Sayın Caius Keyes, sağolsun, bu başlık altındaki çalışmaları hiç boş bırakmaz.
Ancak burada belirtmiş olduğu şu Gül+Haç örgütündeki derecelenme dizgesi, bunun Masonluk ile benzerliği, o örgütteki bir çalışma yöntemi, bunun Masonluktaki benzerliğinin sorgulaması, her ne kadar çok çok ilginç bir konu ise de, bu başlığımızın da çok dışında kalır.
Acaba Sayın Cais Keyes'ten bu konuyu bir başka başlık altında açmasını rica etsem, açarsa ben de bildiğim kadarıyla katkıda bulunacağımı söylesem yanlış bir iş mi yapmış olurum?
Bu başlıktaki anlatıma gelince...
Ben burada günümüzdeki Masonluk ile açık bir çelişki görüyorum aslında. İlginç deyişim de ondan.
Taş kesme ve yontma işini de içeren eski inşaatçılık mesleği ve zanaatında, elbette işlenecek o taşların somut olarak bir binanın bir yerinde kullanılması söz konusu olacağından, bunu işleyenlerin de bir maliyeti söz konusu olduğundan, yanlış ya da kötü işlenmiş bir taşın oluşumuna izin verilemez, göz yumulamaz ve hemen müdahele edilerek gereken düzeltmenin yapılması gerekirdi.
Bu meslek ve zanaata sonradan Operatif Masonluk denmiş. Günümüzdeki şu çağdaş nitelikli Masonluğa da Spekülatif sıfatı yakıştırılmış.
Spekülatif Masonluğun öğretisi oluşturulurken simgelere çok önem verilmiş ve Operatif Masonluktaki öğelerden birçoğuna simgesel anlamlar yakıştırılmış.
Belki de tersine... Spekülatif Masonluğun öğretisi kapsamında yer alması öngörülen kimi öğeler simgelere bağlanırken bunların çoğu Operatif Masonluk'tan alınmış.
Taş da bunlardan biri. Ham olarak giriyor, küp olarak çıkması öngörülüyor.
Her masonun bir hamtaşı var. Mason onu yontuyor.
Hiçbir mason bir diğer masonun hamtaşını yontmasına karışamıyor. Onun hamtaşını alıp işleyemiyor. Belki ona hamtaşını yontmada nasıl bir yol izlemesi gerektiğini, çekici ve keskiyi nasıl tutup, yontu darbelerini hangi açıdan ve ne şiddetle yerleştirmesi gerektiğini, bilgisel olarak gösterebilir; önerebilir. Fakat işte hepsi o kadar.
Bu konu üzerinde daha çok durulabilir. Uzatmayalım. Bu kadarı yeter. Masonlukta her masonun kendi hamtaşını sadece kendisinin yontabileceği söylenir.
Bu kadarı bile Regius'un 11. noktasının ancak o koşullar altında ve o kültürde geçerli olduğunu, bunun günümüzdeki Masonlukta geçerli tutulamayacağını gösterir.
Ben böyle düşünüyorum. Farklı düşünenler de olabilir.