Sayın popperist bir konu üzerinde çok duruyor. O da "bırakın insanlar nasıl yaşarlarsa yaşasınlar, devlet olarak kural koyma, kişilerin yaşamına müdahale etme" diyor özetle.
Nitekim yazısında; (Fakat, ben insanın "rahat" bırakıldığında,sağlığına kavuşacağına inanıyorum. Cumhuriyetle birlikte, 1000 yıllık kültürü bir anda değiştirmek için, devlet baba, halkını modernleştirmek istedi. O halkı açıkça sevmedi, tasvip etmedi.Yani insan "rahat" bırakılmadı.Rahat bırakılmadığı için de muhafazakar savunmacı tepkilerini geliştirdi, onu idealleştirdi, teorisini kurdu).
(Sana ne kadının ne giydiğinden ? Devlet mi halledecek bu sorunu ?....) diyerek bu düşüncesini açıkça belirtiyor.
Sayın popperist ile devlet tanımı üzerinde her halde aykırı düşüyoruz. Benim anladığım manada devlet en basitinden yasalarla, kurallarla ve kurumlarla halkının huzur, güven ve refah içinde yaşamasını sağlamakla görevli bir oluşumdur. Devlet, bunu gerçekleştirirken de bazı ilkeleri belirler. Örneğin ; çağdaş, modern, üretken müreffeh bir toplum yaratma ilkelerine sahip bir devlet anlayışında, bağnazlık, gericilik gibi çağdışı oluşumlara izin vermez. Bunun için de gerekli yasal düzenlemeleri yapar.
Bunun tam tersi, kendi çıkarları için halkının inanç ve örflerinden istifade ederek, gelişmeyi önleyip, ilerici , aydın ve modern anlayışlara karşı ilkeleri olan bir devlet anlayışı da bir takım fetva ve yaptırımlarla ilkelerini gerçekleştirmek isteyebilir.
Yani devletler, yasalar ve kurallar koyarak toplumun yaşamına müdahalede bulunabilir.
Uygar bir toplum ve çağdaş bir devlet anlayışında herkes istediği gibi yaşayamaz. Bir yandan toplumun kendi içinde koyduğu yazılı olmayan kurallara, bir yandan da devletin yasalarla koyduğu kurallara uyulma zarureti vardır.
Uygar bir toplumda cadde ortasında tükürüp balgamınızı atamaz sınız. Yada ben avazım çıktığı kadar bağırır, radyomu sonuna kadar açarım, benim özgürlüğüm var diyemez siniz. Yada kime ne ben panton giymem, iç çamaşırı da giymem öylece üryan gezerim, sana ne benim ne giyip giymediğimden diyemez siniz. Yada henüz çocuk denilecek yaşta bir kızı evledınız olsa bile evlendiremez siniz. Çocuklarınızı satamaz sınız. Devletin ilkelerine aykırı faaliyetlerde bulunumaz sınız. Ben okumak istemiyorum, sana ne benim okuyup yazmamdan diyemez siniz. Hatta ve hatta ben yaşamak istemiyorum, ölmek istiyorum, beni öldürün diyemez siniz. vs.vs.vs.
Evet Cumhuriyet, 1000 yıllık köhnemiş kültürü yıkıp modern bir toplum kültürü yaratma cabasına girmiş, aslında bunda da büyük ölçüde başarılı olmuştur.
Diğer taraftan, sayın popperist Cumhuriyeti kuranların halkını sevmediği şeklinde bir ifade kullanılmıştır ki bu ifade ise tam bir feciattır. Ne yani, kul- ümmet olunduğu zaman daha mı çok seviliyor bir ülkenin halkı? Şayet O halkı sevmeseydiler onlara kimliklerini kazandırırlar mı idi ? Onlara seçme- seçilme hakkı verirlermi idi?. Bir ulus yapıp ona millet vasfı verirler mi idi ? Kadın-erkek eşittir derler mi idi ?
Bazı çıkar guruplarının Cumhuriyete ve onun kazanımlarına karşı olmalarını anlıyorum. Benim anlayamadığım, Cumhuriyeti yıkarsak gelecek rejmin ne olacağı ve gelecek bu rejimin Cumhuriyetten daha çok mu kazanım getireceğidir.
Saygılar-sevgiler.