Konu Tapınakçılar olunca özet yapmak da son derece zorlaşıyor. Zaten soru da yüzyıllardır ne doğruluğu ne yanlışlığı kanıtlanabilen bir konu. İki örgütün, yani Tapınakçılarla Masonların benzer yanları var mı diye sorulursa, tabi ki var. Hem o kadar çok var ki yazmaya kalksak sayfalara sığmaz. Ancak her ikisinin de ezoterik Aılar olduğunu hatırlatmama izin verin. Benzerlikler olmasa şaşırmak lazım.
Önce Tapınakçıların belirgin özellikleri hakkında detaya girmeden birkaç söz edeyim. Askeri ve dini bir tarikat olarak geçer, hatta “savaşçı keşişler” olarak anılırlar. Ancak en başarılı oldukları konular mimarlık ve bankacılıktır. Din konusu son derece spekülasyona açık. Ezoterik yapıları sebebiyle kafirlikle bile suçlanmışlardır. Askerlik konusunun da aslında detaylı incelenmesi gerekir. Katıldıkları savaşların sonuçlarına bakarsak başarısızlar. Bir yerde okuduğum ve çok hoşuma giden bir anlatımı aktarayım. Tapınakçılar bir futbol takımı olsaydı tahminen küme düşerdi. Skorları şöyle çünkü: 5 galibiyet, 1 beraberlik, 10 yenilgi. Tabi bu savaşlarda hiç tek başlarına olmadılar, yani sonuçlardan doğrudan sorumlu tutulmaları haksızlık olur, ama yine de paylaşmak istedim.
Aslında bence bu konunun bu kadar uzun süre tartışılmasının sebebi gizlilik. Tapınakçılar 13 Ekim 1307 tarihinde inanılmaz bir şekilde ortadan kayboldular. Bir yerlerde saklanıyor olmaları gerekiyordu, ama kimse bulamadı onları. E Masonlar da gizli nasılsa. Demek ki orda saklandılar. Doğruluğu kanıtlanamasa bile çok mantıksız gelmiyor bana. (Yanlış anlaşılmasın, bana mantıksız gelmeyen bunun iddia edilebilmesi, olayın bu şekilde gelişmesi değil).
Nereye gittikleri konusunda o kadar çok iddia var ki: Amerika, Portekiz, İspanya, İngiltere, İskoçya, İsviçre… Saymakla, ve yazmakla bitmez. Her bir ülke için ayrı bir başlık bile açılabilir.
Bir de tarikatın gerçekten 1314 yılında son bulup bulmadığı konusu var. Larmenius Beratına inanacak olursak, 1313-1838 arasında Büyük Üstatların listesi bile mevcut.
Bütün bunların yanı sıra bir de bazı Masonların kendi sözleri var. İskoçyalı Şövalye Andrew Ramsey, 24 Mart 1737 yılında Fransa’da yaptığı konuşmasında: “Masonluğun temelleri Operatif Mason localarında değil, ortaçağ şövalye tarikatlarında aranmalıdır” diyerek aslında bir ilişkini varlığına işaret etmiş. Aslında bu konuşma pek de hayırlı olmamış Masonlar için. O tarihe kadar Masonlar hakkında en ufak bir eleştiri dahi yapmamış olan Papalık, 4 Mayıs 1738 tarihinde Clement XII’nin yayınladığı bir emirname, “In Eminenti” ile masonları aforoz etmiştir. Hem de, 426 yıl önce Tapınak Şövalyelerini ortadan kaldıran emirname “Vox in excelso” ile aynı gerekçeleri kullanarak: “kendimizce malum olan sebepler”!
Kişisel görüşüm, bunca yüzyıldır yapılan araştırmaların özeti aslında:
Bir etkileşim olduğu aşikar, ama organik bir bağlantı tespit etmek neredeyse imkansız.
Saygılarımla.