Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Bir budist mason olurken hangi Kutsal Kitaba el basar?  (Okunma sayısı 35572 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Nisan 22, 2009, 03:43:11 ös
Yanıtla #30
  • Seyirci
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 920
  • Cinsiyet: Bay

Sn.Mosilats ;

Konuyu başlığı dışına taşımamanız dileklerimle,bu soru veyahut tartışmanızı ilgili bölümde ayrı bir başlık altında degerlendirmelisiniz..
Saygılarımla
Taslar yerine oturabilecek mi ? İnşaasına basladıgımız yapı nasıl olur da yarım kalır ..


Nisan 22, 2009, 04:10:38 ös
Yanıtla #31
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

sn mosilats,

Allah - Tanrı - YHVH - Adonay - God - Lord - Deus - Ahura Mazda vs. dinler O'nu ne olarak isimlendiriyorsa isimlendirsin ya da kişi ona ne olarak hitap ediyorsa etsin  yüce yaratıcı , yaradan, yüce yaradan nasıl diyorsa desin Masonluk'ta önemli olan kişinin bir Yüce Varlığa inanmasıdır. "İnan da istersen bir kütük parçasına inan" demiş bir tasavvuf erbabı. Neden bir Yüce Yaradan'a inanma şartı var onun da izahatı verilmiştir pek çok kez.

Yaradan'ın Yüce sıfatıyla birlikte soylenmesinde nasıl bir sakınca var onu da anlamış değilim. Yüce Allah dendiğinde siz şöyle bir şey diyor musunuz acaba; "allah zaten yücedir eğer sen yüce allah dersen o zaman yüce olmayan allahlarda var demektir". Yani Yüce  yaradana inanma demenin neresi gariptir?

3 kitap hususunda da yanlış biliyorsunuz. Eğer ilk sayfaya lutfedip bakarsanız orda Kuran - Eski Ahit ve Yeni Ahit'in dışında kabul edilen kitaplar olduğunu da göreceksinizdir. 3 kitapla bir arada yemin işlemi gerçekleşmez. Kişi inancının kitabına el basarak yemin eder. Türkiye'deki uygulamada çalışmalarda 3 kutsal kitap açılır ama bunların çalışma esnasında dinsel bir referans aracı olma gibi bir özellikleri de yoktur. Sn. Omnia'nın da söylediği gibi Semboliktir. Belki de eklektik yönün vurgusudur.

saygılarımla.


Nisan 22, 2009, 04:45:38 ös
Yanıtla #32
  • Skoç Riti Masonu
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 919
  • Cinsiyet: Bay

Sn.mosilats
Alıntı
Düşüncenizi tam anlamamakla birlikte söylediklerinizin tamamında kopukluk var.
Tam anlamadıgınız bir cümlenin kopuk olduguna karar verebilme yetinizi henüz idrak etmiş bulunmaktayım.
Saygılarımla, iyi forumlar.
stilus absentis...


Nisan 22, 2009, 08:21:52 ös
Yanıtla #33
  • Ziyaretçi

Sn.mosilats
Alıntı
Düşüncenizi tam anlamamakla birlikte söylediklerinizin tamamında kopukluk var.
Tam anlamadıgınız bir cümlenin kopuk olduguna karar verebilme yetinizi henüz idrak etmiş bulunmaktayım.
Saygılarımla, iyi forumlar.

 Sorularıma cevap vereniz.Gerekli gereksiz şeyler yazıyorsunuz.Ben düşüncelerinizi tam anlamamakla birlikte dedim bir cümle üzerinden konuşmadım.

 Cevapları tatmin edici forumlar olsun.

 
sn mosilats,

Allah - Tanrı - YHVH - Adonay - God - Lord - Deus - Ahura Mazda vs. dinler O'nu ne olarak isimlendiriyorsa isimlendirsin ya da kişi ona ne olarak hitap ediyorsa etsin  yüce yaratıcı , yaradan, yüce yaradan nasıl diyorsa desin Masonluk'ta önemli olan kişinin bir Yüce Varlığa inanmasıdır. "İnan da istersen bir kütük parçasına inan" demiş bir tasavvuf erbabı. Neden bir Yüce Yaradan'a inanma şartı var onun da izahatı verilmiştir pek çok kez.

Yaradan'ın Yüce sıfatıyla birlikte soylenmesinde nasıl bir sakınca var onu da anlamış değilim. Yüce Allah dendiğinde siz şöyle bir şey diyor musunuz acaba; "allah zaten yücedir eğer sen yüce allah dersen o zaman yüce olmayan allahlarda var demektir". Yani Yüce  yaradana inanma demenin neresi gariptir?

3 kitap hususunda da yanlış biliyorsunuz. Eğer ilk sayfaya lutfedip bakarsanız orda Kuran - Eski Ahit ve Yeni Ahit'in dışında kabul edilen kitaplar olduğunu da göreceksinizdir. 3 kitapla bir arada yemin işlemi gerçekleşmez. Kişi inancının kitabına el basarak yemin eder. Türkiye'deki uygulamada çalışmalarda 3 kutsal kitap açılır ama bunların çalışma esnasında dinsel bir referans aracı olma gibi bir özellikleri de yoktur. Sn. Omnia'nın da söylediği gibi Semboliktir. Belki de eklektik yönün vurgusudur.

saygılarımla.

  Söyleyin verin şu tasavvuf erbabınıda  bakalım bu kütüğe  inanma olayı nasıl cereyan etmiş.Acaba onu başka birşey için söylemiş olmasın

  Soruların çıkış yönü bir yaradana inanılıp inanmaması değildi.Telaffuz hiç değildi.
  Yemin edilen kitaplar ile masonluk arasında nasıl bir ilişki vardır.Daha açıkca ifade etmek  gerekirse bu kitaplardan yararlanma nelere tabidir.Uygun görüldüğünde kitaplar yol gösterici olarak kullanılabilir mi?

 


Nisan 22, 2009, 10:23:21 ös
Yanıtla #34
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662


  -Yemin edilen kitaplar ile masonluk arasında nasıl bir ilişki vardır.Daha açıkca ifade etmek  gerekirse bu kitaplardan yararlanma nelere tabidir.Uygun görüldüğünde kitaplar yol gösterici olarak kullanılabilir mi?

 

Sn Mosilats,

Bu cevaplar forumda yuzlerce defa hatta su sayfada bile defaatle anlatildi. Lutfen inadi ve tembelligi bir kenara birakarak komik duruma dusmekten vazgecin de forumdaki Masonluk ile ilgili sayfalari bastan sona okuyun.

 Kitaplar semboliktir, yol gosterici, rehberlik gibi konumda degildir dendikce siz inatla ayni seyi soruyorsunuz. Masonluk bir din degildir ki dinlerden yol gostermesi icin talep soz konusu olsun. Sizce idrak istidat yollariniz nicin bu kadar hayal kirikligi yaratiyor? .




« Son Düzenleme: Nisan 22, 2009, 10:29:05 ös Gönderen: Kirlangic »


Mart 08, 2011, 02:14:49 ös
Yanıtla #35
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Bu da iki yıl öncesinin başlığı ama konu yemin edilirken el basılan kutsal kitapla bsağlantılı konunun bir uzantısı.

Bu arada hiç kimse çıkıp "Niçin el basmak?" diye bir soru iletmiyor? Bildiğimce bu sadece Hıristiyanlara özgü bir uygulamadır zaten. Yanılıyorsam yari İslâm'da da Kuran'a el basmak, Yahudilik'te de Tevrat'a el basmak (Tevrat mı olmalı Talmut mu? Bu da bir ayrı sorun), diğer dinlerde de (Mormonlar hariç) keandi kutsal saydıkları kitaba el basmak diye bir uygulama var mı herhangi bir yeminde?...

Cinlik etmiyorum. Sadece soruyorum. Çünkü bilmiyorum. Bu sorunun yanıtını aldıktan sonra tartışmayı sürdürürüm belki.

Konu başlığı Budistler...

İsterseniz onları diğer Doğu dinlerinin inananlarını da ekleyin.

Sayın MASON bir ara bu bağlanda "Yeter ki Ulu Yaradan'a inansın." anlamında bir söz etmişti.

Ancak bu dinlerde öyye "Ulu Yaradan" ya da ona benzer bir kavram yok bildiğimce.... Yanlış biliyiorsam, doğru bilen doğrusunu belirtsin lütfen. Mazdaizm'i bir yana bırakırsak, ötekilerde var mı bir "Ulu Yaradan" kavramı.

Yoksa, o zaman Budistler, Taoistler, Hindular, Şintolar vb. böyle bir inançları olamayacağı için mason olamaz. Nitekim Orta Afrikalılar da...

Öyle mi?

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Mart 21, 2012, 09:17:23 ös
Yanıtla #36
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 301
  • Cinsiyet: Bay

Yemin kürsüsündeki kitaplar orada yol göstermek için değil, Kardeşlerin tüm dinlerin mensuplarına eşit saygı ve sevgi duyduklarını göstermek için bulunuyorlar. Öğrendiğim kadarıyla.

Sn. ADAM'ın son sorusuna gelince (gerçi bir yıl olmuş ama), tek tanrıya inanma meselesi, inançsız bir insanın müstakbel Kardeşlerine edeceği yemine sadık kalamayacağı endişesinden kaynaklanmaktadır, bildiğim kadarıyla. Ancak bahsettiğiniz semavi olmayan veyahut tevhid prensibi olmayan ama insan-kâmil olma düsturu içeren inançların mensuplarının yeminleri de samimiyet dahilindedirler diye düşünüyorum, naçizane.

Sevgi ve saygılarımla.
"Dilimin sınırları, dünyamın sınırlarıdır."
Ludwig Wittgenstein


Mart 22, 2012, 09:23:30 öö
Yanıtla #37
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

Sayın gnothi hep akıllıca sözler eder.

Burada da ettiği söz akıllıca.

Üstelik, evet, öyle düşünüyorlar.

Aslına bakarsanız, öyle düşündükleri falan yok da temel kural olarak öyle düşünmeleri gerektiği varsayılmış; onlar da öyle düşünmeleri gerektiğine kanmış, öyle düşünmekte olmasalar bile buna boyun eğmeyi benimsiyorlar.

Durumu idare ediyorlar yani.

Bu tutuma ne denir? Bunun bir adı vardır da şimdi bulamadım. Neyse pek de önemi yok. Batı ülkelerinde pek dikkati çekmez ama bizim ülkemizde çok kişiyi aslında rahatsız ettiği de bilinmeyen bir şey değil.

Asıl sorun öte yanda: Şu edilecek yemine sadık kalınamayacağı endişesi... Dolayısıyla biliyor musunuz, bir de bu nedenle o yemini imzalatıyorlar. Ellerinde bir belge oluyor sonradan önlerine koymak için.

Dolayısıyla söze güvensizlik zaten diz boyu. Yazıya güven daha çok. Sözüne güvenilmez kişi dandrikten imza atar; o da ayrı.

Üstelik şu dünyada kimin sözüne daha çok güvenilir acaba? O dinliler ya da dinli gözükenler ötekilerden daha çok sözüne güvenilir insanlar mı?

Dinlerin çoğu insanı sözüne güvenilir kişi yapamıyor ki zaten. Bunu söylerken dinlerin çerçevesindeki birtakım fraksiyonlar ile tarikatları ayrı tutarım.  Örneğin İslâm dini söz konusu olduğunda kimi Müslümanlar vardır ki onlara her bakımdan güvenebilirsiniz. Ancak çoğunluğu oluşturan diğerleri arasında güvenilir olanları da çıkar güvenilemez olanları da.

Elbette Masonluk söz konusu olunca bir de inanmasa da inanmış gibi görünmeye katlananlar var. Beri yanda da o inanmış gibi görünmeye katlananların sözüne güvencek olanlar.

Sayın gnothi, inananların yeminlerinin samimiyet dahilinde olacağını düşündüğünü söylüyor. Şahane!

Geçmişin birikimi, tarihsel gerçekler, o işin pek de öyle olmadığı gösteriyor ama onu bir yana bırakalım, şu inanmış gibi görünenlerin durumu ne olacak?

Kimseyi suçlamakta değilim. Burada tek yaptığım şey, bu oyunun tutarsızlığını göstermeye çalışmak.

Bu bir antimasonik etkinliktir; doğru.
 
   

   
 
« Son Düzenleme: Mart 22, 2012, 09:28:14 öö Gönderen: ADAM »
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Mart 22, 2012, 04:06:50 ös
Yanıtla #38
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 301
  • Cinsiyet: Bay

Her konuyu ince eğirip sık dokuyan Sn ADAM'ın bu yazısı üstünkörü bir genelleme yaptığı intibaı uyandırdı bende.

Öncelikle madem "Masonluk masonlardan öğrenilir" denmiş, haricilerin masonluk hakkında merak ettiklerini bildiğimiz kadarıyla yanıtlamaya çalıştığımızı belirtmek isterim. Burada her hangi bir meselede kandırılmış olduğumuzu, durumu idare ettiğimizi düşünmenizi yadırgamaktaki hakkımı teslim edersiniz umarım.

Şahsen bu mecrada bu yazıları yazma zorunluluğum olmaksızın bir şeyler anlatmaya çalışmam her hangi bir kurala boyun eğdiğimden ya da durumu idare ettiğimden olmasa gerek. Tanıdığınız kimi Kardeşlerin mesleğimize inanmadan inanıyor gibi görünmeleri masonluğun değil, kendilerinin düşünmeleri gereken bir meseledir.

Burada da düşünsel yelpazesini geniş tutan, dogmalardan ve batıl fikirlerden uzak durarak, nakil değil akıl yoluyla hayatı mânâlandırmaya çalışan bizlerin (en azından kendimin) inanç kavramı kontekstinde iki-üç dinî öğreti marjinini baz almayacağımız açıktır.

Sevgi ve saygılarmla.
"Dilimin sınırları, dünyamın sınırlarıdır."
Ludwig Wittgenstein


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
61 Yanıt
110132 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 29, 2015, 12:08:57 ös
Gönderen: Waldow
3 Yanıt
15832 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 23, 2009, 08:42:04 öö
Gönderen: lucifer
39 Yanıt
56265 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 05, 2019, 01:05:51 ös
Gönderen: ruzber
Kutsal Mızrak Viyana´da

Başlatan Ittihatci Mitoloji

0 Yanıt
7238 Gösterim
Son Gönderilen: Nisan 22, 2007, 11:20:30 ös
Gönderen: Ittihatci
2 Yanıt
9059 Gösterim
Son Gönderilen: Eylül 15, 2008, 03:32:58 ös
Gönderen: akasya
0 Yanıt
5636 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 02, 2007, 03:34:11 ös
Gönderen: LuckyEye
16 Yanıt
12393 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 27, 2008, 09:26:36 ös
Gönderen: dogudanesen
10 Yanıt
19334 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 27, 2018, 01:38:53 öö
Gönderen: Venus
0 Yanıt
6585 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 28, 2009, 04:08:16 ös
Gönderen: goksel475
0 Yanıt
4578 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 27, 2010, 12:15:10 öö
Gönderen: MASON