Regius’un ikinci noktası şöyle:
İkinci nokta şudur size anlattığımca,
Çalışmalı bir mason tüm iş günü boyunca,
Yapabildiğini içtenlikle becermeye,
Kutsal gün için nafakasını hak etmeye,
Ve bu ilkeye uyup dürüstçe çalışmaya,
Ödülünü tümüyle hak ederek almaya.
Burada “kutsal gün” denilen, hafta sonu tatili yani Pazar günü… Hani Yahudilerde de Cumartesi günü var ya; şabat denilen ve çalışılmayan… Hıristiyanlıkta da o gelenek sürdürülmüş ama Pazar günü için. Gerekçesini boşverin; o ayrı bir konu. İslam’da ise Cuma.
Geçenlerde İnternetten aktarılma bir anket vardı; Müslümanlar hangi ülkelerde mutlu, hangilerinde mutsuz diye… İlginçtir, Müslümanlar tüm İslam ülkelerinde ya da İslam Dini’nin en yaygın din olduğu ülkelerde mutsuz da, Hıristiyanlığın daha yaygın olduğu ülkelerde daha mutluymuş. Aynı durum Yahudiler için de geçerli olsa gerek; bir Yahudi ülkesi olarak sadece İsrail bulunsa bile. Ancak soru var sorulacak: Dinsel inancının gereklerine kesinlikle bağlı olan bir Müslüman (ya da Yahudi), o pek bir mutlu olduğu ama Hıristiyanlığın daha yaygın olduğu bir ülkede Cuma (Cumartesi) günü dininin gereği çalışmaması gerektiğine göre acaba ne yapıyor?
Biraz konu dışı olsa da aklıma geliverdi. Bereket, masonlar Regius’un geçerliliğini kabul ediyorlarsa, şimdi bulundukları ülkede kutsal günün karşılığı olan tatil günü hangisi ise sadece o gün çalışarak nafakalarını hak etmeye bakacaklar.
Bu “nafaka” terimi de günümüzdeki Masonlukta da geçerli bir terim ama artık anlamı başka.
Buraya kadar iyi güzel de, bir de sonunda ödülün tümüyle hak edilip alınması var. Bunun anlamı ne ola ki?... Gerçi benim kullandığım kaynakta (daha önce adını vermiştim) bu konurda bir yorum yapılmış ama benim pek aklım ermedi ona. Ben ondan söz etmeden acaba kendince bir yorum önerisi getirmek isteyen olur mu?