Bu başlık, her ne kadar daha güçlü bir bölümde açılabilir ve ayrıca bir yargı kondurarak açılmış ise de kapsamı bakımından bu Forumda hayli önemli olabilir.
Yargı kondurarak, açılmış olmaması için, "Tecrübe sahibi bir insan, konuşurken, tecrübelerini nasıl aktarır?" gibi bir tarzda olabilirdi.
Ben bu tecrübe sözcüğünü pek sevmiyorum. Çünkü dil bakamından hiçbir kök belirtmediği hatta yanlış kök alma olasılığı bulunduğu gibi, sonrasında bir başka sözcük türetme olanağını da vermiyor. Bunun yerine deneyim demek bana daha elverişli geliyor.
Deneyim, öyle kolay, kolay yabana atılabilecek bir şey değildir. Sayın Spok'un üzerinde özenle durduğu üzere, tutuculuğa yönelmeyen deneyim, geleceğe yöneliş bakımından hiç de zararlı değildir; aksine çok yararlıdır.
Bu birçok meslek alanında böyledir; sanatı bilemem; ötesinde bir meslek ise eğer, siyasette de böyledir. Hiçbir mesleği, o meslekteki deneyimi bir yana iterek sıfırdan oluşturamayız. Pardon, yapabiliriz bunu ama boşuna zaman harcamış oluruz daha önce icat edilmişleri yeniden icat ederken, daha önce kuramsallaşmışları yeniden kuramlaştırırken. Bilir misiniz, İngilizler pek sever bu tür uygulamayı. Çünkü o zaman işte o bilgi İngiliz, kuram İngiliz, her şey İngiliz olur. İngiliz olmayıp da İngiltere'de birkaç ay yaşamış herkes bunu çok iyi bilir. İngilizlerin burunlarını havaya dikerek böbürlenmeleri bundandır.
Kimi zaman çok eski tarihlerin insanları, gelecek için bize ışık tutmuştur. Bunlardan biri de Konfiçyüs' tür hiç kuşkusuz. Şöyle bir sözü var: "Akıllı bir insan deneyimlerinden yararlanmasını bilendir." Bundan sonra bir de eklemesi var: "Daha akıllı bir insan ise başkalarının deneyimlerinden yararlanır."
Ancak bu konunun açılış tümcesi de pek haksız sayılmaz hani... Şu söz kimindi unuttum: "Bilginim diye öğünüp durma, bu dünya senin bilmediklerini bilenlerle doludur."
Bunu isterseniz deneyim konusuna da uyarlayabilirsiniz.
Fakat Konfüçyüs'ün kim bilir kaç kez söylemiş olduğum bir diğer deyişini de göz ardı etmeyelim: "Bir insan bildiği bir şeyi bildiğini bilmelidir. Bir insan bilmediği bir şeyi bilmediğini de bilmelidir."
Bundan bir çıkarım yaparsak acaba şöyle diyebilir miyiz ?: "Bir insan deneyimlerinin (tecrübelerinin) değerini bilmeli, başkalarının onlardan yararlanmasına olanak vermelidir."