntı, bir dert vardır ama bunun asıl nedeni eskimiş ve geçerliliğini yitirmiş olan kuralların terk edilmeyişi, bir diğer deyişle törenin çağdaşlaştırılmayışıdır.

Çoğu insan, aklını kullanarak davranmaktan önce duygularını öncelikli tutar. Dolayısıyla toplumlarda töre, akılcı ilkeler üzerine değil inançlar üzerine kurulur. Bu bağlamda sadece dinsel inançlar değil, uyduruklar ve batıl saplantılar da törede yer eder. Törenin kapsamındaki birçok öğe aslında olumlu, yararlı, güzel, uygun hatta akıl ve mantık ile bağdaşsa bile, bunların “umut” ve “korku” gibi yanlış temeller üzerine oturtulmasına çalışılmıştır. Böyle bir töre, ancak bağnazlık ile korunabilir hale getirilmiştir.

Tutucuların (muhafazakârların) beğendiği insanlar, düşünce, anlayış, tutum ve davranışları bakımından kendileri gibi olanlardır. Doğru ya da uygun buldukları görüşler, kendi görüşleriyle koşut gidenlerdir. Böyle kişiler, bu bakımdan kendilerine benzemeyenleri beğenmez, kendi görüş ve anlayışlarına yatkın olmayan görüş ve anlayışlara ön yargı ile karşı çıkar. Buna, “kendini beğenmişlik” mi demeli, “bencillik” mi? Yoksa bunun ardında endişe ve korku gibi duygular mı yatıyor?

Tutucular, gelenek, görenek ve alışkanlıklarını değiştiremeyeceklerini, çağın getirdiği yeniliklere uymanın zorluğuna katlanamayacaklarını bilir. Hiç olmazsa bunu bilirler. Bu yüzden, kendilerini korumaya çalışırlar. Elbette aralarında toplumsal değişimin ve gelişimin farkına varamayan bilgisiz zavallılar da vardır.




Şimdi sıra Masonluktaki töreye ya da mason töresine geldi. Ancak sanırım onu izleyecek bölüme bırakmak daha iyi olacak.


ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ekim 10, 2012, 06:43:14 ös
Yanıtla #1
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1811

Alıntı
Törenin kapsamındaki birçok öğe aslında olumlu, yararlı, güzel, uygun hatta akıl ve mantık ile bağdaşsa bile, bunların “umut” ve “korku” gibi yanlış temeller üzerine oturtulmasına çalışılmıştır
.

Sayin ADAM burda "umut" neden yanlis bir "temel" oluyor anlayamadim. Hernekadar umut friedrich nietzsche tarafindan "aciyi uzatiyor" diye lanetlenmissede, ayni umut insanin veya insanligin gelisimindede cok önemli ( pozitif manada) bir yer tutuyor sanirim nedersiniz?

Saygilar

Not. Bu konuya suan devam ettiginiz REGIUS konusunu daha iyi anlamak icin girdim yani okumaya basladim, biraz gec oldu ama olsun.


Ekim 11, 2012, 08:20:32 öö
Yanıtla #2
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Efendim, umut yanlış bir kavram olmuyor. Yanlış anlama ya da iyi anlatamama var işin içinde. Yoksa umut Masonlukta daha başında şöyle bir değinilen, bazı yüksek derecelerde derinlemesine irdelenen çok önemli bir kavram.

Şu tümceyi baştan alalım:

Törenin kapsamındaki birçok öğe aslında olumlu, yararlı, güzel, uygun hatta akıl ve mantık ile bağdaşsa bile, bunların “umut” ve “korku” gibi yanlış temeller üzerine oturtulmasına çalışılmıştır.

Bir örnek olarak "iyilik ve dürüstlük" öğesini alalım. Cennete gidebilme ya da şu dehşetli varsayımsal mahşer gününde dirilebilmek umuduyla iyi ve dürüst kişi olmak... Günah işlemiş olmak, cehenneme düşmek korkusuyla iyilik etmek, dürüstlüğe yönelmek.

Bu töresel oldu mu?... İyilik ve dürüstlük böyle midir? Töre böyle mi olmalıdır? Böylesine umutlar ve korkular üzerine mi oturtulmalıdır? O zaman olumlu ve doğru sayılabilir mi?

İşte ben diyorum ki, ne yazık ki öyle yapılmıştır. İnsanların kendi buyrultuları ve öz duygularıyla, ikisini bir araya getirip toplumsal ortamda bilinçli olarak töre sahibi olmaları yerine, böyle yapay bir şekilde töreye yöneltilmelerine çalışılmıştır.

Bu, tarihte olmuş bitmiş, gelmiş geçmiş bir olay değil. Günümüzün de olgularından biri. Hâlâ insanların zihinlerine ve gönüllerine bu yanlışlıkları çakmaya çalışıyorlar.

 
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Ekim 11, 2012, 09:20:40 ös
Yanıtla #3
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1811

Selamlar,

sizi anliyorum siz bunun ikiyüzlülük oldugunu böyle bir törenin olmamasinin olmasindan daha iyi oldugunu söylüyorsunuz. ( yanlis anlamadiysam)

ben yinede suna inaniyorum, yanlis olan umudun kendisi degil üzerine oturtulan düsüncenin kendisidir.

Hatta söyle bile diyebiliriz, eger insanlar sözüm ona cennet denilen yere gitme umuduyla iyilik yapip, dürüst olmaya calisiyorlarsa, umut burda iyi ve pozitif bir rol oynuyor.

Ama malesef ayni insanlar bu "umut" ve düsünceyle insanda öldürebiliyorlar.

Saygilarimla
« Son Düzenleme: Ekim 11, 2012, 10:06:55 ös Gönderen: Tij »


Ekim 12, 2012, 06:06:18 ös
Yanıtla #4
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

Birden aklıma kısa bir şey daha geldi bu konuda, şu "umut" ile bağlantılı...

Kimi insanlar cennete ulaşma umudu ve cehenneme atılma korkusuyla yaşıyor. Bu onları böylece iyi ve dürüst yapabiliyormuş. Demek ki bu umut ve bu korku olmasa, iyi ve dürüst olmayacaklar. Demek ki iyi ve dürüst değiller aslında. Zorla iyilik zorla dürüstlük gerçek iyilik gerçek dürüstlük müdür?

Peki. hani bir zaman gelip de aslında o cennet ve cehennemin sadece Silifke'deki iki doğal kuyunun adı olduğunu, öteki dünya diye bir şeyin olmadığını, her şeyin bu dünyada olup biteceğini, dolayısıyla ne iyilerin ve dürüstlerin cennete gideceğini ne de kötülerin ve dalaverecilerin cehenneme düşeceğini anlarlarsa ne olacak? (Panteizm düşünüleri saklıdır.

Olacağı şu: Vehbinin kerrakesi görülecek o zaman.
 
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
4828 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 29, 2010, 01:46:54 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3866 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 01, 2010, 07:41:30 öö
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
4838 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 10, 2012, 07:21:17 ös
Gönderen: Tij
4 Yanıt
4898 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 10, 2012, 07:32:05 ös
Gönderen: Tij
0 Yanıt
4474 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 04, 2010, 10:09:47 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3723 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 05, 2010, 09:24:35 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4885 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 06, 2010, 11:12:44 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3713 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 07, 2010, 01:34:57 ös
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
4818 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 08, 2010, 02:46:45 ös
Gönderen: ceycet
0 Yanıt
4128 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 09, 2010, 01:52:55 ös
Gönderen: ADAM