Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Ülke TV - Sıradışı Tarih'de Masonluk konusu  (Okunma sayısı 6769 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Aralık 12, 2013, 12:56:08 ös
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 718
  • Cinsiyet: Bay

Bir kısım medya nedense son 2 aydır masonluk karşıtı faaliyetlerini kayda değer miktarda artırmış görünmekte. Elbetteki düşüncelerini söyleyebilirler ancak kanıtlayamayacakları, kulaktan dolma, mantık dışı çıkarımlara dayalı iftira ve karalamalarla bir yere varılmaz. Aslında bir yere varılır. Eğitimsiz bir kitleyi doldurup, direk olarak karşı taraf olarak gördüğünüz kitlenin üzerine saldırtabilirsiniz. Bu geçmişte farklı kitleler üzerinde yapıldı.

Önce Takvim Gazetesin'deki uzun yazı dizisi, sonra yine Takvim Gazetesi'nde Ergün Diler'in köşe yazısı derken, 6 Aralık 2013 tarihinde de Ülke TV'de Sıradışı Tarih programında "Masonluk ve Siyonizm" konusu işlendi.

Ben bu programı ara sıra izlerim. Prof. Dr. Mehmet Çelik'in her düşüncesiyle mutabık olmasam da, programın diğer bölümlerinde farklı konularda kendisine hak vermişliğim vardır. Hatta bazen "sevdim ben bu adamı" dedirtmeyi başarmıştır bana. Bazen gerçekten bir demokrat olduğunu düşünmüşümdür, bazen de "ya bu sefer saçmaladı" demişimdir. Ancak bu son programı baştan sona bir fiyaskoydu.

Programı baştan sonra özetleyecek değilim. İsteyenler YouTube'da bulup izleyebilirler (gerçi YouTube'daki görüntülerin ilk 10 dakikası kayıp ama olsun). Fakat beni sarsıp, kendisinden soğutan ana söylemler şunlar idi:

- Masonluk hiçbir zaman masonlardan öğrenilmemeliymiş, çünkü masonlar insana masonluğu bilinçli olarak yalan yere iyi gösterme eğilimi içine girerlermiş.

- Türk Masonları aslında İngiltere'ye bağlıymış.

- Atatürk'ün sağlığında etrafında o kadar çok mason varmış ki, Atatürk kendisini masonlar tarafından "kıstırılmış" ve baskı altında hissetmiş ve bu nedenle masonluğu yasaklamak istemiş.

- Küçük memleket meselelerinde Atatürk'ün sanki onayı alınıyormuş gibi gösterilmekle beraber, asıl büyük meselelerde, özellikle de dış politikada masonların dediği oluyormuş.

- Şimdi sıkı durun... Atatürk'ün sirozu o kadar ileri derecede değilmiş. Atatürk'ün doktoru da Masonmuş ve Atatürk aslında zehirlenmek suretiyle bu kişilerce öldürülmüş.

- Masonluk siyonist bir yapılanmaymış; bilmem kim Osmalı'da İstanbul'a gelmiş de bilmemne locasını kurmuş da, amacı şöyle böyleymiş de...

diye devam eden ve şu anda aklıma gelmeyen bir sürü yalan dolanla bezeli ama içinde yer yer doğruların da olduğu bir program şeklinde cereyan etti. Konu uzun olduğu için bitmedi ve yarın (13 Aralık Cuma) ve muhtemelen 14 Aralık C.tesi programlarında da bu konuya devam edilecek.

İnsaf diyorum... Diyeceksiniz ki "kardeşim ne izle sinirini boz, ne de bunlara cevap ver, değmez". İyi güzel de ya beyni yıkanan milyonlar? Adamlar dört koldan saldırıyor ve masonlar kendi üslupları gereği bunlara cevap bile verme gereği duymuyor. Nereye kadar?

Bu arada yakışmadı Sn. Mehmet Çelik... Bu sefer olmadı.
« Son Düzenleme: Aralık 12, 2013, 01:03:45 ös Gönderen: Spock »
Live long and prosper.


Aralık 12, 2013, 02:29:07 ös
Yanıtla #1
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Bu anlatılar ve iddialar yeni değil birçok kitapta var,kimileri boş der safsata der inanmaz komplodur çünkü kimileride yersiz bulur.Herkesin az çok farklı fikirleri var konu kişinin neye daha çok inandığıdır ve neyi daha çok doğru yorumladığı ile ilintilidir.

Bunlar bilginin temeldeki doğruluğu ile alakalı şeyler ben şahsen çok boş şeyler olduğunu düşünmüyorum heleki ANADOLU TOPRAKLARI TÜRKLERE BIRAKILAMAYACAK KADAR DEĞERLİDİR  sözünü okuduktan sonra.

karahan
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Aralık 12, 2013, 02:49:56 ös
Yanıtla #2
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Karahan'a hayır.

Ortada açık seçik gerçekler varken, hiç kimse bu gerçeklerin üzerine farklı fikirler üretemez. Üretirse, bu ya safsata satmak ya da abes ile uğraşmak olur.

Masonluk ile Siyonizmi yan yana ancak Siyonizmi Prieure de Sion adlı örgütün ülküsü olarak tanımlarsanız yan yana koyabilirsiniz; o işi de tarihte yaparsınız, günümüzde değil. İsrail'in kendini kanıtlama ülküsü ile Masonluğun ilgisi ve bağlantısı yoktur.

Bu gibi bağlantıları ileri sürenler, belgelemeli, kanıtlamalıdır. Bu belgeler ve kanıtlar ortaya konulmadıkça, söylenenler boş iddia hatta yalandır. Tıpkı yüz yıl kadar önce Siyon Protokolleri olarak anılmış belgelerde yapılmış olduğu gibi...

Konu kişinin neye inandığı olamaz. Konu kişinin neyi bildiğidir. Bu gibi işlere girişirken, arkasında ne olduğu ya da hangi amaç peşinde koştuğudur. Bilgisi fikir üretilemez. Ben ürettim oldu denilirse olmamıştır ki...

Medyanın ve basının son zamanlarda yine Masonluğu sakız gibi çiğnemeye başlayışı, gündemi saptırmak ve geçmişte olduğu gibi Masonluğu yine bir günah keçisi gibi kullanmak gayretidir. Kullanılabilecek başka şeyler, başka kurumlar ve dernekler de var ama tümü içinde Masonluk yurdumuzda ezoterik yapısını doğru dürüst sürdüren tek kurum olduğu için saldırılar da ona. Hangi derneğe, hangi mason örgüne saldırıldığı bilinmeden yapılan saçma sapan bir girişim bu. Türkiye'de beş ayrı mason derneği olduğu söylense buna bile karşı çıkarlar; oysa bunun kanıtı var, orada TC Dernekler Masası'nda duruyor.

Sayın Spock'un getirdiği şu alıntıyı neresinden tutmaya kalkışsanız dökülüyor.  Örneğin Türk Masonluğu aslında İngiltere'ye bağlıymış sözü... Buna kargalar bile güler.

Ötekilere de gülerler de, burada sergilenen aslında komedya değil tragedya... Demek Türkiye'de insanların geneli öylesine bilgisiz ki, birtakım kişiler böyle boş lâflar atıp tuttuığunda onlara inanabiliyorlar.

Eh, Sayın Karahan'ın da dediği de o. Bilmeye gerek yok ki. İnanılsa yeter.


« Son Düzenleme: Aralık 12, 2013, 02:55:47 ös Gönderen: ADAM »
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Aralık 12, 2013, 03:00:30 ös
Yanıtla #3
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Eh, Sayın Karahan'ın da dediği de o. Bilmeye gerek yok ki. İnanılsa yeter.


sn.adam benim bu hali ile kullanmış olduğum bir sözüm yok,bu sizin kendi düşüncenizdir.
Ne dediğim oldukça açık.
karahan
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Aralık 12, 2013, 04:19:48 ös
Yanıtla #4
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 718
  • Cinsiyet: Bay

Programda dile getirilen ve kargaların güleceği bir başka iddiayı da şimdi hatırladım. Fötr şapka en önemli masonik simgelerden biriymiş. Dinci Yahudiler de fötr şapka takarlarmış zaten. Masonlar da o nedenle takarlarmış...  :D

Bir de locada ritüellerde görev alan Korkunç Kardeş adlı siyah cübbeli ve siyah kukuletalı birisi varmış. Bu doğru mu bilemem tabi, çünkü masonluğun ritüelleriyle ilgili bir konu.

 
« Son Düzenleme: Aralık 12, 2013, 04:22:44 ös Gönderen: Spock »
Live long and prosper.


Aralık 12, 2013, 04:44:57 ös
Yanıtla #5
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay

Elbette bazı terimler ya da kavramlar doğru (kimileri direkt çeviri nedeniyle hatalı) olabiliyor.

Şimdi bakn, bu "Korkunç Kardeş" Batı dillerinde kullanılan bir terimin (Örneğin Fransızcada Frere terrible) Türkçeye çevrilmiş karşılığıdır. Türkçe masonik terminolojide ise "Mahuf" denir. İşlevi ve ayrıntıları sanırım bu Forumda bir yerde anlatılmıştır. Masonik yazında da vardır ve gizli-saklı bir şey de değldir.

Burada ilginç olan konu "başlık" sözcüğü yerine "kukuleta" sözcüğünün kullanılmış olmasıdır. Böylece Masonluk alaya alınmaktadır. Bu, geçmişte antimasonik yayınlarda sıkça yapılmış bir şeydir. Bunu yapanlar, ne yazık ki utanç duygusu taşımayan saygısızlardır. Yazık!
ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


Aralık 12, 2013, 05:03:47 ös
Yanıtla #6
  • Mason
  • Aktif Uye
  • *
  • İleti: 718
  • Cinsiyet: Bay


Burada ilginç olan konu "başlık" sözcüğü yerine "kukuleta" sözcüğünün kullanılmış olmasıdır. Böylece Masonluk alaya alınmaktadır. Bu, geçmişte antimasonik yayınlarda sıkça yapılmış bir şeydir. Bunu yapanlar, ne yazık ki utanç duygusu taşımayan saygısızlardır. Yazık!

Burada da ben bir hatalı anlatım yaptım sanırım. C.tesi akşamından aklımda kalanları direk anlatıyordum, dolayısıyla "kukuleta" kelimesini uydurmuş olabileceğimi düşündüm ve YouTube'dan tekrar baktım. Tam olarak şöyle demiş: "Dracula tipli, baştan aşağı siyah cübbeli, kafasında da boğazına kadar siyah bir giysi vardır, sadece gözleri görünür, o da şöyle peç gibi karanlık düşürür."
Live long and prosper.


Aralık 12, 2013, 05:08:44 ös
Yanıtla #7
  • Mason
  • Orta Dereceli Uye
  • *
  • İleti: 132
  • Cinsiyet: Bay


Programı canlı seyrettim, bir müddet dayanabildim ve  dikkatli seyretmekten sadece dinleme durumuna geçtim. Kaçınılmaz son; ya sabır çekerek uzaklaştım.

Sayısı az olmasına rağmen doğru söylemler var. Doğrulardan yola çıkarak, yanlış yorumlara gidildiği için doğru sözlerin bir değeri kalmıyor. Aksine değersizleşiyor.
Ayrıca bir söylemi doğru anlayabilmek için başka doğrularında bilinmesi lazım. Bu bilgi bireyde olmayınca ortaya saçmalık çıkması kaçınılmaz.

Yanlış söylemlerin nedenleri ise ayrı bir tartışma konusu

Saygılar
Her şeye rağmen bir nura doğru yürüyoruz...


Aralık 12, 2013, 05:09:00 ös
Yanıtla #8
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Bu daha komik olmuş bence adam kukuletanın altından birde tip tesbiti yapıyor yani ve masonları draculaya benzetiyor.Ne diyeyim belki o an gözüne öyle göründü demekki.
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Aralık 13, 2013, 04:43:55 öö
Yanıtla #9
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay


Basın ve yayın organlarında antimasonik söylemlerin genellikle iki tarzı var.

Bunlardan birincisi, Masonluğu bir olumsuz ön yargı ile ele alıp, doğru-yanlış ayırımı gütmeden yapılan söylemlerle yıpratmaya çalışmak...

İkincisi masoum görünümlü ve konuyu incelemeye-irdelemeye çalışırken, kaynakları coğrafyası ve tarihiyle birlikte irbirine karıştırmak ve bilinemeyen konularda araya doğruymuş gibi yornim ya da varsayımları sokarak anlatımları saçmasapan bir hale sokmak.

Sayın irukanji'nin işaret etmiş olduğu ve geçtiğimiz günlerde Sayın takvim gazetesinde yapılmış olan yayınları bu ikinci grupta düşünmek gerek. Burada da yazıklanan, o gazeteci ya da medya mensubunun böyleeir konu üzerinde doğru dürüst bir araştırma yapması gerekirken, bir an önce yayına geçmek için bunu atlaması, bir de arkasında Yazı İşleri Müdürü gibi bir denetçinin yapılan çalışmayı uzun bulup, orasını burasını gelişigüzel kırparak kuşa çevirmesi.

Tamam, kukuleta lâfı olması bile işin içinde Konkunç Kardeş var, Mahuf yok. Araştırma noksan; kaynak yetersiz.

Ardından elbette ezoterik sistemler ve özellikle simgecilik üzerine hiçbir bilgi edinmeksizin böyle bir çalışma yapılınca, olgunun yorumlanmasında yanlışlık, uygulamayı komik bulmak gibi eğilimler de kaçınılmaz olabiliyor.

Bu bağlamda işin esasını ve niçin öyle olduğunu bilmezsek şöyle bir komiklikten söz edebiliriz:

Bir devlet büyüğü bir tören kıtasını teftiş ediyor. İşaretlenmiş yere geliyor. Söylemler şöyle:

- Merhaba asker! (Hangisi?)
- Sağol! (Bu yanıt mı şimdi?)
- Nasılsınız! (Böyle şey sorulur mu?)
- Sağol! (Oysa iyiyiz, teşekkür ederiz, siz nasılsınız demeleri gerekmez mi?)

Masonluk ile bağlantılı olarak yapılanlar da işte biraz buna benziyor. 

ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
26 Yanıt
14438 Gösterim
Son Gönderilen: Aralık 10, 2008, 05:04:37 ös
Gönderen: tc_boran
10 Yanıt
7666 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 08, 2008, 01:28:39 öö
Gönderen: asoraman
18 Yanıt
37966 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 14, 2011, 07:08:59 öö
Gönderen: ruzber
0 Yanıt
2423 Gösterim
Son Gönderilen: Mayıs 14, 2011, 12:34:10 öö
Gönderen: AQUA
2 Yanıt
3145 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 23, 2013, 01:28:51 ös
Gönderen: karahan
0 Yanıt
2757 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 25, 2014, 08:45:05 öö
Gönderen: ADAM
21 Yanıt
10257 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 01, 2014, 06:15:12 ös
Gönderen: ADAM
19 Yanıt
9082 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 07, 2014, 10:50:09 öö
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
3290 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 14, 2014, 07:51:22 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
1877 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 25, 2015, 12:06:58 öö
Gönderen: Risus