Kathar topluluğu iki gruptan oluşmuştu: “Parfait” (kusursuz ya da yetkin) denilen din adamları ile “Croyants” (inananlar) olarak anılan asıl büyük topluluk.
İnananlar, yaşamlarını onlara ve iyiliğe adayan Yetkinlere saygı göstermekle yükümlüydü. Bu saygının da iki tarzı vardı: Bir “Yetkin”e rastlayınca üç kez diz bükerek selam vermek ve kendilerinden olmayanlara da açık söyleşiler biçiminde gerçekleştirilen toplantılara katılarak onları dinlemek.
Toplantılarda Yetkinler, ikili (iyilik-kötülük) dünya görüşünü ve nasıl iyi olunabileceğini anlatır, İsa’nın son yemeğinin anısına ekmek paylaştırır, toplantı bittiğinde de her Katharı “barış öpücüğü” ile üç kez öperek uğurlardı. Günümüzde Fransa’nın güneyinde Languedoc bölgesinde yaşayanlara rastlayacak olursanız, onların Orta ve Kuzey Fransa’dakilerden farklı olarak üç kez öpüştüklerini görürsünüz; tıpkı Masonlar gibi... Bu üçlü öpüşü başka ülkelerde de görebilirsiniz; her birinin kendine göre bir gerekçesi vardır. Ancak Languedoc halkının üç kez öpüşmesi, Kathar geleneğinden kalmadır.
İnananlar, yaşamın her tür olanağını kullanırdı. Evlenir, çoluk çocuk sahibi olur, et yiyebilirdi. Yetkinler bu olanaklardan yararlanamazdı. Evlenemez, hatta cinsel ilişkiye de giremez, et ve diğer hayvansal besinleri yiyemezlerdi.
Sıradan bir Kathara her türlü hakkı tanıyan Yetkinler, siyah ya da lacivert giyinirdi. Böylece o bölgeye özgü bir dil olan Oksitancaya, dilimizde “lâcilerini çekmek” biçimindeki deyimin tam karşılığı olan bir de deyim bırakmışlardı.
Herhangi bir yerde Yetkinler, toplu olarak “ev” adı verilen yurtlarda kalırdı; kadınlar ayrı, erkekler ayrı. (Kadınlar da Yetkin olabilirdi.) Sınırsız özveri gücü gerektirmesine karşın Yetkin olmak isteyen bir Kathar, bu evlerden birinde üç yıl süren bir hazırlık döneminden geçer, bir yandan işliklerde çalışırken diğer yandan da dinsel eğitim görürdü. Bu üç yıl içinde ya da sonunda kendisini Yetkin olmanın gerektirdiği güçte görmezse, olağan yaşamına dönerdi.
Bu hazırlık dönemini bitiren kişi için tüm topluluğun katılabileceği hatta Kathar olmayanların bile izleyebileceği bir tören düzenlenir, aday kendisine yöneltilen soruları yanıtlar, herkesin önünde bir tür inisiyasyondan geçerdi. Bir Yetkin olmakta kararlıysa, sonradan sıradan bir Katharın ancak ölürken dinlediği “Consolamentum” duasını diriyken alıp, bundan böyle yaşamını diğer Yetkinlerin tarzıyla sürdürürdü.
Katharların özellikleri bakımından en önemli nokta işte bu Consolamentum. Onu bu başlık altındaki çalışmamda ayrıca ele almak istiyordum. Bu bakımdan, her ne kadar çok kısa olmuş ise de bu bölümü burada bırakıyorum; bağışlayın..
Konu: KATHARLAR VE ÖZELLİKLERİ - 4 (Okunma sayısı 3100 defa)
Kasım 16, 2009, 08:09:04 öö