Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: COOKE EL YAZMASI – 8  (Okunma sayısı 4445 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Temmuz 26, 2010, 04:17:19 ös
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay



Adını vermiş olduğum el yazması belgenin içeriği burada başlıyor.

Ancak başlamadan önce bir öneride bulunmak istiyorum. Bu başlık altında yazmış olduğum önceki yedi bölümü okumamışsanız, lütfen belgenin içeriğini okumadan önce onları okuyun; yararlı olacaktır.

Bir de not: Yazımda olağan dil kurallarına aykırılıklar görebilirsiniz; bir tümcenin “Ve…” diye başlaması ya da olmayacak yerde büyük harf kullanılması gibi… Bunlar, özgün metinde öyle olduğu için öyle.




Göklerin ve dünyanın [Heaven and earth] ve onların içinde bulunan her şeyin Kurucusu ve Yapıcısı [Former] olan şanlı Babamız Tanrı'ya şükürler olsun ki, Kendi şanlı Tanrılık Niteliği'nden [Godhead – eski Türkçesi: Uluhiyyet] böylesine çeşitli türdeki birçok şeyi insanlık için yaparak bağışladı.[vouchsafe]

Çünkü tüm dünyasal şeyleri insana boyun eğsin ve onun egemenliği altında olsun diye O yaptı; yenilebilir ve kullanılabilir özellikteki her şeyi, insanın beslenme ve geçimi [sustenance - eski dildeki karşılığı "iaşe ve ibade"] için O düzenledi. Ve ayrıca O insana çeşitli Bilimlerin ve Zanaatların bilgilerini ve hünerini verdi ki, biz bu dünyada Tanrı'yı hoşnut edecek çeşitli şeyler yaparak yaşamımızı sağlamak ve rahatlığımız ile yararımız için çalışalım. Bunların neler olduğunu aktaracak olursam, bunu anlatmak ve yazmak çok uzun sürecektir; bu nedenle bir yana bırakıyorum.

Fakat bazılarını belirtecek ve göstereceğim: yani Geometri Bilimi ilk kez nasıl ve hangi amaçla başladı, kurucuları kimlerdi, ve ayrıca diğer Zanaatlara da, İncil'de ve diğer öykülerde belirtilmiş olduğu üzere değineceğim.


*** Not: Burada ve sonrasında İncil [Bible] denilince aslında Eski ve Yeni Ahit birlikte anlaşılıyor.

Daha önce de söylediğim gibi, bu değerli Geometri Bilimi'nin ilk kez nasıl ve ne şekilde başlamış olduğunu size anlatacağım. Yedi Bağımsız Bilim olduğunu ve dünyadaki tüm Bilimlerin ve Zanaatların ilk kez bu yedi Bilimden kaynaklandığını göreceksiniz. Ve özellikle, hepsinin nedeni olduğu için, diğerlerinin arasında Geometri Bilimi'nden söz edeceğim.

Bu Yedi Bilim şöyledir:

Birinci olarak, Bilimin Temeli denileni; bunun adı Dilbilgisidir [Grammar]; insana uygun biçimde konuşmayı ve doğru olarak yazmayı öğretir.

İkincisi Konuşma Sanatı [Rhetoric – Hitabet], insana biçimlice ve güzel konuşmayı öğretir.

Üçüncüsü Mantıktır [dialectic]; bu bilim insana doğruyu yanlıştan ayırmayı öğretir ve pek yaygın olarak buna Yanıltmaca Sanatı [Art of Sophistry] denir.

Dördüncüsüne Aritmetik denir. Bu bir insana, her tür şeyi sayması ve kavraması için sayıların Zanaatını öğretir.

Beşincisi, insana tüm Zanaat türlerinde bütün ölçüleri ve ölçümlemeleri, tartmaları [ponderation] ya da ağırlıkları öğreten Geometridir.

Altıncısı, insana sesteki, orgdaki, trompetteki, harptaki ve bunlar gibi diğerlerindeki notalarla şarkı Zanaatını öğreten Müziktir.

Yedincisi, güneşin, ayın, gezegenlerin ve cennetin diğer tüm yıldızlarının dolanımını öğreten Astronomidir.


*** Not: Yıldızlar dolanıyor çünkü jeosentral evren kuramına göre dünya sabit ve onun merkezi.

Amacımız, temel olarak değerli Geometri Bilimi'nin ilk kuruluşunu ve onu kuranları ele almaktır. Daha önce söylemiş olduğum gibi, Yedi Bağımsız Bilim vardır - yani kendi içlerinde özgür olan yedi Bilim ve Zanaat - ve bu yedisi yalnızca biriyle, Geometri ile var olabilmektedir.

Ve Geometri terimi, aşağı yukarı "dünyanın ölçümü" demektir. “Et sic dicitur : a 'geo', graece, quod est 'terra', latine, et 'metron' quod est 'measura' : unde Geometria - i.e. 'measura terrae vel terrarum”. İngilizcede bu demektir ki, söylemiş olduğum gibi Geometri Helencede 'dünya' anlamına gelen 'geo' ve 'ölçmek' anlamına gelen 'metron'dan çıkarılmadır. Dolayısıyla, Geometri bileşik adı oluşturulmuş ve "dünyanın ölçümü" olarak çevrilmiştir.

Tüm Bilimlerin sadece Geometri Bilimi ile var olabildiklerini söyleyişime şaşırmayın. Çünkü insan eliyle işlenmekte olan ne bir yapay ne de bir el zanaatı vardır ki Geometri ile işlenmesin. Dikkate değer bir nedenle ki: eğer bir insan elleriyle çalışıyorsa, bir tür alet kullanarak çalışıyor demektir; ve bu dünyada maddî şeylerden oluşma hiçbir avadanlık yoktur ki, toprağın doğasından gelmesin ve gene toprağa dönmesin. Ve hiç bir avadanlık yani çalışmak için kullanılacak bir alet yoktur ki, az ya da çok, bazı oranları olmasın; ve oran ölçüdür, ve alet ya da avadanlık da dünyadır, ve Geometri de "dünyanın ölçümü" olarak tanımlanır.

Dolayısıyla, tüm insanların Geometri ile yaşadıklarını söyleyebilirim. Çünkü burada, bu dünyadaki tüm insanlar ellerinin çalışmasıyla yaşar.


*** Not: “Yaşamlarını sağlamak için çalışırken ellerini kullanırlar.” denilmek isteniyor.

Size, Geometri'nin neden tüm mantıklı insanların yaşamlarının bir parçası olduğu konusunda daha birçok kanıt gösterebilirim. Fakat bu çok uzun boylu bir yazma işlemi gerektireceğinden, şimdilik bir yana bırakıyorum. Ve şimdi konumun sonrasına geçeceğim.




Bir kerede hepsini birden aktaramayışımı hoşgörün… Bölümlere ayırmak hem benim açımdan hem siz okuyucular için kolaylık. Bu nedenle devamı izleyecek bölümde olacak.


« Son Düzenleme: Temmuz 26, 2010, 04:20:48 ös Gönderen: ADAM »
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Temmuz 26, 2010, 04:53:36 ös
Yanıtla #1
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay

Sayın ADAM,

Şükürler olsun ki,bu makale sayesinde geometrinin özgün yorumunu öğrendim.

Klasik anlamıyla geometrinin heryerde karşımıza çıkıyor olmasını anlamakta,kutsallık atfedilmesindeki derinlliği kavramakta zorlanıyordum.

Saygılar
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Ekim 28, 2014, 09:54:08 ös
Yanıtla #2
  • Orta Dereceli Uye
  • **
  • İleti: 230
  • Cinsiyet: Bay



Adını vermiş olduğum el yazması belgenin içeriği burada başlıyor.

Daha önce de söylediğim gibi, bu değerli Geometri Bilimi'nin ilk kez nasıl ve ne şekilde başlamış olduğunu size anlatacağım. Yedi Bağımsız Bilim olduğunu ve dünyadaki tüm Bilimlerin ve Zanaatların ilk kez bu yedi Bilimden kaynaklandığını göreceksiniz. Ve özellikle, hepsinin nedeni olduğu için, diğerlerinin arasında Geometri Bilimi'nden söz edeceğim.

Bu Yedi Bilim şöyledir:

Birinci olarak, Bilimin Temeli denileni; bunun adı Dilbilgisidir [Grammar]; insana uygun biçimde konuşmayı ve doğru olarak yazmayı öğretir.

İkincisi Konuşma Sanatı [Rhetoric – Hitabet], insana biçimlice ve güzel konuşmayı öğretir.

Üçüncüsü Mantıktır [dialectic]; bu bilim insana doğruyu yanlıştan ayırmayı öğretir ve pek yaygın olarak buna Yanıltmaca Sanatı [Art of Sophistry] denir.

Dördüncüsüne Aritmetik denir. Bu bir insana, her tür şeyi sayması ve kavraması için sayıların Zanaatını öğretir.

Beşincisi, insana tüm Zanaat türlerinde bütün ölçüleri ve ölçümlemeleri, tartmaları [ponderation] ya da ağırlıkları öğreten Geometridir.

Altıncısı, insana sesteki, orgdaki, trompetteki, harptaki ve bunlar gibi diğerlerindeki notalarla şarkı Zanaatını öğreten Müziktir.

Yedincisi, güneşin, ayın, gezegenlerin ve cennetin diğer tüm yıldızlarının dolanımını öğreten Astronomidir.


*** Not: Yıldızlar dolanıyor çünkü jeosentral evren kuramına göre dünya sabit ve onun merkezi.


Regıus bewlgelerini okuduktan sonra cooke el yazmalarının ilk 7 kısmını da okuduğumu belirterek 8.kısmı okurken aşağıdaki soruyu sormadan 9.kısma geçmek istemedim.

Cooke el yazması masonlar ve masonluk hakkında bilgi veriyorsa ve yedi bilim içerisinde sayılan dilbilgisi, konuşma sanatı ve mantık kabul ediliyorsa Operatif Masonların okuma yazma bilmediklerini iddia etmek paradoks oluşturmuyor mu?

Aritmetik için saymayı ve en azından 4 işlem yapabilmeyi bilmek gerekiyorsa yine okuma ve yazma gerekir.

İnşaatçılıkta çizim yapılabiliyorsa, çizim üzerinde de ölçülerin belirtilmesi için yine okuma yazma gerekir.

Yine soruyu düşünürken aklıma gelen benzeşim; Hz.Muhammed'in peygamber olmadan önce okuma yazma bildiği gerçeğinin kabul edilmesi (Bahira manastırında uzun süre kalmasından dolayı) peygamberlik sıfatının zedeleyeceği gibi bir taraftan masonlarında okuma yazma bilmediklerini iddia etmek fakat diğer yandan yukarıda sıralanan bilimleri Operatif Masonluğun kabul ettiği bilimlerden olduğunun belirtilmesi ile ters düşmüyor mu ? (yine yaptım yapacağımı, uzun tümce)
Madem yersizlik alemi aslım
Artık bana tek bir şey düşecek
Yücelip aslıma gitmek


Ekim 30, 2014, 12:12:07 ös
Yanıtla #3
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Selim'in soru ve eleştirileri üzerine:

Eski çağların “yedi asal bilim ve sanat” olarak nitelendirdikleri  başlıklar aslında Operatif Masonluk ile bağlantılı olmasa gerektir ama bu yazıları kaleme alan kişilerin din adamları olduğunu düşünürsek, bir de Ranulph Higden “Polychronicon” adlı o yanlışlıklarla dolu tarih kitabının bir kaynak olarak kullanıldığını göz önünde tutarsak, bu belgede ve diğerlerinde böyle deyişlerin bulunmasını doğal karşılamamız gerekir.

Orta Çağın, sonradan operatif mason denilmiş olan meslek ve zanaat elemanlarının birçoğu (hepsi değil) diğer sıradan insanlar gibi okuma-yazma bilmezdi. Okuma-yazma öncelikle din adamlarının bilgi alanındaydı çünkü okunacak şey de yazılacak şey de dinseldi. O Antik Roma ve Yunan’dan kalma eski yazıları okumak günahtı.

Ancak okuma ve yazmayı bilmemek aritmetik ve geometri bilmemek demek değil. Aritmetik ve geometri bilgisi için yazı gerekmez; sadece birtakım simgeleri kullanmayı bilmek gerekir.

Gerek Regius gerek Coke Elyazması adlı yazılar, okunmak için yazılmamıştır. Bunları okumayı bilen birisi (rahip) okur, diğerleri dinler. Çok kez okur, diğerleri sözlü olarak tekrarlayıp ezberler. Bu yöntemin günümüzde bile kullanıldığı yerleri bilirsiniz. Yazıyı sökmek gerekmez; söylenenler bellenir.

Dil bilgisi (gramer) ve güzel konuşma (retorik) ile doğru akıl yürütme (mantık) için, bugünün koşulları altında okuma yazma bilme gereği öngörülebilir ama şunu da düşünün: Görme engelli bir kişi de iyi bir dil bilgisi kullanabilir, iyi konuşmalar yapabilir, mantık yürütebilir.

Dolayısıyla burada pek bir çelişki yok. Konuyu bu belgenin kaleme alınmış olduğu 14. yüzyıl koşulları altında düşünmek gerekir. (Bilgi için: İngiltere’de dinsel nitelikli olmayan yazılı edebiyat da zaten o tarihlerde, 14. yüzyılın ikinci yarısında başlamıştır.)
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
1 Yanıt
5152 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 29, 2014, 10:57:16 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
5644 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 23, 2010, 09:21:16 öö
Gönderen: ADAM
3 Yanıt
4598 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 30, 2014, 04:23:18 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3280 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 28, 2010, 04:59:38 ös
Gönderen: ADAM
3 Yanıt
4288 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 31, 2014, 09:12:48 öö
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
3752 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 31, 2014, 02:42:07 ös
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
3889 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 31, 2014, 02:49:58 ös
Gönderen: ADAM
5 Yanıt
5154 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 31, 2014, 05:27:18 ös
Gönderen: ADAM
8 Yanıt
6156 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 05, 2014, 06:08:36 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
2886 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 04, 2010, 03:04:37 ös
Gönderen: ADAM