Ben derin olanın niyetini hep, "an" içinde değil de, zamanın ta kendisi içinde gördüm.Hangimiz bize dair alınmış olan iyi bir kararı yanlış anlayarak hayata ve insan'a dair hisler ile darılmadık ki.Oysa sadece bizler; yaşamın geçmişten kavranan ve geleceğe doğru akan yanılsamalarının kaçınılmaz soyutluğundan ibaretiz.Doğrularımız ve yanlışlarımız bizim kendi ufkumuz kadar geniş; fakat bizim ufkumuz, aslında bizden öte düşünenlerin kendi gün doğumları kadar berrak.
Bence bu durum, yine doğru olmanın yanlış anlaşılmak ile karıştığı bir zaman aralığına sıkıştı.Eminim ki,niyet doğru idi.
Sadece konu hakkında kendi fikrimi yazmak istedim.Ayrıca; hoşgeldiniz.