Sayın Alşah'ın dediğine göre ben saçmalıyorum.
Peki... Alınganlık gösterip bu sözden ötürü sorun çıkaracak değilim.
Ancak benim bu konuda şu ya da bu kitaptan bir aktarmada bulunmadığımın da bilinmesini dilerim.
Eğer Türkçe kaynak üzerinde gidilecekse, Murat Özgen Ayfer'in "Tapınakçılar, Siyonistler ve Masonlar" adlı kitabının okunmasını öneririm. O kitapta bu konu üzerine başlı başına bir bölüm var şöyle bir 30 sayfa kadar.
Protokollerin hangi versiyonundan söz ediyoruz? 1864 tarihli Maurice Joly hicivlerinden mi; bunların 1860'lı yılların sonlarında (kesin tarih verilemiyor) düzenlenmiş “Protocoles des Sages de Sion” başlıklı özgün olanından mı, Fransızcanın değişim göstermiş oluşundan ötürü 1884 yılında yeniden düzenlenmiş ve Memphis-Misraim Riti'nde çalışan locada gündeme getirilmiş versiyonundan mı, yoksa 1903 yılında Pavel Aleksandrovich Krushevan tarafından Rusya'da yayınlanmış olandan mı?... Hangi dilde olanından söz ediyoruz, orijinal Fransızca olanından mı, yoksa sonradan yazılmış Rusça olanından mı? Ünlü antimasonik yazar Schwarz Bostunitsch düzenlemesini de unutmamalı. (Kimileri bir de aslının İbranice olduğunu falan söyler. Almanca deseler neyse; Basel'de Der Weltzionizt Organisation'u düzenleyen Theodor Herzl ve soydaşları İbranice bilmezdi ki. Günümüzde dünyanın çeşitli yerlerinde yaşayan Yahudilerin bilmediği gibi...)
Sayın Alşah'ın okumuş olduğu yazılarda acaba Adolphe Crémieux adılı bir adamın adı hiç geçiyor mu? Kim olduğunu ve bu konuyla bağlantılı nasıl bir patırtıya yol açtığını biliyor musunuz? Victor Hugo'nun sadece Türkçesi "Sefiller" olan ünlü romanın yazarı olduğıunu mu sanıyorsunuz? "Prieuré de Sion" diye bir terimi hiç duydunuz mu? (Belki Dan Brown'un romanlarını okumuşsunuzdur. O da bundan söz eder biraz. Fakat o roman... Daha iyisi Türkçeye de çevrilmiş olan "The Holy Blood and the Holy Grail" (Kutsal Kâse ve Kutsal Kan) adlı araştırma yapıtını okumaktır.)
Bunları bilmeden burada yapılan ileri sürüşler, bir zamanlar Masonluğu yıpratabilmek amacıyla çevrilmiş bir entrikanın izini sürerek, onlara güvenerek, işin aslını astarını bilmeden edilen boş lâflar.
Fakat bakınız işte, madem ben de Sayın Alşah'ı boş lâf etmekle suçluyorum, bunun üzerine diyorum ki, isterseniz bu protokolleri inceleyelim. Hangi dili tercih edersiniz? Fransızca mı, İngilizce mi? (Bende sadece bu dillerde olanları var. Fakat Almanca derseniz, onu da buluruz.) İlle de Türkçe olsun diyorsanız, özgün metnin tam bir çevirisi olduğunu sanmıyorum. Diğer metinler ise yorumlarla ve terimler değiştirili kapsamını Yahiudilik sözlerinin de eklenmiş olduğu 1903 versiyonundan alınmadır ve hem art niyetli hem orijinali bozmuş olduğu için güvenilemez.
Sayın Alşah, bu konu üzerine muhtelif kitaplar okuduğunu belirtiyor. O zaman hâlâ o dediklerinde ısrarlıysa, ne yazık ki yanlış kitaplar okumuş olduğu anlaşılıyor bence... Her kitap ille de güvenilir bir kaynak olmayabiliyor. Şu kitapların bir listesini verirse, onların nitelikleri üzerinde de görüşelim.
Benim kaynaklarımın listesini isteyecek olursa memnuniyetle ama bunların hemen hepsi ya Fransızca ya İngilizce. Bazılarının Türkçeye çevirisi var, bazılarının var mı yok mu bilmiyorum.